23 Aralık 2018

24 Aralık 1960: Maliye Bakanı Ekrem Alican’ın Görevinden İstifa Etmesi

Adalet Partisi'nin yanı sıra 10 civarında parti daha kurularak siyaset hayatına atılmıştı. Demokrat adının kullanılmasının yasaklandığı bu yeni dönemde kurulan partilerden çoğu hayatını devam ettiremedi.

 Yeni Türkiye Partisi'nin başında eski DP'li Ekrem Alican vardı. Ne var ki Alican, DP'den kavga ile ayrılmış, Darbenin ardından kurulan Darbe Hükümeti'nde de Maliye Bakanı olarak görev almıştı.

 Darbe Lideri Cemal Gürsel, bir gün Ekrem Alican'ı makamına çağırmış “Devamlı 27 Mayıs mı yapacağız?' diyerek Ekrem Alican'ı bir parti kurmaya ikna etmişti.” (Bozdağ,1993:125)    

 24 Aralık 1960 günü Maliye Bakanı Ekrem Alican görevinden istifa etti. Cemal Gürsel'in keyfine diyecek yoktu. Kendisine siyaset yapmak üzere gelen Fahrettin Kerim Gökay'a “Yeni partiye ne gerek var. Ekrem Alican'ın kurduğu partiye sen ve arkadaşların girin. Başka parti marti istemem”  (Öymen Örsan,1986:325)demişti.

 Her şey toplum mühendisliği çalışmalarına uygun giderken hesapta olmayan bir şey oldu. Alican'ın Darbe kabinesinde arkadaşı olan Tekel Bakanı, onunla birlikte çalışmaktan artık mahrum olduğunu söyleyince Alican, eski kabine arkadaşına “Ben de istemedim ama oldu. Başka çarem yoktu” (Bozdağ,1993:129) deyince bu söz ülkede birden yıldırım hızıyla yayılmıştı.

 Demokrat Parti'nin misyonuna talip olarak kurulan diğer oluşum olan Adalet Partisi'nin Genel Başkanı, Genelkurmay eski Başkanı General Ragıp Gümüşpala “Partimizin istikameti irticaya karşı mücadele olduğu kadar komünizme de taviz vermemektir. İnkılaplara bağlı olarak istikametimizi tayin edeceğiz.” (Dursun,2000:85) şeklinde ‘kraldan daha kralcı' bir açıklama ile siyaset sahnesindeki yerini almıştı.

 24 Aralık 1995:1995 Genel Seçimlerinin Yapılması

 24 Aralık seçimleri Refah Partisi'nin 158 milletvekili çıkartarak birinci parti olmasıyla sonuçlandı. % 21 oy alan Refah Partisi'nden sonra yüzde 19 oy alan ANAP 132 milletvekili ile ikinci parti, yüzde 19 oy alan DYP 135 milletvekili ile üçüncü parti olmuştu. DSP ve CHP toplam 125 milletvekili ancak çıkarabilmişlerdi. İki sol partinin bir sağ parti etmediği yeni bir dönem başlamıştı.

 Yoksul ve fakir insanların yeni umudu Refah Partisiydi artık. BBP ise ANAP çatısı altında parlamentoya girmişti bu seçimlerde.

 24 Aralık seçimlerinden sonra 6 Mart 1996 tarihine kadar yeni hükümet kurulamadı. ANAP ve DYP, RP ile koalisyon kurmayacaklarını açıklamışlardı.

 Çünkü Erbakan seçimler öncesi diğer partilere ağır sözlerle yüklenmişti. Diğer partileri ‘curuf' olarak niteleyen Erbakan, bu partilerin liderlerini de ‘gavur uşaklığı' ile suçlamıştı.

 DYP lideri Tansu Çiller ise seçim meydanlarında Refah Partisi'ni ‘PKK'dan daha tehlikeli' olmakla suçlamıştı. Refahlı kurmay Şevket Kazan'a da ‘Şerefsiz' şeklinde hitap etmişti.TÜSİAD, gazetelere ilan vererek DYP-ANAP koalisyonunu önermişti.Tansu Çiller   o günlerde “RP,PKK dan daha tehlikeli”derken Necmettin Erbakan ; Çiller herkese bir ev bir otomobil verecekmiş. Bunlara güvenip dövizle otomobil alanlar intihar ettiler. (Birand ve Yıldız,2012:113) diyordu.

 Bu arada askerlerin ve Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı'nın RP-ANAP koalisyonunu istemediği haberleri Başkentte yayılmıştı.