13 Aralık 2018

14 Aralık 1995: Bosna Barış Antlaşması’nın Yapılması

14 Aralık 1995: Bosna Barış Antlaşması'nın Yapılması

Saldırı ve soykırımın kurbanı olan Boşnaklar bu anlaşma ile sözde uluslararası toplum ve uluslararası hukukun vicdanına terk edilmiştir.

Bugün Sırp Cumhuriyeti, savaş bittikten sonra Bosna-Hersek'in o bölgesine dönen Boşnaklar, Hırvatlar ve Sırp olmayan diğer insanlar için bir 'apartheid' niteliğinde. Boşnaklar o bölgedeki devlet kurumlarında iş sahibi olamıyor, önceki hizmetlerini yeni işleriyle birleştirip emeklilik talep edemiyor, çocuklarının kendi dillerine 'Boşnakça' deme hakları yok, camileri taşlanıyor, mezarları yağmalanıyor. Durum Bosna-Hersek'in, savaş döneminde Hırvat Savunma Konseyi'nin kontrolü altında olan bölgelerinde de pek iç açıcı değil.

Günümüzde uluslararası hukuk, dünyanın hiçbir yerinde, son nüfus sayımına göre nüfusunun yüzde 50,8'ini -1918'den bu yana Sırp ve Hırvatların çalıp yağmaladığı özel mülk, beylik ve vakıflar hesaba katılınca ülkenin en az yüzde 72'sine sahip- Müslümanların (Boşnakların) oluşturduğu Bosna-Hersek'te olduğu kadar hükümsüz değildir.

Dayton Barış Antlaşması'nın imzalanmasından bugüne kadar, savaşta topraklarını terk etmek zorunda kalıp da geri dönen 100'den fazla Boşnak öldürüldü. Sadece Hırvat kontrolü altında olan Mostar'ın kuzey kısmında 30 Boşnak katledildi.

Bosna-Hersek İslam Birliği, her yıl Sırp Cumhuriyeti'nde ve Bosnalı Hırvatların hüküm sürdüğü bölgelerde yaşayan Müslümanların çiğnenen haklarıyla ilgili bir rapor sunuyor. Bu raporlarda, savaştan sonra topraklarına dönen Boşnakların haklarının yanı sıra, yakılan camiler, imamlara ve eşlerine yapılan hakaretler, darp edilen liseli Boşnak gençler ve mektep öğrencileri ile cami ve tekkelerin avlularına atılan domuz kafaları da yer alıyor.

Bu tip baskılara rağmen bugün Sırp Cumhuriyeti'nde, 1992'den önce Bosna Hersek'in bu bölgesinde yaşayan 700 bin Boşnak'ın 100 bini, diğer bir deyişle yüzde 14.7'si yaşıyor. Burada, Çetnik (Büyük Sırbistan) hareketinin Bosna-Hersek'in bu bölgesini İkinci Dünya Savaşı sırasında da Boşnaklardan 'temizlemiş' olduğunu, fakat Boşnakların bahsi geçen savaştan sonra kendi topraklarına döndüklerini ve 1992-1995 Savaşı'ndan önce, bölge nüfusunun yüzde 70'ini oluşturduklarını (Sırplar yüzde 30'unu oluşturuyordu) hatırlatmak gerek.(Latiç, AA,2018)