20 Şubat 2022

Ahilik geleneğini yeniden dirilten bir hakikat yolcusu

Öğrenmek ve öğretmekle geçen bir ömür: 

Ahilik geleneğini yeniden dirilten bir hakikat yolcusu

 

Halkın gönlüne taht kurmuş, aradan geçen asırlara rağmen halkın sevgisi ve saygısı artarak devam eden Anadolu erenlerini gezip görüp anlatmaya devam ediyoruz. Yolumuz bu sefer Gümüşhane’ye düştü. G Gümüşhane –Erzurum yolu üzerinde Tekke köyünde bulunan bir hakikat yolcusuna daha rastladık. Hasan Çagırgan Baba Türbesi. Gümüşhane-Erzurum yolu üzerinde Gümüşhane’ye 12 km uzaklıktaki Tekke Beldesindedir. 150 yıl yaşadığı tahmin edilmektedir. Gümüşhane’de kurulan ilk tekkeyi de kendisi kurmuştur. Başka bir özelliği ise ahilik geleneğini Gümüşhane ve bölgesinde yeniden canlanmasına vesile olmuştur.  İşte detaylar:

O DA HOCA AHMET YESEVİ TALEBESİDİR
Kaynakları taradığımızda Çağırgan Baba’nın da Anadolu’da bulunan birçok Horasan Erenleri gibi Hoca Ahmet Yesevi’nin tasavvuf ekolüne bağlı olduğu bilinmektedir. Hoca Ahmet Yesevi öğretisini nesilden nesile aktaran hocalardan ders alan Çağırgan Baba, tüm hayatı boyunca evrensel bir yaşam tarzını benimseyerek tüm insanlığa “önce insan” gözüyle bakmıştır. Hoca Ahmet Yesevi’nin öğrencileri arasında bulunan bugün Azerbaycan Cumhuriyetinin Başkenti eski Bakü şehrindeki türbede yatmakta olan Sultan Ebu Said Hazretleri, namı diğer Ebu’l Hayr olarak bilinen zatın öğrencisi olduğu tahmin edilmektedir. Sultan Ebu Said Tekke âdâbının ilk defa Ebû Saîd tarafından tespit edildiği kabul edilir. Onun tasavvufta kendine has bir yol açtığını, tekke inşa ettiğini, günde iki defa sofra kurduğunu söyleyen Kazvînî, bütün tasavvufî âdâbın Ebû Saîd’e nisbet edildiğini söyler (Âsârü’l-bilâd, s. 361). İşte Çağırgan Baba’da bu büyük zatın yolundan Anadolu’ya gelmiştir.
155 SENE YAŞADIĞI TAHMİN EDİLMEKTEDİR
Çağırgan Baba’nın 155 sene yaşadığı rivayet edilmektedir. Orhan Gazi’den başlayarak Sultan Fatih’in padişahlığının bir kısmına şahit olduğu rivayetleri anlatılmaktadır. Çağırgan Baba Bizzat Fatih Sultan Mehmet Han’la görüşmüş ve Sultan Fatih’in Çağırgan Baba’nın 3 (üç)gün (kimi kaynaklara göre 7 Gün)misafir olarak onun manevi ilimden faydalanmıştır.  Çağırgan Baba’nın Trabzon şehrinin manevi fetih komutanı olduğu rivayetleri bilinmektedir. Çağırgan Baba, Sultan Fatih’e  ‘Biznillah kan akıtmadan Trabzon Kalesi teslim alınacaktır. Cenabı- Allah zaferinizi daim eylesin’ der.

AHİ GELENEĞİNİ SÜRDÜREN BİR DERVİŞ
Harun Bostancı’nın, hazırladığı 197 sayfalık Yüksek Lisans tezinin sonuç kısmında da, şu değerlendirmeleri yapıyor; “İncelemiş olduğumuz Doğu Karadeniz Bölgesinde Osmanlı Döneminde kurulan Tekke ve Zaviyelere bakıldığında bölgeye yerleşen Türk dervişlerinin genel olarak Ahi oldukları görülmektedir. “

TÜRBENİN ÖZELLİĞİ
Yapı Kare plan üzerine yapılmıştır. Asıl türbe kısmı ve eklentisi olmak üzere sonradan ilave yapılarak iki kısımdan oluşmuş, dikdörtgen planını çevrilmiştir. Üzerindeki kitabeye göre H.990 Recep/ M.1582 yılında yapılmıştır. Her iki bölüm de tamamen kesme taştan yapılmıştır. Bunlardan doğuda olanı yuvarlak kemeriyle dikkat çeker. Asıl Türbe kısmının üzerinde dışa yansımış tromplar, sekiz köşeli taş piramit külah dikkati çeker.

-Kitabe ve Anlamı:

-Hâzihi mezâru’ş–şerifeti’l-merhum el-mağfur Baba Çağırgan, evliyâu’s-salikati harrarahu fi mahı Recep senete tis’ine ve tis’umie: (Burası merhum, mağfur, feryat eden Evliya Çağırgan Baba’nın şerefli mezarıdır. 990 yılının recep ayında “Temmuz 1582”onu yazdı.)

Tekke’deki Çağırgan Baba Türbesi  (III. Murad'ın (1574-1595) İran seferi sırasında gördüğü bir rüya üzerine yapıldığı ve Gümüşhane, Samsun ve Tokat'ta vakıfları bulunduğu bilinmektedir, A.g.e., s.126.) asıl mekanı kare bir plan üzerine Bayburt taşından yapılmış, sonradan batısına dikdörtgen planlı bir bö1üm daha eklenmiştir. Türbenin her iki bölümün de içinde birer sanduka yer almaktadır.
Çağırgan Baba Zâviyesi, Kelkit nahiyesine bağlı Şurut (Kabaktepe) Kö- yü’nde inşâ edilmiş olup, belki de Gümüşhane’nin ilk tekkelerinden biridir.

Kaynak:  https://muratdursuntosun.files.wordpress.com/2015/01/3kopyas.pdf

Hocası Sultan Ebu Said Hazretlerinden öğütler

- "Tasavvuf; başındaki sevdayı atmak, elindeki dünyayı dağıtmak ve vaki olanda karar kılmaktır."

- "Allah bâkî ve kâfidir. O'ndan başkası boştur. O'ndan gayri her şeyden nefsini uzak eyle!"

- "Allah Teâlâ ile kul arasında perde, yer ve gök değildir. Arş ve Kürsî de değildir. Perde, insanın benliğidir. Bu aradan kaldırılırsa Allah'a kavuşulur."

- "Zikr, Allahü teâlâyı anıp, hatırlamak, O'ndan başkasını unutmaktır."

- "Allahü teâlâdan ihlâsı, her şeyi O'nun rızâsı için yapmayı isteyiniz. İhlâsta, dünyâ ve âhirette kurtuluş vardır."

- "Vakit, iki nefes arasındadır. Biri geçti biri henüz gelmedi. O halde dün gitti, yarın nerede. Gün bugündür. Vakit keskin bir kılıçtır."

- "Kim kendini iyi zannederse o kendisini bilmiyordur."

- "Kul, Allahü teâlâ için neyi terk ederse, Allahü teâlâ ona karşılık daha hayırlısını verir."

- "Kişinin helâkı, Allahü teâlâdan başkasına gönül bağladığı şeydir."