Bebek mamalarında riskli nanopartiküller bulundu

Arizona State Üniversitesi tarafından 7 mama üzerinde gerçekleştirilen testlerde, Nestle NAN HA 1 ve Nature's Way Kids Smart 1 ‘ da sağlık için zararlı olma potansiyeli taşıyan iğne şeklinde hidroksiapatit nanopartikülleri bulundu.

Diğer mamalardan Heinz Nurture Original 1' de dikdörtgen şeklinde nano hidroksiapatit, Aptamil Profutura 1 and Blackmores Newborn Formula' da kalsit nanopartikülleri tespit edildi; bunların emniyetleri hakkında yeterli bilgi yok.

Testlerde sadece Karicare Plus 1 and A2 Platinum 1‘ de nanopartikül çıkmadı.

Hidroksiapatitin emniyeti şüpheli

Hidroksiapatit kemik ve dişlere sertliklerini sağlayan kalsiyumdan zengin bir mineraldir ve besin desteği olarak da alınabilir, dolayısıyla da mamalarda bulunmasında bir sakınca olmayacağı düşünülebilir.

Gel gelelim bu mineralin iğne biçimi ve nanopartikül boyutlarında olmasının emniyetli olup olmadığı belli değildir.

SCCS (European Union's Scientific Committee on Consumer Safety) tarafından yapılan araştırmada diş macunu ve benzeri ağzı bakım ürünlerinde toksik potansiyelleri olduğu için iğne şeklindeki hidroksiapatit nanopartiküllerinin kullanılmaması istenmişti ve bunların tamamen sentetik oldukları bildirilmişti.

Avrupa ülkeleri bu rapora dayanarak diş macunlarında bulunan ve tehlikeli olma potansiyeli yüksek olan bu maddenin çıkarılmasını tartışıyorlar.

Nanopartiküller risklidir

Australian National Üniversite' sinden Prof. T. Faunce ise “Nanopartiküllerin hiçbir riskleri olmadığını söylemek doğru olmaz” görüşünü savunuyor ve “Mide asidi bunların çoğunu parçalayabilir ama dişetinden emilimleri konusunda şüpheler vardır” diyor.

Nanopartikülleri zararlı bulmayanlar da var

Avustralya' daki tüm bebek mamaları Food Standards Code' a uymak zorunda olup sadece müsaade edilen katkı maddeleri ve besin destekleri ihtiva edebilir.

Food Standards Australia and New Zealand (FSANZ) ise SCCS' nin çalışmasını oral kozmetik ürünlerle ilgili yetersiz verilere dayandığı gerekçesiyle mühimsemiyor ve bir gıdanın katkı çizelgesinde bulunmayan bir maddenin mutlaka zararlı olduğu anlamına gelmemesi gerektiğini söylüyor:

“Nano veya başka boyutlardaki partiküller gıda işleme tekniklerinin bir sonucu olarak istenmeden bulunabilir”.

Oysa FSANZ, geçen sene nano boyutlardaki hidroksiapatit, titanyum dioksit ve silikon dioksitin gıda katkı maddesi olarak kabul edilmediğini ve mamalarda bulunmayacağını bildirmiş ancak bu bilgiyi daha sonra sitesinden kaldırmıştı.

FSANZ, bununla ilgili soruları cevaplamadığı gibi kanaatinde bir değişiklik olup olmadığını da açıklamıyor.

 

Toksikoloji profesörü Andrew Bartholomaeus “Hidroksiapatit kristallerinin midede eriyecekleri için boyut ve şekillerinin önemli olmadığını, mideden emilenlerin ise vücutta işleneceğini” söylüyor ve ekliyor:

“İki yüzeyin birbirine sürtünmesiyle de nanopartiküller oluşabilir. Anne sütü de dondurma da nano gıdalardır.”

Üreticiler ne diyor?

Nanoteknoloji, son senelerde endüstri tarafından gıdaların kıvam ve lezzetlerini artırmak raf ömürlerini uzatmak için giderek yaygın şekilde kullanılıyor.

Nestle ve PharmaCare ise nano teknoloji kullanmadıklarını vurgulayarak mamalarının kaliteleri ve üretim teknolojilerinin arkasında olduklarını açıklıyorlar.

Gelelim neticeye

Mamalar adeta maden ocağı gibi.

Daha önce mamalarda otizmle de ilişkilendirilen kurşun bulunduğu bildirilmişti.

Diş macunlarındaki varlıkları bile tartışılan bu nanopartiküllerin bağışıklık sistemleri henüz gelişmemiş olduğu için birçok hastalığa yakalanma riskleri çok yüksek olan bebeklerin mamasında bulunması elbette doğru olamaz.

Bebekler mümkün olabildiği kadar uzun süre anne sütüyle beslenmeli, hazır mama ile değil evde yapılan mamalar yedirilmelidir.

Eskiden hazır mama mı vardı?