07 Mart 2018

7 Mart'ta aslında ne oldu?

7 Mart 1924: Takrir-i Sükûn Kanunu'nun kabulü

 

‘Takriri Sükûn Kanunu' olarak şöhret bulacak Kanun, iki gün iki gece Meclis'te müzakere edildikten sonra 7 Mart 1924 tarihinde kabul edildi. Bu kanunla biri Doğu'da biri Ankara'da olmak üzere iki İstiklâl Mahkemesi kurulması ve bu mahkemelerin verdikleri idam kararlarının Meclis'in tasdiki olmadan infaz edilmesi hükme bağlanıyordu.

 

Kâzım Karabekir Paşa, isyan hareketi münasebetiyle milletin tabiî haklarını tazyike mâtuf olacak hareketlere taraftar olmadığını izah etti. Kâzım Karabekir Paşa şöyle demişti: Endişemiz böyle elâstiki, istenildiği şekle sokulabilir bir kanunla hak ve hürriyetin tahdid edilmesidir. Bu kanunun kabulü ile matbuat memleketimizde tamamıyla tahdid edilmiş olacaktır. Herhangi bir yerde siyasi taazzuvlara karşı zan ve vehimlerle icraata kalkışılacaktır. Yirminci asırda zan ve vehimle millet idare edilemez. (Cebesoy,2007:550)

 

Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasından Feridun Fikri Bey (Dersim) de söz alarak tasarıyı tenkit etmiş, Kanunun Teşkilât-ı Esasiye Kanunu'nun 70 inci maddesine muhalif olduğunu söylemişti.

 

Ne varki kanun 22 muhalife karşı 122 ile kabul edilmişti. Kanun iki seneliğine çıkarıldı ve iki kez uzatılarak 1929'da kaldırıldı. Bu kanun, hükümete, mahkeme kararı gerekmeksizin sonsuz yetkiler verdi. Hükümet her örgütü kapatabiliyor, her yayını yasaklayabiliyor ve her gazeteyi ortadan kaldırabiliyordu.

Nitekim Kanunun ardından İsmet Paşa Hükûmeti ilk icraatı olarak 6 Mart 1925'de Tevhid-i Efkâr, Son Telgraf, İstiklâl, Sebilürreşat, Aydınlık gazetelerini müddetsiz olarak kapattırmıştı. (Cebesoy,2007:556)

 

Ordu birlikleri Şeyh Said'in üzerine yürürken, kurulan İstiklâl Mahkemesi de Doğu'ya hareket eder. İstiklâl Harbi sırasında daha ziyade asker ve kanun kaçakları için kurulmuş İstiklâl Mahkemeleri bu sefer bir isyanın sorumlularını yargılamak için kurulmuşlardı.

 

Yaygın kanaate göre; Bu ayaklanma sonrası tekrar kurulan İstiklal Mahkemeleri  zamanın iktidarının bir kolu olarak çalışmış ve muhalefetin susturulmasında önemli roller oynamıştı.