25 Kasım 2016

Ahmaklık Konçertosu

Kalabalıkların burunlarına takılı “pavlov şartlanmalarıyla” akılları boşaltılıyor ve kimi dehlizlerde özel olarak imal edilmiş viral kanaatlerin taşıyıcısı oluyorlar. Sürekli tekrarlanan cümlelere sıkıştırılmış makul gerekçe aromalı” süzme saçmalıkları, derin bir bilgelikle ve entelektüel pırıltılarla göz kamaştırarak anlattıklarına inanan televizyoncu, doktor, hukukçu, akademisyen, bürokrat mebzul miktarda uzmanın şamatasını, aynı mimik, tonlama ve edalarla içselleştirerek tekrarlayan her yaştan, her cinsten insanın kakofonik uğultusu/böğürtüsü içinde tükeniyoruz.

“On sekiz yaşın altındaki insan çocuktur” yargısını herkes muhkem hüküm kabul etmiş görünüyor. Bu abes varsayım üzerinden, masum olana zalimlik, zalim olana masumluk boyası çalan kara büyücülerin, kördüğümlere attığı melun nefeslere fazladan rüzgâr oluyorlar.

Serpil Yeşilyurt'u ve annesini hatırlıyor musunuz örneğin? Hani yaşları 13 ve 17 arasında değişen dört sürüngen tarafından önce çalıntı bir arabayla yoldan kaldırılarak ormana kaçırılan, sonra bir taraftan tecavüz edilip bir taraftan doksandan fazla bıçak darbesiyle delik deşik edilen, boğazları kesilen, ana sınıfı öğretmeniyle, yoğun bakımdan çıkmayı son anda başararak hayatta kalan annesini!  Yaşları 13 ve 17 arasında değişen ve infiali yatıştırmak için tinerci oldukları söylenen çocuklar!  Hani “sonuçta çocuk onlar” olanlar! Hukukçular, psikolog ablalar, uzmanlar öyle söylüyorlardı! Hâlbuki idam cezası henüz yürürlükten kalkmamıştı. Yattılar, çıktılar, şimdi sokaklardalar…

Yapılmak istenilen son yasal düzenleme üzerinden ne kadar büyük bir gürültü çıkarıldı değil mi? On sekiz yaşından önce evlenmenin ne denli korkunç, trajik, vahim sonuçları varmış meğer. Ne filmlerimiz, şiirlerimiz, şarkılarımız varmış ama onlara rağmen hâlâ bilinmiyor, Ünzile kaç koyun ediyor? Hiç kimse sormuyor, 17 yaşında evlenen kadın ya da erkeğin karşılaştığı iddia edilen korkunç tabloyu” 18'ine geldiğinde ne değiştiriyor? On sekiz yaşından önce evlenmelerine “ya babaları tarafından kendinden çok büyük adamlara zorla verilirse” diye karşı çıktığınız kızları, 18 yaşında aynı akıbetten koruyacak olan nedir? On yedisinde olmayanı on sekizinde olur yapan ne tür bir değişikliktir? On sekiz yaşına girdiğinde insan bedeninde biyolojik, fizyolojik veya nöropsikiyatrik bakımdan daha önce olmayan ne tür bir gelişme vuku bulmaktadır? Ya da Serpil Yeşilyurt'a tecavüz edip öldüren haşerelerin yaptıklarından tam anlamıyla sorumlu olmamalarını ve çocuk olarak yargılanmalarını sağlayan on sekiz yaş altı olmaktaki sır nedir? Bu soruların cevabı kocaman bir hiçtir! Çünkü insan bedeni, beyni, sinir sistemi bu değişiklikleri sadece ergenlikle yaşar.

İnsan biyolojisiyle kavga eden, doğal olanı bozmaya odaklanmış  tehlikeli yasaları, alıklaştırılmış toplumlara büyük bir rahatlıkla onaylatıyorlar.

Ancak bu onaylatmanın ardında mutlaka şeytanın fark edilemeyen daha büyük bir hamlesi saklı! On beş, on altı ya da on yedi yaşında olan dolayısıyla cinsel gelişimini tamamlayan bir insan bedeniyle yirmi ve otuzlu yaşlardaki insan bedeninin ayırt edilecek bariz bir farkı yoktur.

Erkek ya da kadın, bu beden” artık karşı cins için cinsel niteliğe sahiptir. Dolayısıyla artık cinsel nitelik mesajı taşıyan on beş - on yedi yaşındaki insan bedeni ve kimliğini, zihinlerde, on sekiz yaş altı reşit olmayan çocuklar başlığı altında 1-10 yaş arası çocuklara ait ve hiçbir cinsel çağrışım taşımaması gereken beden algısıyla beraber/birlikte toplayarak eşitleyemezsiniz. Ama şeytan ve avaneleri eşitlenmesini ister.

Esas olan hudutlarla ilgili fıtri algıları akıllarda bozmaktır. Aşağıdan yukarıya doğru bir defa aşılan had ve hudutların yukarıdan aşağıya doğru aşılmasının yolları da açılmış olur. Bir “adamın” yedi yaşındaki bir kız çocuğuyla ilgili cinsellik algılaması çok korkunç ve dehşet verici bir sapmadır.

On beş/on yedi yaşındaki genç kız bedeniyle ilgili durum da tıpkı bunun gibidir dediğinizde aslında hassasiyet oranını yükseltmiyor yok ediyorsunuz; gerçek sapkınlığın vahametini tabii olanla bölüştürerek o sapkınlığa meşruiyet alanı açıyorsunuz demektir.

Cinselliği en az “parklarda çiftleşen köpekler kadar özgür” yaşamak istediklerini ve kendilerini “mutlu eden” her seçeneği hiçbir toplumsal baskıya boyun eğmeden tatma hakları olduğunu söyleyen haz havarileri, nikâhlı cinsellik talebi karşısında birdenbire manastır vaizlerine dönüşüyorlar.

Evliliğin içindeki cinselliği kaba, hayvansı ve trajik imâlara bulamaya çalışırken, erkeği cellât, kadınıysa mutlaka kurban rolüne oturtturmaya özel bir itina gösteriyorlar.

Erken yaşta evlenerek meşru alanda ve hürce temiz cinsellik yaşayan gençlerin çoğalması şeytansılara ait avlakların boşalması demek ve buna tahammül edemiyorlar.

Zira cemiyet ne kadar temiz olursa kirliler o kadar göze batacak ve hareket alanları yine o ölçüde daralacak!

Bu arada hükümete söylenmesi gereken bir iki husus var.  “Cinsel istismar suçunda mağdur ile failin evlenmesi halinde fail hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması veya cezanın ertelenmesine” diye başlayan bir düzenleme yapıyorsun.

Tertemiz insanların yine tertemiz bir nikâhla hayatlarını birleştirmelerini, taraflardan birinin on sekiz yaşın altında olması sebebiyle “cinsel istismar” olarak tanımlıyorsun. Kadını mağdur, sevdiği ve seçtiği adamı cinsel istismar faili” olarak adlandırıyorsun.

Bu dili kullanacak kadar zavallıyken, bu denli sarsakken konuşmayın, herhangi bir adım atmayın! Önce kafanızın içine kendi gönlünüze ait bir akıl ile zihin inşa edin! Kendi zihninizi kurun ki konuştuğunuzda ağzınızdan dökülenler  sizin aklınıza ve gönlünüze ait sözler olsun! Milletle düşmanlarının sesi ve sözleriyle konuşmayın! Aslan hançeresinden çıkan sırtlan çığlıklarını duymayalım.

Bu bizim ruhlarımıza yorgunluk veriyor. Sizi düşmanların şamatalarıyla sağa sola sürülürken, yaygaracıların elinde şekillenen bir oyun hamuru kıvamında görmek istemiyoruz. Aile bakanlığını baştan beri bu hazin durumunuzun en karikatürize olduğu yer yaptınız. Sizin Allah ve Millet dışında efendiniz yok, artık bunu belleyin ve unutmayın!

Müslümanlığıyla ve bu Millet'in mensubu olmakla neden iftihar etmesi gerektiğini bilen adamlar ve kadınlar dışında da kendinize  yoldaşlar edinmeyin!