Türk vatandaşı olmayan yolcuların bir yılla sınırlı olacak şekilde en fazla 5 kilogram kendilerine ait olan standart işlenmemiş altını yurda getirmeleri için, Hazine ve Maliye Bakanlığının Türk Parasını Koruma hakkında tebliği Resmi Gazetede yayınlandı.

Türk Vatandaşlık bağı bulunmayan ve yurda giriş tarihinde 18 yaşını doldurmuş olan yolcuların beraberlerinde bir takvim yılı içerisinde en fazla 5kg ağırlığında kendilerine ait olan standart işlenmemiş altını yurda getirmeleri serbest olacak.

İlgili Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Standart işlenmemiş altına izin veriliyor.

Öncelikle şunu ifade edelim; alınmış bu kararı doğru bulmakla beraber yetersiz görüyoruz. Bu konuya ilişkin çok daha önce,  İktisat Hareketi kurucusu Prof. Dr. Mete Gündoğan ‘'her yolcuya 5 kg altın getirme serbestisi verilmeli'' şeklindeki açılaması bu karara kaynak teşkil etmesi bizim için sevindiricidir.

Çarpık borç ekonomisinin lağvedilmesi ile ilgili büyük gayretler içinde olan İktisat Hareketi kadrosu, çözüm önerilerini yaparken; artık nasıl bir süzgeçten geçiriliyorsa, yenilik adına taktim edilerek asıl hedeften maalesef yine saptırılıyor. Daha önce borçların tasfiyesi için ‘'Borçlar Bakanlığı'' önerisinde bulunan İktisat Hareketi, Borçlar Müdürlüğünün kurulduğunu görünce, süreç içerisindeki nihai kararı etkileyecek bir ağ olduğunu görüyoruz.

Bu insanalar, ya bulundukları konumu kaybetme güdüsü ile böyle davranıyorlar yada usta bir kripto sürecini işletildiğini görüyoruz.

Gelelim bu 5 kg altın meselesine…

Birincisi Türk vatandaşına yasak getiriyorsunuz. Yabancılar bu altınları getirecek diyorsunuz. Üstelik standart işlenmemiş altın olacak diyorsunuz. Bu şartlı yaklaşım, gelebilecek altın potansiyelini yüzde on bandında dahi tutmaz. Diğer devletlerde size tedbirler alacaktır.

Bu kararnamede; yurt dışında ikamet eden tüm Türk vatandaşları dâhil edilmelidir. Standart işlenmemiş altın sınırları genişletilmelidir. Yolcular; boynuna, bileklerine altın zincirlerini takıp gelebilmelidir. Bu altınların içeride standart altına dönüştürülmesi kolaydır. Konuya ilişkin yeni bir purosudur hazırlanarak, insanların bu şekilde de yurt içine dönük altın transferi yapması ağlanmalıdır.

Ayrıca, büyük turizm firmaları yeni anlaşmalarla devletin teşvik edici yönü de dâhil edilerek, turistler ödemelerini takı şeklindeki altınları ile de ödeyebilmelidir. Bunun için bürokrasinin biraz daha çalışması gerekir o kadar.

İktisat Hareketi olarak; mevcut borca dayalı sistemin içinde, öncelikle tedavüle altının ve gümüşün reel olarak girmesini öneriyoruz. Bu olmazsa olmaz. Aksi halde bizim için; ha faizci içerdeki banka düzenine kaynak teşkil etmiş bu altınlar,  ha dünyanın başka bir yerindeki banka düzenine hizmet etmiş fark etmez. Çünkü sistemin içinde hareket eden bağımlı altınların halk arasında bağımsız hale dönüştürülmesi, ticaretin bu bağımsızlığa göre yeniden yapılanması şarttır.

Bu adımların parasal sistemin değişimi için adımlar olarak görüyoruz. Asıl hedefimiz değildir. Cumhurbaşkanı kararnamesinde yolcuların 5 kg altının getirmesi mecbur kalındığı için değil, şuanda hareket alanı olduğu halde oyun kurucu olarak olması gerekiyor.

Mal paranın fiyat belirleyici olarak tedavüle girmesi, ticaretin karşılığı olarak kullanılması, kâğıt paraların oluşturduğu enflasyon safsatasını da ortadan kaldıracaktır.

Bu konuyla ilgili daha detaylı olarak aşağıdaki linkte verdiğim İktisat Hareketinin ‘'İDEAL DEVLET'' videosunu izlemenizi tavsiye ederim.

https://www.youtube.com/watch?v=VEZGeDnolJs

Selam ve dua ile…