'Muhteşem' sapıklık yine ekranlarda!

'Muhteşem' sapıklık yine ekranlarda!
Haber Tarihi : 12 Kasım 2015 09:46:19
Son Güncelleme Tarihi : 00 00 0000 00:00:00

Muhteşem Yüzyıl dizisiyle sapkın ve erotik temalı dizi anlayışını tarihimize de bulaştıran Star TV, algı oyununa devam ediyor. Muhteşem Yüzyıl - Kösem Sultan dizisiyle Osmanlı'yı tıpkı ilk dizideki gibi merkezinde hırs, işkence ve zevkin olduğu bir devlet gibi göstermeye çalışan Star,ecdadına sahip çıkanlardan yine yoğun bir tepki alacağa benziyor.

Furkan Hasdemir | Yeni Söz

Geçtiğimiz dönemlerde Osmanlı'yı hırsın ve zevk düşkünlüğünün merkezi olarak göstererek zihinlerde payitaht algısının kötü bir şekilde yer alması için gayret eden Muhteşem Yüzyıl dizisinin devamı niteliğinde olan Muhteşem Yüzyıl Kösem, bu akşam izleyici karşısına çıkacak. 

İlk dizide gerçekte ömrünü at sırtında seferlerle geçiren Kanuni Sultan Süleyman'ı sarayından çıkmayan haz düşkünü bir padişah olarak tanıttığı için büyük tepki toplayan dizi, ders almışa benzemiyor.

Bu kez Kösem Sultan ve Sultan Ahmed Camii'ni yaptıran padişah olan Sultan 1. Ahmed'i konu edinen dizi de -bu kez dozu daha da artmış bir şekilde- Osmanlı karalaması yapılıyor. Dizinin konusu temelde Sultan I. Ahmed'in zevk için daha sonra Kösem Sultan olacak genç kızı ailesinden koparıp kendine eş yapmasını konu ediniyor. Tarihi gerçeklerin çarpıtıldığı ve 'ama bu dizi' diye işin içinden çıkıldığı yapım yine oldukça ses getireceğe benziyor.

Fragmanda kendini belli etti

Yayınlanan fragmanlarda pornografik görsellerin ön planda olması, Osmanlı sarayının sadece entrika, hırs ve sapıklık içeren bir yer olduğu algısının aşılanmaya çalışılması, aşikar bir şekilde izleyicinin karşısına çıkıyor. Fragmanda geçen repliklerden bazıları;

- Masallardaki şehzadelerin saadeti koca bir yalandır. Biz ya tahta çıkarız, ya katlediliriz.

- Osmanlı sarayıdır burası, Cehennemdir burası 

Dizinin konusu ve çarpıtma

Tanıtım metinlerinde dizinin konusu şu şekilde geçmektedir; 'Henüz 14 yaşındayken babasının ani ölümüyle tahta çıkan Sultan Ahmed'in genç omuzlarında koca bir cihan imparatorluğunun yükü durmaktadır. Tahta çıkan genç sultan içeride isyanlar, dışarıda değişen güç dengeleri, sarayın içerisinde çıkar çatışmaları ve tahta göz diken ihtiraslı gözlerle karşı karşıyadır.

Tüm bu kara bulutlar arasında Sultan Ahmed'in dünyasını aydınlatan tek şey gördüğü bir tablodaki güzel kızdır. Sultan Ahmed'in bu tablodaki genç kızdan ne kadar etkilendiğini gören Safiye Sultan, tabloda resmedilen kızı dünyanın merkezine, Osmanlı'ya “taht hediyesi” olarak getirir. Ahmed ve Kösem, hem Batı'dan hem Doğu'dan çevrelenen bir dünya devletinin var olma savaşının yüklerini omuzlarında taşıyarak yürüyecekleri bu yolda, aşklarının büyük gücüyle birlikte büyüyecekler' Tarihçiler şimdiden dizinin konusunun tarihi gerçeklerden tamamen uzak ve çarpıtma dolu olduğunu söylüyor.

Kösem için Yunan oyuncu

Sultan Ahmed karakteriyle genç oyuncu Ekin Koç kamera karşısına geçerken; Kösem Sultan'ın ilk gençlik yıllarını ise Yunanistanlı oyuncu Anastasia Thsilimpou canlandırıyor. Thsilimpou, daha önce önemli Yunan dizilerinde de rol aldı.

Sultan I. Ahmed ve Sultan Ahmed Camii

14. Osmanlı padişahı, 93. İslam halifesi olan Sultan I. Ahmet tahta geçtiği sırada Avusturya Savaşı devam ediyordu. Osmanlı kuvvetleri Belgrad'dan Budin'e doğru ilerlemekteydi. Peşte (25 Eylül 1604) ve Hatvan kaleleri savaş yapılmadan kolaylıkla ele geçirildi. Osmanlı ordusu ilerleyerek Budin'in kuzeyinde bulunan Vaçkalesini ele geçirdi (16 Ekim 1604). Osmanlı Ordusu, Sultan I. Ahmet'in buyruğu üzerine Belgrad üzerinden Budin'e yürüdü. 29 Ağustos 1605'de Estergon Kalesi kuşatıldı ve tam karşısındaki Ciğerdelen kalesi fethedildi. 8 Eylül'de Vişegrad, 19 Eylül'de Saint Thomas (Tepedelen) kaleleri fethedildi. 3 Ekim 1605'de ise Estergon Kalesi teslim alındı.

Ayrıca Sultan I. Ahmed İstanbul'da yer alan meşhur Sultan Ahmed Camii'ni yaptırmıştır. Kabri de bu caminin yanında yer almaktadır.