31 Aralık 2016

2016’ın tüm acılarına rağmen umudumuz kaybolmasın…

Eskiden son gününe dayanmış her yıla dair hep o umut dolu sözler dökülürdü insanların dudaklarından ‘iyisiyle kötüsüyle bir yılı daha geride bıraktık.'

Çünkü mütevazi hayatlarımız vardı bir zamanlar bizim.

Yokluk da yoksulluk da olsa ölüm gibi ağır acılar yaşanmamışsa eğer, nefes alıyor olmanın şükrüyle yolculardık her giden yılı.

Umut bu denli önemini yitirmemişti o vakitler ve gerçekten de fakirin bir gün huzur içinde tatmak istediği ekmeğiydi hâlâ.

Hayırla, hayırlısı ve bereketlisi dilenirse Yaradan'ın asla umutları boşa çıkarmayacağı öğretilirdi o yıllarda büyüklerimizce bize.

Şer de hayır da O'ndandı ve her gelenin kulun sorgusuz kabulünü gerektirdiğine inanılırdı çünkü.

Lakin nicedir değiştik. Yokluk da yoksulluk da hayatımızdan kayboldukça garipleştik.

Evet zenginleştik. Yüksek maaşlar alıp, akıllı evlerde yaşar olduk. Çoğumuzun evini Gürcistanlı, Filipinli, Ukraynalı çalışanlar çekip çeviriyor nicedir. Görkemli AVM'lerde alışveriş yaparken, albenili restoranlara takılır olduk. Lüks otomobiller diziliyor ardı ardına sokaklarımızda. Evlatlarımız şatafatlı okullara giderken, neredeyse bakkala dahi özel servislerle gidip gelecek hale geldiler.

Bir zamanlar tatil denildiğinde şehir dışını göremeyenlerin evlatlarından şimdilerde yurtdışına gitmeyeni kalmadı gibi.

Ama bütün bunlara karşın şükretmeyi unuttuk.

Umut etmeyi unuttuk. Sevmeyi, saymayı, vefa göstermeyi, değer bilmeyi, güzel dilekler dilemeyi unuttuk.

Her bir yeni yılın arifesinde ‘iyisiyle kötüsüyle bir yılı daha geride bıraktık' mütevaziliğini unuttuk.

‘Şer de hayır da Yüce Allah'ın takdiridir ve gelen kulun sorgusuz kabulüdür' desturunu unuttuk.

Bu yüzden ben yeni yılda her şeyden ama her şeyden çok bu karakterlerin geri gelmesini, bu duyguların yüreklerimizde yeniden filizlenmesini istiyorum Allah'tan.

Elbet zenginlik olacak, yokluk kolay mı?

Lakin o zenginliğin malda, eşyada, ünde, kariyerde, etikette değil de öncelikle gönülde, akılda, yürekte, vicdanda, adalet duygusunda çoğalması önemli.

O vakit 2016 gibi zor yılların üstesinden kolayca gelebilecek gücü her vakit için bağışlayacaktır Allah bu topraklara.

O zaman nice yokluğu, yoksulluğu, acıyı, rezilliği, rezaleti, kasvetli ve karanlık günleri yaşamış bir ülkenin evlatları olarak bir an önce bitmesini istediğimiz yılların sayısı eksilecektir hayatımızdan.

O vakit kurtların, çakalların, akbabaların üzerimize çöreklenebileceklerini sandıkları 15 Temmuz türü alçak tezgahlara karşı boz atlı Hızır Aleyhısselam her feryadımızda yetişecektir imdadımıza.

Her şerde bir hayır var elbette. 2016'ın bütün şerlerinde de vardı.

Öncelikle bu ülkenin ayrı mahallelerinde yaşayıp benzer kaderlere bulaşık çocukları olduğumuzu daha iyi anladık. Sağ sol, Sünni Alevi, Türk Kürt, Müslim Gayrimüslim fark etmeden onca acıyı birlikte çekmiş olduğumuzu daha bir belledik.

FETÖ gibi cehennemi bir örgütün sızıntılarıyla ülkemizin elimizden uçup gideceğinin korkusunun nasıl bir felaket olabileceğini ilk kez içimizde bu denli derin hissettik.

Topuyla, tüfeğiyle, savaş uçaklarıyla üzerimize kurşunlar yağdırıldığında nasıl eşitlendiğimize şahit olduk. Tarih kitaplarından okuduğumuz yedi başlı kepaze düvelin yargı operasyonlarıyla, finansal saldırılarıyla, bürokratik kumpaslarıyla, demokratik görünümlü kaotik eylemleriyle olmazsa topuyla, tüfeğiyle ülkemizin üzerine kara bir bulut gibi çökmeye çabalayabileceğini ilk defa gördük. 

O yüzden geçip giden nice yıla baktığımızda gelenin, gidecek olanın içimize düşürdüğü sıkıntılardan yaralardan bizi arındırmasını olmadığı kadar istediğimiz bir yıl oldu 2016.

Lakin en rezil şerleriyle de olsa, yaşandı ve bitti.

Şimdi ‘öldürmeyen her darbe beni güçlendirir' izzet-i nefsiyle ‘iyisiyle kötüsüyle bir yılı daha geride bıraktık' diyebilmenin vaktidir.

Yaşattığı onca acı deneyimlerden bir şeyler öğrendiysek ne mutlu bize. Tüm acılarına rağmen bu yılı da tarihin tozlu raflarındaki yerini alması için bütün dirayetli halimizle gönderebilmeliyiz gayri.

Bize düşen şu son günde, ellerimizi semaya açıp bütün samimiyetimizle sahip olduklarımıza şükrederken onları bulamayan nice darda kalmış mazlumlar için Yaradan'dan hayırlar dilemek…

Bütün dualarımızın hainin, zalimin, firavunun, şeytanın tüm kötülüğüne karşın iyiyle, güzelle, barışla, huzurla, kardeşlikle dolmasından vazgeçmemek…

Dertsiz, tasasız, belasız geçecek ‘hayırlı bir yıl' dileğimle, Allah yeni yılda her adam gibi adamın yardımcısı olsun…