09 Nisan 2019

Aşıya karşıyım, çünkü ben bir anneyim!... (2)

Almanya  doğumluyum, orada yaşadım ve kursağımdan domuz geçmemişken, siz benim vatanımda  benim evladıma domuz zerk edilmesine göz yumdunuz ve bunu benden sakladınız!

Derin bir sessizlik ve nezaket temennileri ile kapatılan telefon sonrası ben kalakaldım öylece..

Tabi yaşananlar gözümün önüne geldi, mesela kızımın tavana bakması, parmak ucunda yürümesi ama bahaneler hazırdı tabiki herkes için! Resmen uyumuşum, horul horul uyumuşum. Evladımın hakkına girdim, nasıl veririm bunun hesabını? Nasıl kurtulurum bu yükten?

Sömestr ve yaz tatillerinde Almanya'ya gittiğimde kontrol için uğradığım Alman bir KBB doktorum vardı. Ailede  herkes ona gider, güvenilir, kibar, anlayışlı ve çok güleryüzlüdür kendisi. 

Birgün kulak ağrısıyla gittim, kulağıma bakması lazım ve kibar bir şekilde bana “acaba biraz eşarbını gevşetebilir misin kulağına bakabilmem için?” dedi, arkasını döndü.

Muayene etti ve çıkarken bir reçete verdi yardımcılarından biri. Teşekkür edip çıkmak üzereydim ki doktorum geldi;

“Rumeysa ne yazılıysa onu al. Farklı ilaçlar da var ama sen bu yazılan dışında bir ilacı sakın alma, sadece bu yazdığım bitki özlerinden elde edildi. Diğerlerinin çoğunda domuz jelatini var. Sen Müslümansın size haram.”

O bizim doktorumuzdu, ona  güveniyorduk. Ne yazsa alırdım yani söylemese bilmezdim ve eczanede o kalmadı bunu verelim aynısı zaten dense alırdım galiba. Evet kesin alırdım.

Ama o beni uyardı. Bana göre  beni “korudu.”

Ya benim evlâdım? Kimse korumadı kızımı. Aşı  yaptırmama hakkımızın olduğunu bile bilmiyordum ki. O gün dönüm noktam oldu. Çok değerli insanlarla görüşme imkanım oldu ve hepsiyle aynı gün görüşebildim.

İlk önce Londra'da yaşayan Hasan abiye ulaştım yaşadıklarımı, okuduklarımı ve sağlık bakanlığı ile yaptığım görüşmeyi anlattım. Beni dinledi destekledi ve o zaman daha edinmediğim birçok bilgi verdi. Sağolsun ve en önemlisi beni birine yönlendirdi. Yönlendirdiği kişiyi buldum ve aşılarla ilgili görüşmek istediğimi belirterek numaramı yazdım ama ya dönmezse diye de içim içimi yiyordu.

Dokuz civarı haber beklediğim kişiden mesaj aldım, beni arayacağını yazmıştı. Allah'ım şükürler olsun!

Sözünü tuttu ve beni aradı. Olanı biteni kısaca anlattım kimler tarafından tavsiye edildiğini belirttim. Çok korkuyordum, çok heyecanlıydım saçmalamış bile olabilirdim ama o beni can kulağıyla dinledi ve söyledikleri biraz daha açtı  gözümü. Evlatlarına aşı yaptırmamış, bu yüzden de mahkemeye verilmiş ve davayı kazanmıştı.

Demek ki aşı zorunlu değildi ama neden bilmiyordum?

Cevabı çok basit, sorgulamamıştım! Hatta doğumda yapılan aşılardan bile haberim yoktu o kadar kör ve sorumsuzmuşum..