Afganistan p(l)andemiyi de yendi
Afganistan’da Amerika kaybetti. Bundan sonra ne olacağına dair pek çok şey konuşulurken; dünya gündeminin ilk sırasını uzun süredir işgal eden pandemi, anlaşılan o ki Afganistan’a hiç uğramamış. Aşılama oranı çok düşük ama bu ülkemizde ve dünyada en önemli meseleyken, konu Afganistan olunca hiç kimsenin umurunda değil. Kendi vatandaşlarına aşı dayatmaları yapmaya çalışan yönetimler Afganistan’dan göçmen kabulü konusunda çok cömertler. Kabil havaalanında insanlar balık istifi bekliyor mesela ama hiçbir basın kuruluşu “corona tehlikesinden” bahsetmiyor. Hal böyleyken süreç gereği sürü bağışıklığını seçen ülkede öyle vaka, hasta falanda pek yok. Doğal bağışıklık kendiliğinden oluşmuş anlaşılan. Belki de Afgan halkının genleri özel olarak corana virüsüne karşı dirençlidir. Çiçeği burnunda Taliban yönetiminin bu konuda ne yapacağını da kimse merak etmiyor.
Ancak bu durumun çok uzun süreceğini
zannetmiyorum. Hiç kimse çıkıp “Afgan halkı sadece Amerika’yı yenmedi,
pandemi yalanını da çökertti” demeyecektir. Hükümet kurulur kurulmaz
küresel hegomanlar, DSÖ falan, Taliban’a aşı dayatmasına başlayacaklardır.
Belki uluslararası düzeyde tanınma şartlarından biride bu olacaktır.
Ben bu dayatmalara pek itibar
edilmeyeceğini düşünüyorum. Pakistan ve Afganistan halkının C IAnın sahte aşı
kampanyalarının da büyük etkisiyle aşılara güvenmediğini herkes bilir. Çin’le
daha yakın ilişkiler kurmuş gözüken Taliban, bu yakınlığı halkının sağlığı
konusunda avantaja dönüştürebilir. Çin’in Afganistan’da yapmak istediği maden
ve altyapı yatırımlarına olumlu yaklaşan Taliban, Çin’den kadim tıp bilgisini
talep edebilir. Çin’e öğrenci göndermek veya daha iyisi öğretici talep etmek
gibi. Gerçekten akapunkturdan, özel bitkilerle yapılan tedavilere, Çin tıbbı
muhtemelen virüslere karşı “tek çare aşı” yalanını çürütecek düzeyde kuvvetli
yöntemler barındırmaktadır.
Son tahlilde Afgan halkı hassas bir
dönemden geçiyor. Taliban silahlı mücadeleyi kazandı. Ancak şimdi daha zorlu
bir savaşın içine girdi. Uluslararası meşruiyeti ararken sadece sağlıkta değil,
eğitim, ekonomi, ticaret, sosyo-kültürel konularda da pek çok tavizler vermesi
istenecektir. İnşaAllah Afganistan küresel sermayenin bankalar aracılığı ile
sömürdüğü, medyanın insanları heva ve hevesleriyle uyuttuğu, ilaç ve tarım
şirketlerinin kimyasal ilaçlarla çürüttüğü, kendi tarih ve değerlerine
yabancılaşmış nesillerin yetiştiği bir dönüşümü sürdürmez.
Allah kardeş Afgan halkına maddi
manevi yeni zaferler nasip etsin. Âmin.