Çocuklar şeytanî Barbie bebeklere teslim
Bülent Çolakoğlu / Yeni Söz Özel
Tavistock Enstitüsü gibi şuur altına saldırı ve insanları yönetme merkezlerinin projesi olan, reklamlar, çizgi filmler, oyuncakçılar, sinema filmleri, internet oyunları, sosyal medya yayınları, tişörtler, iç çamaşırları, çocuk gözlükleri, tokalar ve sair, akla hayale gelmedik alanlarda çocuklara pazarlanan sözde oyuncak şeytanî Barbie bebek, kız çocuklarını esir almaya devam ediyor. Vebadan daha hızlı yayılan bu virüs, hem Türkiye'yi hem de dünyayı tehdit ediyor. Çocuk sağlığı, dinî ve ahlakî değerler ile nesil emniyetini tehdit eden bu rezalete ailelerin yanı sıra, dinî mekanizmalar ile medya, bürokrasi, siyaset kurumları ise sesiz kalmayı sürdürüyor. Aile, Eğitim, Kültür, Gümrük ve Ticaret, Sağlık Bakanlıkları ile Diyanet, RTÜK, Reklam Kurulu gibi kurumların bu husustaki vurdumduymazlığı da dikkatlerden kaçmıyor.
ŞEYTANÎ İFSAD OYUNCAĞI TÜRKİYE'DE KOL GEZİYOR
İsmini üreticisinin kızı Barbara Millicent Roberts'tan alan “Barbie bebek”, dünya genelinde bilhassa kız çocukları tarafından tutkunluk derecesinde sevilen şeytanî bir oyuncak. Gördükleri, duydukları, şahid oldukları her andan bir ders çıkartan ve fıtratı gereği gördüğü her karakteri kendine örnek alan çocuklara dayatılan Barbie sözde bebek, genellikle sarı saçları, incecik beli, tuhaf şekilde şişirilmiş basenleri ile 70 yıldır zihinleri işgal, fıtratı tahrif ve ifsad ediyor. Bu şeytanî sözde bebeklerle büyüyenlerin kolay lokmaya dönüştüğünü gören tahrip modasının önde gelen isimlerinden Gucci, Versace, Armani gibi küresel moda markalar da, sözde bebek Barbie'ye sözde kıyafetler dikerek hem sisteme destek veriyor, hem de av yapıyorlar. Hiçbir denetim ve sınırlamanın olmadığı Türkiye'de yediden yetmiş işletmeler benzeri faaliyetler yürütüyor.
ÜÇ KURUŞ İÇİN HEPSİ BİRDEN ŞEYTANA HİZMET EDİYOR
Şeytanî bir ürün olan barbiler, televizyon reklamlarından çizgi filmlere, oyuncakçılardan iç dış kıyafetlerine, sinema filmlerinden internet oyunlarına, telefonlardan, küpelere, her türlü saç tokalarından çocuk gözlüklerine kadar akla hayale gelmedik her yerde çocukların karşısına çıkıyor. Dünyayı saran Barbie sözde bebekleri hayatımızın her alanında çocuklarımızı eser almaya, onların zihinlerini ifsad etmeye, gönüllerinde yer etmeye büyük bir hızla devam ederken; mesul kurum ve kuruluşlar ile topluma önderlik eden kişilerin suskunluğu yüzünden vaka, facia düzeyine ulaşmış bulunuyor. Çocukları etkilemek isteyen firmalar bir büyücü gibi davranıyor ve işletmelerine girildiğinde çocukların dikkatlerini ısrarlı bir şekilde bu şeytanî ürün Barbie resimlerine çekmeye çalışıyor. Sonra da ebeveyn ile çocuk arasında başlayan savaşın galibi hep tuzak kuran firmalar oluyor.
UCUBESİ YETMEDİ ‘TRANS BARBİE BEBEK' SAPIKLIĞI ÇIKTI
Barbi sözde bebeğin üreticileri önemli bir eşiği geçtiklerini düşünüyor olacaklar ki yakın zamanda “trans Barbie bebekler” piyasaya sunuldu. Hâlihazırdaki bebekler zaten başlı başına bir problemken ve çocuklar için büyük tehdit oluştururken, şeytanilerin hâkim olduğu oyuncak piyasasında bu kez de trans sözde bebeklerin ortaya çıkması, insanı ifsad etme peşindeki ‘yenidünya düzeni' hareketinin aldığı mesafeyi gözler önüne serdi.
KENDİSİNİ ‘BARBİE BEBEK' SANAN 46'LIK ZAVALLI
Barbie sözde bebek tutkusuna batmış olan bekâr ve iki çocuk annesi Rachel Evans, sırf Barbie'ye benzemek için bir dizi estetik ameliyat olmuş. 46 yaşındaki İngiliz kadın, bu ameliyatlara ayda 20 bin pound yani yaklaşık 80 bin TL harcıyor. Channel 5'te yayınlanan Celebrity Botched Up Bodies programına konuk olan Evans, “Plastik bir bebeğe benzemek istiyorum” sözleriyle dehşete düşürdü. Tabi dehşete düşen biziz, kanal bunu çok matah bir arzu gibi sunuyor. Çok küçük yaşlarda arkadaşlarının kendisine ‘oyuncak bebek' lakabı taktığını, 30'lu yaşlarında ise Barbie olmaya karar verdiğini anlatan ve çok açık olarak klinik bir vaka olduğu anlaşılan kadının içler acısı hâlini medya ise “ilginç ve matah” bir hâl gibi takdim ediyor.
TÜRKİYE İSE HEP GEÇ KALIP DİZİNİ DÖVEN ÜLKE
Küçük çocuklara tertemiz, bembeyaz kıyafetler giydirip Kur'an merasimi yapıldığında, “Onlar küçücük çocuklar” yaygarası koparan İslam düşmanı medya ve siyasetçilerin; çocukların soyulması, dekolte kıyafetlerle veya çırılçıplak dolaştırılması, sapkın filmlerde kullanılması, reklamlarda sömürü malzemesi yapılması ve her türlü ahlaksızlık ve gelire konu edilmesi karşısında ise şeytanla aynı safa geçmeleri dikkatlerden kaçmıyor. Sapkınlığın merkezlerinden biri olan Almanya bile bu ürünlerin imhası için mücadele ederken, Türkiye'nin resmi sessizliği ürkütüyor. Her zaman geç kalıp dizini dövmesiyle tanınan Türkiye'de, başörtülü bir çocuk görünce çılgına dönen laik, ulusalcı, solcu, Kemalist, liberal çevreler ise Barbie sapkınlığına alkış tutuyor.
ÖRTÜNEN ÇOCUK GÖRÜNCE ZIVAANA ÇIKANLAR BARBİ HAYRANI
Bebekler her dinde, her inançta ve her kültürde “masumiyeti ve saflığı” temsil eder. Dünyada bebek ile yan yana gelmeyecek pek çok kavram vardır. Mesela vahşet, dehşet, cinsellik vb… Peki gerçekten öyle mi? İnsanı ifsad hareketinin temsilcileri için gerçek bunun tam tersi. İnsanlığa, vicdana, İslam'a ters her fikrin savunucuları hayatımızdaki en kutsi, en masum kavramlarımıza vahşice saldırırken, bebekleri de bu listenin en başına koymuş durumdalar. İşe zihinlerimizdeki, kalplerimizdeki bebek tasavvurunu bozmakla başlıyorlar. Arkasından bebekleri asla yan yana gelmeyecek her kavramla bir araya getiriyorlar. Cinsellikle bile… Küçük çocuklara tertemiz, bembeyaz kıyafetler giydirip Kur'an merasimi yapıldığında, “Onlar küçücük çocuklar” yaygarasıyla ortalığı tozu dumana katanlar, küçücük çocuklar kokonalar gibi makyaja batırılıp, dekotlevari kıyafetlerle podyumlarda mankenler gibi yürütüldüğündü nedense seslerini dahi çıkartmıyor. Dünyanın en meşhur bebeği olan, ne idüğü belirsiz ucube Barbie sözde bebekleri çocukların ellerine tutuşturulduğunda da gıkları çıkmıyor. Vahim olan ise Barbie sözde bebeklerin dünyanın hemen her yerine yayılmış ve çocukların iç dünyasında çok güçlü bir yer edinmiş olması.
ESTETİĞİNİZ BATSIN!
Barbie sözde bebek travmasına fena halde maruz kalan ve geçirdikleri estetik operasyonlarla insanlıktan iyice çıkan iki isim Mart ayında İstanbul'a geldi. 50 kez yaptırdığı estetik ameliyatla Barbie sözde bebeğin “sevgilisi” Ken'e benzeyerek şöhret olan, yarı İngiliz yarı Brezilyalı Rodrigo Alves, “Örümcek ağı estetiği ve Brezilya poposu estetiği için Türkiye'de geldim” derken, Show TV'nin Zahide Yetiş'le programıyla da Türk izleyicilerin “beğenisine” sunuldu.
KASAPLAR BİLE ESTETİK SEKTÖRÜNDEN DAHA MERHAMETLİ
Programa kendisi gibi bir dizi estetik operasyon geçirerek 'Canlı Barbie' lakabını alan Pixee Fox ile birlikte katılan Alves, “Estetik operasyonlara 18 yaşından sonra psikolog eşliğinde başladım. Bedenimden memnun değildim. Bunu değiştirmek için estetik cerrahiden yardım aldım. Türkiye özellikle estetik cerrahide çok ileri bir yerde” sözleriyle asıl niyetlerinin, gençleri estetik operasyona ikna etmek olduğunu ortaya koydu. Program, kasaplar bile hayvanları böyle dehşete düşürecek şekilde kesip, vitrinlerinde sergilemiyor, ama estetik adı altında gençlerimize dayatılan, “Bedenini beğenmiyorsan, hemen bıçağın altına yat” fikri insani tüm değerleri yıkıp geçiyor şeklinde yorumlandı. Medyada programın, “Pixee Fox ve Rodrigo Alves, sempatik ve samimi tavırlarıyla seyircilerin ilgi odağı haline geldiler” ifadeleriyle yer alması ise ayrı bir garabet oluşturdu.
BARBİE, FAST FOOD VE ESTETİK DÖNGÜSÜ
Hiçbir faydası olmayan ama sayısız zararı olan bu sözde bebeklerle ilgili olarak Avustralya'daki Flinders Üniversitesi bir araştırma yapmış. Araştırma Barbie sözde bebeklerle oynayan kızların ileride kilo kompleksine girdiğini göstermiş. Akademik çalışmalarıyla bilinen Body Image dergisinin yer verdiği araştırmaya göre, kız çocukların en fazla etkiye açık olduğu 3 ve 5 yaşlarında bu Barbie sözde bebeklerle bir kez bile oynamaları halinde gelecekte kilo kompleksine girmeye hazır hâle geliyorlar. Araştırma ekibinin başındaki Profesör Marika Tiggemann, “Bu bebeklerle oynayan kızlar hep zayıf bir vücudun estetik olduğuna inanıyor. Daime zayıf kalmak istiyor. Bunu başaramazsa da psikolojik sorunlarla karşılaşıyor” dedi. Özetle oyuncak sektöründe çocuklar incecik olmaları gerektiğine inandırılırken, fast food sektörü gençleri hep daha çok yiyerek hayatta zevk almaya ikna ediyor, son darbeyi ise estetik sektörü vuruyor. Zihinleri ve bedenleri çelişen gençler, masaya yatırılıp kesilip biçilmeye ikna ediliyor.
ALMANYA: BU BEBEKLERİ İMHA EDİN!
Tabi oyuncak sektöründeki tek sorun Barbie sözde bebekler değil. 2017 Şubat ayında Alman yetkililerin yaptığı açıklamaya göre, bluetooth'lu oyuncaklara sızan hacker'lar çocukların konuşmalarını dinlemiş. Bunun üzerine Almanya'da telekomünikasyondan sorumlu gözetim kurumu Bundesnetzagentur, sahibinin sorularını internet üzerinden cevaplayan “Cayla” isimli oyuncağın derhal imha edilmesini istedi. Saarland Üniversitesi'nden Stefan Hessel'in bluetooth'u olan bir cihazın 10 metreden Cayla'nın hoparlör ve mikrofon sistemine bağlanabileceğini uyarısı üzerine harekete geçen uzmanlar, hacker'ların bu sayede çocuklarla konuşabileceğini fark etti. Bu rezalet Ocak 2015'te ABD ve Avrupa'daki tüketicilerin de şikâyetine yol açmıştı. Dağıtımcı firma The Vivid Toys, şikayet üzerine bebeklerin sistemlerini güncelleyeceğini duyururken, üretici Genesis Toys ise sesini dahi çıkarmadı.
TÜRKİYE İSE HEP GEÇ KALIP DİZİNİ DÖVEN ÜLKE
Küçük çocuklara tertemiz, bembeyaz kıyafetler giydirip Kur'an merasimi yapıldığında, “Onlar küçücük çocuklar” yaygarası koparan İslam düşmanı medya ve siyasetçiler, çocukların soyulması, dekolte kıyafetlerle veya çırılçıplak dolaştırılması, sapkın filmlerde kullanılması, reklam sömürüsü yapılması ve her türlü ahlaksızlık ve gelire konu edilmesi karşısında ise şeytanla aynı safa geçmeleri dikkatlerden kaçmıyor. Sapkınlığın merkezlerinden biri olan Almanya bile bu ürünlerin imhası için mücadele ederken, Türkiye'nin resmi sessizliği ürkütüyor. Her zaman geç kalıp dizini dövmesiyle tanınan Türkiye'de başörtülü bir çocuk görünce çılgına dönen laik, ulusalcı, solcu, Kemalist, liberal çevreler ise Barbie sapkınlığı karşısında alkış tutuyor.
İŞTE BARBİRE TRAVMASI YAŞAYAN KLİNİK VAKALARDAN BAZILARI
Lhouraii Li
Bu hanım 23 yaşında bir tırnak güzelliği uzmanı. Barbie bebeğe benzemek için günde tam olarak 4 saatini makyaja ayırıyor. Hatta kaşlarını tıraşlayıp kalemle yeni kaş çiziyor. Ayrıca sırf Barbie olabilmek için kontak lensinden takma kirpiğine kadar 14 adet aksesuar kullanıyor.
Jenny Lee
Jenny Lee, 26 yaşında Barbie olmaya karar vermiş. Kendisi 30 yaşına gelmeden 33 tane estetik ameliyat geçirmiş. Şu an kronik ağrılar dahil birçok sağlık sorunu ile mücadele ediyor.
Sarah Burge
55 yaşında olan Sarah, eski bir erotik modeli. Tam olarak bir estetik bağımlısı olan Sarh, sürekli olarak botox yaptırıp yüzünü gerdiriyor. Bunları yapmadığı zaman kendini kötü hissettiğini söylüyor
Rodrigo Alves
Bir havayolu firmasında host olarak çalışan Rodrigo, şu ana kadar estetik operasyonları için 305 bin sterlin harcamış. Çünkü Barbie'nn sevgilisi Ken'e benzemek için and içmiş. Toplamda da 42 kere plastik cerrahinin sedyesine yatmış.
Nannette Hammond
42 yaşında olan kadının küçüklüğünden beri en büyük hayali Barbie'ye benzemekmiş. Bunun için de 500 bin dolar harcayıp bıçak altına yatmaktan hiç çekinmemiş. Kendisi aynı zamanda 5 çocuk annesi.
Blondie Bennett
38 yaşındaki Blondie, plastik cerrahinin dışında hipnoterapi denilen bir yöntem de kullandığını söylüyor. Barbie olmaya 18 yaşında oyuncakçı dükkanında çalışırken karar vermiş çünkü iş arkadaşlarından birisi onun bir Barbie bebek gibi davrandığını söylemiş.
Celso Santebanes
Celso'nun hikayesi diğerlerinden biraz farklı. 20 yaşında amansız bir hastalığa yakalandıktan sonra Ken'e dönüşmeye karar veriyor. Yaklaşık 50 bin dolar harcadıktan sonra da yüzüne, burnuna ve dudaklarına çeşitli implantlar taktırıyor ve bu hâle geliyor.
Anastasia Reskoss ve Quentin Dehar
20 yaşında olan Anastasia ve 23 yaşında olan Quentin bir partide tanışmışlar. Anastasia, küçükken 100 tane Barbie bebeği olduğunu ve hepsiyle oynadığını söylüyor. Quentin'de erkek çocuklarının oyuncağı olan silah ve arabadan ziyade hep Ken ile oynamış. Sonuç bu...
Dakota Rose
Dakota, 1995 doğumlu. Barbie olabilmek için sadece ve sadece makyajı kullanıyor.
Anastasiya Shpagina
Ukraynalı genç kız, oyuncak bebeklere benzeyen en yakın insanlardan bir tanesi.
Justin Jedlica
34 yaşında olan model Slovak bir Amerikan. Yüzü dışında vücudunun hemen hemen her yerinde implant var. Sayısız ameliyat geçiren Justin, bir ara sırf bu yüzden kör olma tehlikesi ile karşı karşıya kalmış.
Valeria Valeryevna Lukyanova
Ukrayna doğumlu olan Valeria 29 yaşında. Arkadaşlarının söylediğine göre çocukluk fotoğraflarıyla şimdiki hali arasında dağlar kadar fark var.
