Terör, tarihimizi de yok ediyor

Terör, tarihimizi de yok ediyor
Haber Tarihi : 07 Ekim 2015 10:53:50
Son Güncelleme Tarihi : 00 00 0000 00:00:00

UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine alınan Diyarbakır Surları terör tehdidi altında.

Son günlerde iyice azan teröristler, her türlü kahpeliği yaparak, bu vatanın evlatlarının canına kast ediyor ve ülkedeki asayişi bozuyor. Yaşanan terör olaylarından tari-hi yapılarda nasibini alıyor. UNESCO listesine alınan Diyarbakır Surları, teröristlerin kurşunlarının hedefi oldu.

Türkiye'de yaşanan istikrarı ve huzur ortamını bozmak için düğmeye basan terör örgütü, UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine alınan tarihimize de saldırmaya başladı. Sadece Türkiye tarihini değil, insanlık tarihini de geleceğe taşıyan Diyarbakır surları, hain teröristlerin kurşunlarının hedefi haline geldi.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültürel Miras ve Turizm Daire Başkanı Nevin Soyukaya, Sur ilçesindeki çatışmalardan surların bazı bölümleri, Surp Giragos Kilisesi, Ermeni Katolik Kilisesi ve Kurşunlu Camii'nin darbelendiğini tespit ettiklerini belirtti.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültürel Miras ve Turizm Daire Başkanı Nevin Soyukaya, Sur ilçesindeki çatışmaların tarihi yapılara zararlarına ilişkin açıklamalarda bulundu. 4 Temmuz'da yapılan UNESCO 39. Genel Kurulu'nda Diyarbakır Surları ve Hevsel Bahçeleri'nin, Dünya Mirası Listesi'ne girdiğini anımsatan Soyukaya, UNESCO adaylık sürecinde, çalışmaları yasaların verdiği yetkilerle yerelde Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde yürüttüklerini, ancak Kültür Bakanlığı üzerinden UNESCO'ya sunduklarını kaydetti.

İNSANDAN DAHA DEĞERLİ DEĞİL AMA...

 UNESCO'nun devletleri baz aldığını dile getiren Soyukaya, “Bunun onaylanması ardından hem Türkiye Cumhuriyeti Devleti hem de yereldeki bütün bileşenler, ‘biz dünya insanlık mirasını, bütün dünyanın adına koruyacağız' taahhüdü verdik” dedi.

Diyarbakır'daki tarihi varlıkların sadece bu kente yaşayan halkların değil, bütün insanlığın olduğuna dikkat çeken Soyukaya, şunları kaydetti: “Bu kente yaşayanların ve bu kenti yönetenler aracılığıyla devletin aslında böyle bir zenginliğe sahip olduğunu ve bunu da korumakla yükümlü olduğunun tescilidir.

Bütün bu olumlu şeyler yaşanmışken, kentin çatışmalara sahne olması, kültürel mirasın çatışmalardan zarar görme riski ciddi derecede üzücü bir durumdur. Bu çatışmalar sonrasında öncelikli insan hayatıdır ve insan hayatından öte değerli bir şey yoktur. Bunun yanı sıra insanı var eden, kültürünü zenginleştiren ve kimlik olarak var eden değerler doğal değerlerdir.

İnsan çevre ve doğa ile vardır. Bunlar ölünce insan da ölür. Varlık ve yaşam nedenimizdir. Bunlar gittiğinde bizim kimliğimiz zedeleniyor. Bu değerlerle biz kimlik buluyoruz, bu değerlerle biz var oluyoruz. Böyle bakmak gerekiyor.”

 YÖNETİM KORUMA SÖZÜ VERDİ

 Sur ilçesinde iki kez sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini ve çatışmalı ortamların yaşandığı anlatan Soyukaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Surp Giragos Kilisesi, Ermeni Katolik Kilisesi, Kurşunlu Camii ve Surların bazı bölümlerinin bu çatışmalarda isabet aldığı ve darbelendiğini belgeledik. Türkiye Cumhuriyeti adına koruma sözü veren yönetimin bunu dikkate alarak, alanla ilgili bir şeyler yaparken bunu dikkate alması gerekiyor. Aynı şekilde bu kente yaşayan bizlerin de bu gözle bakarak, bunların bizim varlık nedenimiz olduğunu unutmayarak hareket etmemiz gerektiğini düşünüyorum.”