21 Mart 2017

Bürokrasi nasıl hizaya sokulur?

Bürokrasiye dair edilen kelamları şahıslarla ilişkilendirilmek ya da toptancı bir bakışla reddetmek sorunla mücadeleyi sekteye uğratacak bir yaklaşımdır.

Bu en başta bizi bürokrasinin adeta canlı bir organizma gibi çalıştığı gerçeğini göz ardı etmeye iter çünkü. Oysa bürokrasi kendine öz karakter ve davranışlar zinciri geliştirebilen dinamik bir yapıdır. Ve sahip olunan her karakter de ırk, din, dil, siyasi görüş, cinsiyet fark etmeksizin bir başka bedene sıçramaya meyillidir.

Türkiye gibi hâlâ bürokrasinin hükmünün sürdüğü ülkelerin bürokrasi ile olan meselesinin çözülememesi öncelikle bu gerçeğin sürekli es geçilmesinden kaynaklanır.

Bürokratların kendilerinin ‘kalıcı' siyasetçiler ve diğer her kesimin ‘geçici' olmalarına inanmaları ortak karakterlerinden beslenir.

İdealist birtakım düşüncelerle devlete memur olanların dahi bir zaman sonra kendilerini devletin sahibi sanması ya da devlet mekanizmasını kesintisiz ve sorunsuz sürdürecek noktaları tutanların gelişmeye ve değişmeye direnen yapıya dönüşmesi de.

Bürokrasi, varlığının devamını diğer bütün bekaların önünde görecek şekilde kurgulamıştır kendisini. O yüzden alıştıkları sistemi ellerinden alacak her şeye karşı otomatikman direnirler. Kendi sistemsel bekalarını korumak için her türden karaktere bürünebilmeleri de bundandır.

FETÖ gibi cehennemi bir örgütlenmenin devletin her kademesinde yer bulabilmesinin nedeni de bürokrasi kurumuna dair karakter analizinin yapılamamış olmasından kaynaklanmıştır zaten.

Bu analizi kısmen yapmış olanların başarısızlığı ise yapıyı sağlıklı bir şekilde kurumsallaştırıp profesyonel bir memur sistemine dönüştürecek güçlerinin, inançlarının ve isteklerinin olmamasındandır.

Teşhisi koyamayan ve kararlı bir tedavi sürecini başlatamayan siyasetçiler bu yüzden her seferinde bürokratların oyununa gelip yenilmişlerdir.

Siyaset kurumu, klasik bürokratik karakterlerden uzak, reformlara odaklı, gerekli ehliyet ve liyakatle donanmış bir ekip oluşturmak yerine sadakat ölçüsüne meylettiğinde de kaybeder. Çünkü klasik bürokrasi için siyasetçiyi şekillendiren hiçbir farklılığın önemi yoktur. Kendi içlerinde çekişme yaşasalar da varlıklarını borçlu oldukları yapıya karşı yapılan her müdahalede birleşebilirler.

Kadrosunu oluşturduğunu düşünen siyasetçi bunun bürokratik oligarşinin fıtratında olduğunu bilmez. Nankörlük olarak tarif ettiği durumun bürokrasinin kurallarına bağlılığın gereğidir oysa.

Peki, klasik bürokrasi illetinden bir devlet kurtulabilir mi?

Uzun ve meşakkatli yöntemler zinciri ısrarla ve kararlılıkla uygulanabilirse evet.

Bunun için her bir yapı daha işin başında ehliyet ve liyakatin önemine gönülden inanan ve bunu  sorgulamayan bir anlayışla kurgulanmalıdır öncelikle. 

Devlet memuru ve siyasetçi ilişkisi menfaat ve beklenti kadar ego ve komplekslerin palazlanmasına müsaade etmeyen bir temel üzerinde yükselmelidir.

Her daim bürokrasi eşittir devlet söylem ve tavırları terk edilmelidir. Onların devlete sahip değil millete memur oldukları gerçeği her durum ve koşulda hatırlatılmalıdır.

Bürokrasi ile siyasetçi ilişkisi yaranmak, korumak, hata kapatmak, sürekli devletle ilişkilendirmek gibi tavırlardan temizlenmelidir.

Bürokratların emrindeki memurlarla memuru oldukları vatandaşlar arasındaki ilişkinin kibri besleyen duygusuzluktan ve suratsızlıktan uzak olması sağlanmalıdır.

Bir de sürekli ve düzenli memur alımı yapılmasından vazgeçilmeli, halkın böyle bir beklenti içine girmesine son verilmelidir.

Öte yandan zamanı bilen, dünyayı tanıyan, fikrini savunabilen, özgür, özgün ve hızlı insanlara imkân tanınmalıdır.

Hızla değişip, dönüşen bir dünyada varlığının vatandaşların daha huzurlu, mutlu, refah bir hayat yaşamasına katkı sunmak olduğuna inanan memurluğun önü açılmalıdır.

Klasik bürokratı siyasetçinin ardında kurnaz bir emir eri konumuna sokan kadro, makam, ikramiye, tazminat gibi maddiyata bağımlılığı güçlendiren kavramlardan uzak ekipler oluşturulmalıdır.

Bunlar istendiğinde atılabilecek basit adımlardan bazılarıdır. Kararlılıkla uygulanırlarsa klasik bürokrasinin problemlerini törpüleyip sağlıklı bir memuriyet anlayışının kurumsallaşmasını sağlayabilirler.