O bulunduğu noktaya pek rahat gelmemiş. Anadolu tabiriyle tırnaklarıyla kazıya kazıya gelmiş. Adeta yoktan var etmiş. Hayallerine ulaşmak için zor yollardan geçmiş. Hele ilk filmlerinin öyküsünü dinleyin senaryosunu yazsanız film olur.

"Milli Sinema"nın temsilcilerinden usta yönetmen Mesut Uçakan için sanat hayatının 40'ıncı yılında saygı gecesi düzenlendi.
Esenler Belediyesi'nin ev sahipliğinde Sinema Yazarı Suat Köçer'in katkısı ile düzenlenen programa Mesut Uçakan'ı dostları ve sevenleri yalnız bırakmadı. 
Gecenin açılışında sanatçı Aykut Kuşkaya sahne alarak, mini bir konser verdi.
Daha sonra, Mesut Uçakan için özel hazırlanan "Sonsuz Kare" belgeselinin gösterimiyle gece devam etti.
Yönetmen ve senarist Mesut Uçakan, gecede yaptığı konuşmada "Bu bir saygı gecesi her şeyden önce saygıya layık görülüyor olmak, heyecan verici ve duygulandırıcı bir durumdur. Aslında bu durum demek ki bunca zaman yaptıklarımızla bazı gönüllerde yer edinebilmişiz." dedi.

"Neye saygı gösteriliyor?" sorusunun iyi analiz edilmesi gerektiğine dikkati çeken Uçakan, kendi geçmişine dönüp baktığında, büyük bir idealin peşinde koştuklarının görülebileceğini belirtti.

Uçakan, kendi değer ve inancını, sinemada yaşatmak için çabaladıklarını dile getirerek, şöyle devam etti, "Kendi değerlerimizi, inancımızı sinemada yaşatalım diye sinemayı yapmaya kalkıştığımızda da onlarca yıldır toplumun değerlerine ters düşen bir sinema dünyasında ilk defa kendi değerlerimizi dile getiriyor olduğumuzu gördük. Hem bu durum hem de onlarca yıldır itilmiş, kakılmış, cahil bırakılmış bir Müslüman topluluğu içerisinde yola bu şekilde çıktığınız vakit, hem övgü, hem de tepkilerle karşılaştığımızı gördük. Sinemaya günah diyenler vardı, haliyle bu hareket bir anlamda hegemonyaya, kendi cehaletimize hatta 7 düvele karşı başkaldırı hareketi olduğunu ancak şimdi görebiliyoruz."

 "Bugün gençlerde, fikri derinlik, heyecan ve hakikat sancısı göremiyorum"

Çektiği filmlerin bir neslin yoğrulmasında büyük katkıları olduğunu vurgulayan Uçakan, şunları kaydetti, "Biz, kendi çıktığımız dönemde çok idealist bir çaba içerisindeydik, fikir ve estetik olarak mükemmeli yakalama heyecanımız vardı. Bugünkü genç nesilde ise estetik ve orijinatelik yapma çabası var fakat ben fikri olarak bir derinlik, heyecan ve hakikat sancısı göremiyorum. Çekilen bütün eserler, içerisinde nüve olarak var olan o manayla ve mesajla alakalıdır. Gördüğüm kadarıyla gençlerin, onun çilesini çekmeleri lazım. Eğer bizi örnek almaları gerekiyorsa çektiğimiz o çileye talip olmaları gerekiyor. O çileyi ise fırçayla, mısrayla, resimle, fotoğrafla veya sinemayla dışa vururken o çile lazım. Bahsettiğim o çile olmadan ortaya çıkan eserlerde de, içi boş şekilde dışa vurmalar var."
Programın sonunda usta yönetmen Mesut Uçakan'ın 40 yıllık sinema hayatına yeni nesil sinema yazarlarının gözünden bakmayı amaçlayan bir çalışmanın ürünü olan "40 Yıllık Sinema Serüveni" isimli kitap, gecenin sonunda davetlilere ve sanatseverlere dağıtıldı.

 

‘Gemuhluoğlu'nun hepimizin üstünde emeği vardır'

“Döne döne Fethi Gemuhluoğlu'nu düşünüyorum, anlamaya çalışıyorum. ‘Bugünün Türkiyesi'nde onun anlattıklarına her şeyden daha çok ihtiyaç olduğunu düşünüyorum.

Gemuhluoğlu, insanların kalplerini birbirine açan bir dost. Ülkesinin kaderini kendi kaderiyle buluşturan bir insan.

Onu yazmak hem dostluğu, hem Türkiye'yi yazmak anlamına geliyor.” Ebubekir Kurban ‘Bekir Fuat' ismiyle yazdığı Karar Gazetesinde böyle diyordu Gemuhluoğlu için. İşte o değerli isim için birkaç gün önce mütevazi ama önemli bir anma düzenlendi.

Bir neslin yetişmesinde emeği geçen Fethi Gemuhluoğlu vefatının 40. yılı vesilesiyle Nişantaşı'ndaki evi önünde yâd edildi. Gemuhluoğlu'nun yaşadığı binanın girişine törenle anı plaketi çakıldı

Siyasetten sanata, akademiden iş dünyasına kadar pek çok alanda bir nesli inşa eden Fethi Gemuhluoğlu'nun 40. ölüm yıldönümü anısına hazırlanan bir plaket, Kültür ve Turizm eski Bakanı Nabi Avcı'nın katıldığı bir törenle yaşamış olduğu binanın girişine çakıldı. Şişli Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen etkinlikte Gemuhluoğlu'nun çocukları Ali ve Selman Gemuhluoğlu hazır bulunurken Nişantaşı Anadolu Lisesi'nden öğrenciler ve öğretmenler de törende yer aldı.

Bir döneme damga vurdu

Nabi Avcı yaptığı konuşmada Fethi Gemuhluoğlu'nun kısa bir süre Haydarpaşa Lisesi'nde öğretmenlik yaptığını hatırlatarak bugün öğrencilerin elinde onu anlatan kitapların olmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi. Henüz öğrenciyken tanıştığı Fethi Gemuhluoğlu'nun sadece öğrencilere burs vermekle kalmayıp onların yetişmesinde de emeği olduğunu belirten Avcı, “Fethi Gemuhluoğlu, Türkiye'nin seçkin evlatlarının yetişmesinde büyük emek vermiştir. Bugünkü akademi, siyaset, bürokrasi alanında Türkiye'nin idaresinde vazife almış bir nesli terbiye etmiş bir büyüğümüzdür. Hepimizin üzerinde emeği vardır. Bu vesileyle bir kere daha teşekkür ediyorum” dedi. Büyük oğul Ali Gemuhluoğlu ise babasının Nişantaşı'nda yaşadığını ve kardeşiyle birlikte kendisinin de çocukluklarının burada geçtiğini anarak, “Bu evin bizim için büyük bir hatırası vardır. Bu yüzden çok mutluyuz” ifadelerini kullandı.

 

MEHMET AKİF'İN ŞİİRLERİNİ ÇİZEREK ANLATTILAR

Esenler Belediyesi'nin, İstiklâl Marşı'nın yazarı Mehmet Akif Ersoy'un vefatının 81. yıldönümünde gerçekleştirdiği "Mehmet Akif'in Çizgisi" adlı karikatür sergisinde, Türkiye'nin önde gelen 19 karikatüristi, Akif'in şiirlerini çizgilerle anlatıyor. İstiklâl Marşı satırlarından Çanakkale'ye, Bülbül şiirinden Mahalle Kahvesi'ne kadar Akif'in birçok şiiri usta çizerlerin yorumuyla tuvale yansıdı.

Satırlarda gizlenen dünyayı bugünkü kuşaklara anlatma amacıyla yola çıkan ve aralarında Hasan Aycın, Yusuf Akgün, Halimenur Sevim, Dağıstan Çetinkaya gibi 19 çizerin yer aldığı sergide, 46 eser sergileniyor.

 

Serginin açılış programına; AK Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı, İstanbul Vali Yardımcısı Ahmet Hamdi Usta, Esenler Kaymakamı Hulusi Şahin, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Coşkun Yılmaz, Esenler Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Hasan Taşçı ile sergide eserleri yer alan karikatüristler ve sanatseverler katıldı.

 

Dünyada bir ilk

 

Programın açılış konuşmasını yapan Küratör Demirhan Kadıoğlu, "Akif'in şiirlerinden karikatür çizmek zordur. Dünyada bir ilk gerçekleştirildi bu çalışmayla. Sanatçı arkadaşlarımız satırlardan gönüllere bir yol çizdiler" dedi.

 

Yeni bir çağ yeni bir dil

 

İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Coşkun Yılmaz serginin önemine dikkat çekerek "Hayatımda ilk kez Akif'i ve Safahat'ını çizgiyle göreceğim. Bu çalışma yeni bir çağ, yeni bir dil, yeni bir anlatım modeli oluşturuyor" diye konuştu.

 

Akif'in satırlarını gönüllere işledik

 

Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, Mehmet Akif Ersoy'un kendi inancını, kahramanlarını büyütmeyi ezelden beri bilen bir şair olduğunu vurgulayarak, "Mehmet Akif Ersoy'u anmak bizler için hem vicdani hem de tarihi bir görev ve boynumuzun borcudur. Bu borcumuzu bir nebze de olsa ödeyebilmek için milli şairimizi gelecek nesillere, Asım'ın nesline daha da güzel bir şekilde anlatabilmek için Akif'in satırlarını yüreklere çizgilerle işleyelim istedik ve 19 kalem erbabı karikatür sanatçımızı bir araya getirerek, önemli bir çalışmanın altına hep birlikte imza attık" ifadelerini kullandı.

 

Engelli Karikatüristten Akif Portresi

Konuşmaların ardından protokol üyeleri serginin açılış kurdelesini kesti ve sergiyi gezdiler. Sanatseverler, eserlerin sahiplerinden hikayesini de dinlediler. Program esnasında, kolları olmayan engelli karikatürist Yusuf Akgün de Akif'in portresini ağzıyla çizdi. Akgün'ün çizimi sanatseverlerden büyük ilgi gördü.

 

Şiirler çizgiyle anlatıldı

 

İstiklal Marşı'nın yazarı, milli şair Mehmet Akif Ersoy'un vefatının 81. yılında gerçekleştirilen "Mehmet Akif'in Çizgisi" adlı karikatür sergisinde, 19 karikatürist, Akif'in şiirlerini çizgilerle anlattı. İstiklâl Marşı satırlarından Çanakkale'ye, Bülbül şiirinden Mahalle Kahvesi'ne kadar Akif'in birçok şiiri usta çizerlerin yorumuyla tuvale yansıdı.

 

Sergi, 8 Ocak'a kadar Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi'nde ziyaretçilerini ağırlayacak.

 

 

ŞEHİT OLDUĞU GÜNÜN YILDÖNÜMÜNDE ADINA KÜTÜPHANE AÇILDI

 

Geçen sene yılbaşı gecesi düzenlenen terör saldırısında şehit olan polis memuru Burak Yıldız'ı arkadaşları unutmadı. Saldırının yıldönümünde İstanbul Emniyet Müdürlüğü Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü tarafından “Polis Candır” projesi kapsamında Bağcılar Necip Fazıl Kısakürek Ortaokulu'na açılan Z kütüphanesine şehit polisin adı verildi.

 

 

Burak Yıldız'ın şehit olduğu saldırının yıldönümünde Z kütüphanenin açılışı yapıldı. Törene Bağcılar Kaymakamı Mustafa Eldivan, İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Yılmaz, İlçe Emniyet Müdürü Murat Taner, Bağcılar Belediye Başkan Yardımcısı Fethi Başaranoğlu, şehit yakınları, polis memurları ve öğrenciler katıldı.

 

Digital kitap içeriği bulunuyor

 

İçerisinde internet hizmeti olan ve dijital kitap içeriği ile zenginleştirilmiş Z kütüphane 70 metrekare alanı kapsıyor. 33 öğrencinin aynı anda kullanabileceği kütüphanede 7 bilgisayar ve bir yazıcı bulunuyor.

 

Bordo Bereliler 2: Afrin filminin çekimlerine İnegöl'de başlandı.

Özel Kuvvetlere bağlı bordo bereli askerlerin terör örgütlerine yönelik yaptıkları operasyonu konu alan ve Afrin'de başlayıp, Bursa İnegöl'de son bulan “Bordo Bereliler 2: Afrin” adlı yeni sinema filminin çekimleri Bursa'nın İnegöl ilçesinde başladı.

Yapımcılığını Erdoğan Yaprak ile Ali Ertem'in (16 Medya Film), yönetmenliğini Erhan Baytimur'un yaptığı filmin oyuncu kadrosunda bir birinde değerli isim yer alıyor.

Filmin basın toplantısı ise  Bursa Almira Hotel'de İnegöl Kaymakamı Ali Akça, İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, Bursa Büyükşehir Belediye Genel Sekreteri İsmail Yılmaz ile filmin oyuncularından Cenk Ertan, Sedat Mert,Halil İbrahim Kalaycıoğlu, Cavit Çetin Güner, Emel Dede, Ozan Güler, Oğuz Yağcı, Kübra Dilara Çelen, Engin Kuyucu, Gencer Güvercin, Mehmet Dindar, Erol Yaman'in katılımıyla gerçekleşti.

‘Şehitlik ve gazilik bu toprakların sigortasıdır'

Bursa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri İsmail Yılmaz, “Bordo Berelilier 2: Afrin” filminin Bursa İnegöl'de çekilmiş olmasından duydukları memnuniyeti dile getirirken, İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban da turizm bölgesi olarak İnegöl'ün sıklıkla isminin anılmasının yanı sıra İnegöllü bir yönetmenin burada bir sinema filmi çekmesinden ötürü Erhan Baytimur'u ve ekibini kutladığını dile getirdi.

 İnegöl Kaymakamı Ali Akça ise konuşmasına; “Bir millet için en onurlu mücadele var olma mücadelesidir.” diyerek başladı. Kısa bir tarih sunumu ile İnegöl ilçesi ve çevresi hakkında bilgi veren Akça; “Bizler bu bilinçle bazı değerleri sürekli hatırlamalıyız. Bu değerler şehitlik ve gaziliktir. Onlar bu toprakların sigortasıdır. “Bordo Bereliler Suriye” filmi ile sevgili arkadaşlar bu değerleri bize hatırlattılar. Sanıyorum ki, ikinci filmde de bu değerleri bize tekrar hatırlatacaklar. Bize de kurumları ve vatandaşları ile bu filme sahip çıkmak düşer diye konuştu.

‘Bir teröristin empati kurmasını sağlayacağız'

Birinci filmi “15 Temmuz” ruhuyla çektiklerini dile getiren filmin yönetmeni Erhan Baytimur ise ikinci filmin hikaye olarak çok farklı olduğunu, Afrin'de başlayan bir operasyonun İnegöl'de son bulmasını konu aldığını dile getirdi. Özellikle Türkiye üzerine oynanan oyunların bir tanesini işleyeceklerini dile getiren Baytimur, İnegöl'de olacak bir olayın önlenişini anlatacaklarının altını çizdi. Bu filmde farklı bir şey yapmak istediklerini dile getiren Erhan Baytimur, “Bir teröristin empati kurmasını ve teröristin empati kurarak olaylara bakmasını sağlayacağız. Biz biliyoruz neyin doğru neyin de yanlış olduğunu. Fakat bizim gibi düşünmeye ve empati kurmaya çalışması şimdiye kadar yapılmamış bir şey” dedi.