15 Temmuz kahramanlık destanının bilgisayar oyunu yapılsın
15 Temmuz deyince, büyük bir ihanete karşı milletimizin şahlanışı gelir aklımıza. Tüylerimizin diken diken olduğu, yüreklerin gümbür gümbür attığı saatler…
Tarihin en büyük ihanetlerinden
birine karşı tarihin en büyük kahramanlıklarını gördük o gün. Fedakâr bir
milletin devletine ve geleceğine sahip çıkışını. Sosyologların, stratejistlerin,
uzmanların, hiç kimsenin öngöremeyeceği bir kenetlenme, insanüstü direniş
hikâyelerini yaşadık. İnancıyla, vatan sevgisiyle hesaplanamayacak ve dünya
aklı ile anlaşılamayacak bir sinerjiyi ortaya çıkardı milletimiz. Aslına
bakılırsa sadece ülkemizde değil dünyada gündem olması gereken bir tarihtir 15
Temmuz.
Allah göstermesin, bundan sonrada
vatanımız ve devletimiz tehlikeye girse, aynı inanç ve cesaretle yine caddeleri
dolduracak, tanklara, savaş uçaklarına etten kemikten bedenleriyle karşı
koyacak değerli bir millete sahibiz. Buna rağmen yaşananları, yaşayan
insanların ruh halini, şuurunu, hareket noktasını, motivasyonunu gençliğimize
anlatırken ve aktarırken olması gereken başarıyı gösteremediğimizi düşünüyorum.
Sadece bir güne sıkışmış bazı etkinliklerle, afişler ve konuşmalarla 15 Temmuz
ruhunun diri tutulabilmesini zor görüyorum.
15 Temmuz ruhunu diri tutabilmek
için pek çok şey yapılabilir. Şiir yarışmaları, romanlar, belgeseller gibi çok
değerli şeyler yapıldı. Bu konuda think tang çalışmaları, beyin jimnastikleri
yapılmaktadır muhakkak.
Benimde âcizane ufak bir katkım
olsun belki bir duyan olur kabilinden bir fikir sunmak arzum oluştu.
Madem hedefimiz gençlik ve
maalesef ki gençlik vaktinin büyük bir kısmını dijital ortamlarda geçiriyor. O
zaman 15 Temmuz konulu bilgisayar oyunları yapalım.
Düşünün, GTA oyunundaki gibi İstanbul
veya Ankara sokaklarında geziniyorsunuz. Oyun size görev seçenekleri sunuyor. “TRT
yi darbecilerden temizle”, “Havaalanını koru” veya eski adıyla “Boğaziçi
Köprüsünde darbecilerin barikatlarını temizle.” Aynı Call of duty oyunundaki
gibi, caddelerde Türk bayraklarına bürünmüş vatanseverler ile üzerinize yağan
kurşunlara rağmen tekbir getirerek ilerliyorsunuz. Helikopterlerden üzerinize
ateş ediliyor. Yanınızdaki arkadaşınız şehadet getirerek şehit oluyor.
Yaralanıyorsunuz. Minarelerden selalar yükseliyor. Hatta ve hatta Ömer
Halisdemir oldunuz göreviniz şehadet.
Böyle bir oyunu yüksek
standartlarda yapabilecek potansiyelimiz yok mudur acaba? Benim ki sadece bir
fikir, eminim anlatmaya çalıştığımdan çok daha iyisi de olabilir. Grafik ve ses
efektleriyle aynı anları gençlerimize yaşıyormuş gibi hissettirecek bir eser
çıkabilir ortaya. Oyundan bahsettik, ayrıca VR veya yeni çıkan karma gerçeklik
gözlükleri ile farklı dijital çalışmalarda yapılabilinir. İşin psikolojik ve
sosyolojik kısımları da var elbette. Kalifiye bir ekip çalışması lazım muhakkak.
Konuşulması gereken çok boyutu var.
En azından şiddetin en azgın
şeklinin yaşandığı, pek çok zararlı içeriğe sahip saçma sapan oyunlar oynayan
milyonlarca gencimize de bir alternatif sunmuş oluruz. En iyi alternatif onları
ekran başından kaldırabilmek olsa da, en iyisini başarabilmeye uzak olduğumuz
şu süreçte bir ara geçiş sağlar belki de…
Allah, inancıyla dirilen, vatan-millet sevdalısı mücahit ruhlu nesiller
yetiştirebilmeyi nasip etsin. Âmin.