İBB'den İstanbulkart skandalı

İBB'den İstanbulkart skandalı
Haber Tarihi : 02 Şubat 2021 21:19:00
Son Güncelleme Tarihi : 00 00 0000 00:00:00

Whatsapp'ın kişisel verilerle ilgili tepki çeken kararının ardından Türkiye'de milyonlarca kullanıcı Whatsapp'ı terk ederek BİP gibi yerli veya farklı uygulamalara geçiş yaptı. Whatsapp olayı büyük gürültü kopartırken Gerçek Hayat yazarı Şükrü Kanber asıl büyük skandalın İBB'nin İstanbulkart ile ilgili kararında yaşandığını ancak gözlerden kaçtığını yazdı.

İBB yönetiminin Ekrem İmamoğlu'na geçmesi ile İstanbulkart için önceden planan müthiş bir hamlenin, tersine döndüğünü belirten Şükrü Kanber şunları yazdı: "İBB'nin bünyesindeki İstanbulkart’ın sahibi Belbim AŞ'nin, Türkiye’nin yerli kredi kartı ödeme sistemi Troy ile işbirliği yapacaktı. Protokole göre 18 milyon kullanıcısı olan İstanbulkart alışveriş kartına dönüşecekti. Bu karta para yükleme Troy üzerinden yapılacaktı. Bu büyük anlaşma ile uluslararası kredi kartı platformlarının hakim olduğu pazarda yerli ve milli marka olarak Troy güçlü bir giriş yapacak, yayılacaktı." Ancak bu müthiş fırsat İmamoğlu'nun yönetime gelmesi ile çöpe atıldı. Bakın sonrasında nasıl bir skandal yaşandı. İşte Kanber'in yazısı:

Whatsapp kişisel verilerimizi aynı çatı altında olduğu facebook ile paylaşacağını söyleyince kızılca kıyamet koptu.

Bugüne kadar milim yerinden oynamayan milyonlarca kullanıcı başka mecralar aramaya başladı.

Aslında kullanıcıların pek çoğu kişisel verilerinin facebook ile paylaşılmasından çok haberleşme platformunun restine isyan etti.

Teşhis yanlış aslında, bir önceki yazımızda belirtmiştik; Bu işin kaçışı yok, verileri herkes kullanacak ama ayağa kalkılması ve büyük göçlerin başlaması umut verici ve teşvik edici bir gelişme.

Ancak… 

Kişisel verileri kullanma merakı sadece whatsapp ile sınırlı değil.

Yazılarımızı takip edenler İstanbulkart ile ilgili yazdıklarımızı hatırlayacaklardır.

İlki, 8 Temmuz 2019 tarihinde “İmamoğlu’un önündeki en büyük imtihan” başlıklı yazımızdı.

İkincisi ise 12 Kasım 2020 tarihindeki “İmamoğlu ile birlikte Türkiye kaybetti” yazısı.

Konuyu kısaca özetleyip esasa geçelim.

İBB bünyesinde bulunan ve İstanbulkart’ın sahibi olan Belbim Aş, Türkiye’nin yerli kredi kartı ödeme sistemi Troy ile işbirliği yapacaktı. Aralarındaki protokole göre 18 milyon kullanıcısı olan İstanbulkart alışveriş kartına dönüşecek, bu karta para yükleme Troy üzerinden yapılacaktı. Bu büyük anlaşma ile uluslararası kredi kartı platformlarının hakim olduğu pazarda yerli ve milli marka olarak Troy güçlü bir giriş yapacak, yayılacaktı.

https://www.ibb.istanbul/News/Detail/35337

“İmamoğlu’nun imtihanı” derken bunu kast ediyorduk çünkü bu projenin engellenmesi için uluslararası kredi kartı oyuncularının büyük meblağlar ayırdığı iddialarını duyuyorduk.

İstanbul seçimlerinin hemen öncesinde finale kadar gelen çalışma, ne yazık ki Ekrem İmamoğlu’nun Başkan seçilmesiyle tam da dikkat çektiğimiz yönde gerçekleşti.

Ekrem İmamoğlu yerli marka Troy’u devre dışı bıraktı ve ABD’li finans şirketi Mastercart ile anlaşma imzaladı.

İmamoğlu bir kez daha Ak Parti döneminde başlatılmış bir projeye çöktü ve yerli oyuncu yerine yabancıyı seçti. İstanbulkart  (www.istanbulkart.istanbul) sitesine girdiğinizde kocaman reklam bannerları sizi karşılıyor.

Şimdi gelelim başlığımızdaki “whatsaap’ı bırak istanbulkart’a bak” sloganına...

Türkiye gazetesi yazarı Fatih Selek 18 Ocak tarihli yazısında şu soruyu soruyordu; “İbb bu veriyi ne yapacak?”

Son derece haklı ve yerinde bir soru.

Biliyorsunuz, İstanbulkart HES uygulaması ile eşleştirildi ve bu eşleştirmeyi yapmayanlar15 Ocak itibariyle toplu taşımayı kullanamayacaklar.

Burada amaç, Hayat Eve Sığar uygulamasında Covid olmuş kişinin bilgisi İstanbulkart ile eşleştiriyor ve kart toplu taşımada çalışmıyor.

Uygulama yerinde ve doğru ancak…

Eşleştirme işlemi yaparken İBB’nin sitesinde “Açık Rıza ve SMS ile Ticari Elaktronik İleti İzni” bölümü var.

Sistem bunu onaylamazsanız eşleştirmeyi yapmıyor, yani bu işlemi “rızadan çıkarıp zorunlu” hale getiriyor.

Orada aynen şöyle yazıyor; “Profilleme ve analiz faaliyetleri dâhil şirketiniz tarafından sunulan ürün ve hizmetlerin beğenilerim, kullanım alışkanlıklarım ve ihtiyaçlarıma göre özelleştirilerek önerilmesi ve tanıtılmasını ve üçüncü taraflar ile paylaşılmasını kabul ediyorum".

İşte bam teli burası, İBB bunu neden zorunlu tutuyor?

Neden seçenek sunmuyor? Acaba bu zorunluluk talebi Mastercart’dan mı geldi?

Öyle ya, İstanbulkart ile HES uygulaması eşleştirince milyonlarca vatandaşın sağlık bilgileri ve kişisel verileri aynı sistemin içinde olan Mastercard’a da ulaşmış olacak. Yukarıdaki onayladığın metin İBB’ye bu imkanı tanıyor.

Whatsapp’ın sıfır reklam ile sadece veri satarak elde ettiği gelir düşünülürse burada da muazzam bir veri kullanımı ve gelir söz konusu olacak. 

Üstelik de kanunlara aykırı bir biçimde, rızayı zorlamaya dönüştürerek yapacaklar.

Bu dayatma whatsapp’ın yaptığının aynısı değil mi?

Yerli kredi kartı sistemi Troy’u devre dışı bırakan Ekrem İmamoğlu’ndan verilerimizin Mastercard’a gitmesini önlemesini beklemek fazla mı iyimserlik olur acaba?