30 Ocak 2017

‘Aile anayasası önemlidir’

Ülkemizin ana gündemi şu günlerde anayasa değişikliği. Bugün İstanbul Konyalılar Derneği ve Vakfında anayasayı konuştuk. Ama bu anayasa aile anayasası idi. Bu da nedir demeyin. Bu gün pür dikkat dinledik. Sonunda gördük ki, her ailenin ve şirketin bir anayasasının olması çok mühim.

Konuk, bu konuda kitap yazan Konyamızın ve ülkemizin yüz akı şirketlerinden Helvacızade Gıda İlaç Kimya San. Tic. A.Ş'nin Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Mevlüt Büyükhelvacıgil idi.

Konu başlığı ise; 'Başarılı bir gelecek için aile şirketleri, kurumsallaşma ve aile anayasası' ismini taşıyordu. İlk anda sıkıcı geçeceğini düşünseniz de ilk dakikadan son dakikaya kadar dikkatiniz taze bir şekilde dinleyebiliyorsunuz.

Mevlüt bey, başarılı bir iş adamı, yönetici olduğu gibi çok başarılı bir yazar, danışman ve akademisyen aynı zamanda. Çok sayıda üniversitede ders anlatıyor. Büyük holdinglere danışmanlık yapıyor.

Dinleyiciler arasında bugün çok sayıda şirket sahibi ve iş adamları vardı. Mevlüt Büyükhelvacıgil anlatımda müthiş başarılı. Dikkatleri dağıtmıyor. İki saat sürmesine rağmen salonda bir kişi bile eksilmedi. Programın sonunda gelen sorulardan da anlaşıldığı gibi konu ülkenin kanayan bir yarası. Özellikle aile şirketleri kardeşler, yeğenler, kuzenler arasında paylaşılamıyor. Kördüğüm olup kalıyor.

Kendi şirketleri ve ailesininde anayasasını hazırlayan ve bu konuda kitap ta yazan Dr. Mevlüt Büyükhelvacıgil bu konuda özetle şunları söylüyor.

" Her şirketin bir anayasası mutlaka olmalı. Sürekli yeni nesiller geliyor ve yeni gelen nesil nerede, nasıl görev alacak, bunların performanslarını kim değerlendirecek, evlilikler yapıldığı zaman gelecek olan gelinler ve damatlar nasıl bir rol alacak, iş hayatında bunların bir ismini koymak lazım. Çünkü koyduğunuz zaman insanlar o rota ve çizgi de devam ediyor. Ama siz böyle bir prensip koymazsanız o zaman rüzgar nereden eserse oraya gider. Aile anayasamız kitaplaşmış durumda ve Türkiye de ilk defa bir aile anayasasını kitap halinde piyasaya sunan kişiyim. Bu konuda doktora tezim var. Genelde herkes aile anayasalarını kasasında saklar, kimseye göstermez, paylaşmaz. Ama ben bunun doğru olmadığını düşünüyorum. Eğer yaptığınız çalışma birilerine fayda sağlayacaksa bunu kasaya kilitlememek lazım. Bunu o insanlarla paylaşıp, birilerine ışık tutabiliyor olmak lazım."

TİYATROLAR DESTEKLENMELİDİR

Milli Türk Talebe Birliği Genel Merkezinde çok güzel etkinlikler düzenlenmeye başlandı. Panel, seminer ve konferansların yanı sıra tiyatro ve birçok kurslar da peş peşe açılıyor. Geçtiğimiz hafta “Milli Manevi Tiyatro Mücadelemiz” konulu panel gerçekleştirildi. Panel de tiyatrocular adeta içlerini döktüler.

Milli Manevi tiyatronun emektarları katıldı. Birlik Vakfı Tiyatro Sinema komisyonu, MTTB ve Maneviyatçı Sanatçılar Derneği tarafından birlikte organize edilen panelin konuşmacıları ise, Üstün İnanç, Hüseyin Goncagül, Bünyamin Yılmaz, Yasin Çetin ve Kerem Yılmaz idi. Panelin yöneticisi İsmail Yeşilbağ , sözlerinin başında Nusret Özcan, İbrahim Hakkı Hafız ve Hasan Nail Canat'a rahmet dileyerek başta belediyeler olmak üzere diğer resmi ve gayri resmi kuruluşlarla herkesi Milli Manevi tiyatro seferberliğine desteğe çağırdı.

Panele ilgi bir hayli fazla idi. Konuşmacılar içlerini döktüler. İlgisizlikten şikayet ettiler. Belediyelerin ve resmi kurumların gerekli ilgiyi göstermediklerini üstüne basa basa vurguladılar.

Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın söylediği kültür devriminin en önemli alt yapılarından birinin tiyatro olduğunun altını önemle çizen konuşmacıların sözlerinin bazı bölümlerini sizlere aktarmak istiyorum.

İsmail Yeşilbağ: (Panel Yöneticisi) “Çok kişinin milli kabul edildiği sanat ürünlerine bakıldığında manevi unsurların olmadığını bu yüzden uzun bile olsa milli ve manevi kelimelerini yan yana kullanıyoruz. İlk yetişkin oyunumuzu rahmetli Nusret Özcan'la 1976-1977 yıllarında “Şeyh Mirza”yı sahneledik. Bosna'da savaş çıktığında “Haydin Bosnaya” oyunumu sahneye koydum. Çeçenistan'da savaş çıktığında “Şeyh Şamil”i sahneye koydum. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Başbakanken Osmanlı yılı ilan edince “Orhan Gazi” oyunumu sahneye taşıdım ama İBB kültür daire başkanlığı ve İnegöl belediyesi hariç hiçbir belediye “Orhan Gazi” oyunumu sahneletmedi. Milli manevi değerlere bağlı olan bizim belediyelerimiz ya hiç tiyatro almıyorlar ya çok ucuz almaya çalışıyorlar. Kültür bakanlığımız dört yıldır milli manevi değerlere bağlı oyunlarımıza destek vererek güçlenmemize önemli katkı sağlıyor. Ayrıca geçen yıllarda Selahaddin Eyyübi'nin hayatını anlatan Çöl Fırtınaları oyunundaki çarpıtmaları da kabul etmediğimizi belirtirken bu yılki yerli oyunları öne çıkarma hamlelerini de çok faydalı buluyoruz ve yürekten destekliyoruz.”

Üstün İnanç: “Ülkemizde tiyatrocular yabancıları örnek alıyorlar. Bütün dünyada ise tiyatro televizyon ve sinema etkisiyle geriliyor. Anadolu'muz tiyatronun doğduğu Coğrafyadır. Yine tiyatro Anadolu'dan şaha kalkacaktır. İsmail Yeşilbağ'ın bulduğu Milli Manevi tiyatro yorumu çok doğru bir tabirdir. Kendisini tebrik ediyorum. Ben MTTB'de kendimi buldum. 1967 yılında Abdülhamit oyunumu MTTB'de sahneye koyup 519 kez her türlü engellemelere rağmen oynamıştım.

Hüseyin Goncagül: “Üstad Necip Fazıl'ın izniyle onun oyunlarını MTTB'de sahneye koyduk. O zamanlar sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan arkadaşları ile Maskomyah isimli tiyatro oyununu defalarca sahneye koydular. İmam Hatipten sınıf başkanımız olan ve bulunduğu her yerde başkan olan Recep Tayyip Erdoğan çok güzel şiir okurdu. Dört sene kadar önce belediye yöneticilerinin vefasızlıkları yüzünden tiyatroyu bırakıyordum. İsmail Yeşilbağ ve bazı arkadaşlar bu kararımdan vazgeçirdiler. “

Bünyamin Yılmaz: “İsmail Yeşilbağ Milli Manevi tiyatro diyor ben kısaca milli tiyatro mücadelesi diyorum ama manevi unsurları ihmal etmemek elbette gereklidir. Rahmetli ustamız Hasan Nail Canat ile 1995 ler de başlayıp vefatına kadar birlikte tiyatro yaptık, o zamanlar şu an tiyatroyu devam ettiren damadı Birol Cürgül kardeşimizde ekibimizin en önemli elemanlarındandı. Ben gündüzleri gazetecilik akşamları da oyunculuk yapıyordum. Tiyatronun önemini bilen biliyor, bilmeyenlere anlatmak lazım. Çocuklarımızın ve gençlerimizin geleceğini kurtararak ve ülkemizin geleceğini kurtarmak için tiyatroya ve diğer sanatlara çok önem vermemiz gerekiyor.”

Yasin Çetin: “Üstad Necip Fazıl Kısakürek'in tiyatrosu ile ilgili yüksek lisans yaptım. Birlik Vakfı MTTB tiyatro kurslarında ders veriyorum. Birlik Vakfı tiyatro sinema komisyonu ve Maneviyatçı Sanatçılar Derneği başkanımız Milli Manevi tiyatro teorisinin isim babası yönetmen İsmail Yeşilbağ ağabeyimin tiyatrosunda yedi sene çalıştım. Şu an yetişkinlere ve çocuklara oyunlar sahneleyerek tiyatro mücadelemizi sürdürüyorum. Üstad Necip Fazıl'ın deyimi ile tiyatro vaaz kürsülerinin en yükseğidir. Müslümanların en zayıf noktası sanattır. Bu mücadeleye büyük destek verilmelidir.”

Kerem Yılmaz: “Muhafazakar tiyatro olmaz, muhafazakar tiyatrocu olur. Bende rahmetli Hasan Nail Canat'ın kurslarından faydalandım. Fatih İmam Hatip Lisesi öğrencisi iken okulun ve yurdun salonunda İsmail Yeşilbağ hocamız da tiyatro dersleri vermişti. Hüseyin Goncagül ve Üstün İnanç hocalarımla her karşılaştığımda heyecanlanmaktayım. On yılı aşkın süredir 1001 sanat genel sanat yönetmeni olarak senede ortalama dört yetişkin oyununu ekiplerimle birlikte sahneliyorum. Tiyatrolar desteklenmeli ve yaşatılmalıdır. ”

CRR'DE GÜZEL ETKİNLİKLER OLUYOR

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Kültür Daire Başkanlığı Kültürel Etkinlikler Müdürlüğü'ne bağlı olarak hizmet veren Cemil Reşit Rey Konser Salonu (CRR) de bir birinden önemli etkinliklerin altına imzalar atılıyor.

Türk müziğinin çınarları sahne ile buluşturulurken bir taraftan da, yine Türk müziğine emek veren kıymetli şahsiyetler doğum ve ölüm yıl dönümlerinde hatırlamaya ve anmaya devam ediliyor.

Geçtiğimiz hafta Muzaffer Sarısözen ve Kazancı Bedih anıldı. Bu dev isimlerin türküleri çınladı salonda. İlgi o kadar fazla ki izleyiciler çoğunlukla ayakta kalıyorlar.

CRR'yi takipte tutun. İnanın çok ama çok güzel etkinlikler oluyor. Emeği geçen herkese teşekkürler.