​Botox Kararı Vermeden Önce Bilmeniz Gerekenler

​Botox Kararı Vermeden Önce Bilmeniz Gerekenler
Haber Tarihi : 26 Şubat 2021 10:54:05
Son Güncelleme Tarihi : 00 00 0000 00:00:00

Clostridium Botulinum adlı bakteriden laboratuvar koşullarında elde edilen ekzotoksinin, estetik tıpta yüz kırışıklıklarının ve aşırı terlemenin tedavisinde kullanılması botoks olarak adlandırılıyor. Botoks sinir uçlarında iletimi sağlayan maddelerin salınımını engelleyerek sinirlerle onlar tarafından uyarılan kasların ya da ter bezlerinin arasındaki elektriksel iletimi geçici olarak durduruyor. Sistemik olarak tüm kaslara etki etmeyen botoks yalnızca enjekte edildiği bölgede etkili oluyor.

 

Botoks çoğunlukla yüzdeki kırışıklıkların giderilmesinde ve koltuk altı terlemelerinin tedavi edilmesinde kullanılıyor. Botoksun hem tedavi edici hem de koruyucu özelliğe sahip olduğu biliniyor. Botoks uygulaması sayesinde hem kişinin yüzünde yıllar içerisinde yerleşmiş olan çizgilerin tamamen açılması sağlanıyor. Hem de henüz yüze yerleşmemiş ancak tekrarlayan kas hareketlerine bağlı olarak belirginleşen çizgilerin derinleşmeden düzelmesi mümkün oluyor. Ayrıca botoksun ter bezlerini bloke edici etkisi sayesinde aşırı terleme sonlandırılabiliyor.

Botoks İle Yüz Kırışıklıkları Nasıl Tedavi Edilir?

 

Botox İstanbul ve diğer illerimizde sıklıkla uygulanan bir yöntem olarak biliniyor. Yüzde bulunan mimik kaslarının çalışmasına bağlı olarak yıllar içerisinde üzerini örten deri kıvrımları belirgin hale geliyor ve kişinin yüzünde dinamik çizgilenmeler oluşuyor. Bu çizgilenmeler çoğunlukla alın, göz kenarı, kaş arası ve dudak çevresinde görülüyor. Botoks uygulaması ile mimik kaslarının çalışması zayıflatıldığında, derinin kas hareketleriyle katlanması ve bu katlanmaya bağlı olarak oluşan çizgilenmenin de azaltılması söz konusu olabiliyor. Bu sayede kişide olduğundan daha yaşlı bir görünüme neden olabilen alın ve göz kenarındaki çizgilerle sinirli ve çatık kaşlı bir görünüm veren kaşlar arasındaki çizgiler azaltılabiliyor.

 

Botoks uygulaması aynı zamanda ter bezleri ile sinir uçları arasındaki iletimin durdurulmasında ve ter bezlerinin çalışmasının azaltılmasında da kullanılabiliyor. Özellikle sosyal hayatta ve iş hayatında kişiler için ciddi sorunlara neden olabilin koltuk altı bölgesine botoks uygulanması ile bu kişilerin yaşam kalitesinin yükseltilmesi söz konusu olabiliyor.

 

Botoks uygulamasının etkisi 48-72 saatte başlamakta olup maksimum etkisi 10-14 günde ortaya çıkıyor. Yüzdeki kırışıklıklara yönelik botoks ilk uygulandığında etkisi ortalama 4.5-6 ay arası sürüyor. Uygulamanın tekrarlanması ile bu süre zaman içerisinde 8-10 aya kadar uzayabiliyor. Koltuk altı bölgesine ilk uygulandığında botoks terlemesi yaklaşık 10-12 ay kadar düzene sokabiliyor. Uygulamanın tekrarlanması ile bu sürenin 16-18 aya kadar uzayabildiği biliniyor. Botoks uygulamasını düzenli olarak 5-6 kez tekrarlayan kişilerde, uygulamaya aynı düzen içerisinde devam ettikleri takdirde kırışıklıklara neden olan mimik kaslarında belirgin bir zayıflama geliştiği biliniyor. Buna bağlı olarak etki süresi uzuyor ve botoks uygulaması daha uzun aralıklarla yapılmaya başlanabiliyor. Kişi botoks yaptırmayı bıraktığında da mimik kaslarında belirgin bir zayıflama olduğundan kırışıklıklarda kötüleşme gibi bir durumla karşı karşıya kalınmıyor.

 

Botoks uygulamasının mutlaka tekniği bilen ve deneyimli bir doktor tarafından yapılması gerekiyor. Bu durumda hastaların beklentilerinin üst düzeyde gerçekleştirilmesi söz konusu olabiliyor. Op. Dr. Evren İşçi Kliniği’nin uzman ekibi botoks uygulamalarındaki başarıları ile hastalarının memnuniyetini üst düzeyde gerçekleştirmeyi başarıyorlar.

 

Hamile ve emziren kadınlar ile sinir-kas sistemine ilişkin hastalığı olan kişilerde botoks uygulamasının yapılması önerilmiyor. Botoks uygulamasının ardından enjeksiyon bölgelerinde kısa süreli kızarıklık ve kabarıklık oluşabiliyor. Ancak bu durumlar 24-48 saat içerisinde kendiliğinden düzeliyor.

Liposuction Bir Zayıflama Yöntemi Değildir

 

Liposuction İstanbul ve diğer metropollerimizde büyük ilgi gören işlemlerden biri olup vücuda şekil verilmesi amacıyla yağların vakumla emilmesi şeklinde gerçekleştiriliyor. Vücut hatlarının şekillendirilmesi amacıyla uygulanan liposuction işleminin normal vücut ağırlığına sahip ancak inatçı yağ birikimi bulunan kişilere uygulanması gerekiyor.

 

Erişkin bir insanın vücudunda yağ hücresi sayısı sabit olup ergenlikten sonra yağ hücresi sayısında artış olmuyor. Ancak yağ hücrelerinin hacmi artabiliyor ve buna bağlı olarak kilo artışı yaşanabiliyor. Fazla kilolardan kurtulmanın yolu uygun bir diyet, egzersiz ve düzenli yaşamdan geçiyor. Ancak kimi zaman kişiler bu şartları yerine getirse de vücutlarında kaybolmayan inatçı yağ birikimleri oluşabiliyor. Özellikle karın, kalça, diz, bel, uyluğun iç ve dış tarafı gibi bölgeler diyete ve egzersize dirençli yağ birikim bölgeleri olarak biliniyor. Bu tür durumların çözümlenmesi için liposuction ameliyatı uygulanması tercih edilebiliyor. Liposuction ameliyatında vücudun belirli bölgelerinde oluşmuş yağ birikimleri özel bir vakumla ya da enjektörle emilerek, yağların vücuttan uzaklaştırılması sağlanıyor. Liposuction kesinlikle bir zayıflama ameliyatı olmayıp vücut kontur düzeltme ameliyatı olma özelliği taşıyor. Liposuction ameliyatı ile diyete ve egzersize dirençli yağ dokusu vücuttan uzaklaştırılırken mevcut yağ hücrelerinin sayısı da azaltılmış oluyor. Liposuction ameliyatı ile yanaklar, kol üst iç yanı, göğüs, bel, uyluk, bacak arkası, çene altı, boyun, karın, kalça ve diz iç yanı gibi vücudun pek çok alanındaki yağ birikimlerinin vakumla alınması söz konusu olabiliyor. Liposuction ameliyatında en iyi sonucun en fazla bir doğum yapmış, aşırı kilosu olmayan ve orta yaşlı kişilerde alındığı biliniyor.