CHP ve Kemalizm millî varlığımıza vurulan zincirdir
Edremit ilçesinde CHP’li Belediye ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Şubesince Edremit’in düşman işgalinden kurtuluş yıl dönümünde yapılan gösteride bir kadın önce siyah çarşafla örtülüp zincire bağlanır, sonra zincire vurulmuş çarşaflı kadının etrafında dönen efe kıyafetli erkekler kadını zincirlerinden ve çarşafından kurtarırlar. Ortaya seküler kıyafetiyle “asrî” yâni dekolte bir kadın çıkar. CHP ve yandaşı Atatürkçü derneklerden başka ne beklenirdi? CHP ilk günden bu yana böyledir.
DEĞİŞMEZ
KÖTÜ HUYLARI VARDIR CHP’NİN
Tehlike geçmediği için daha önce yazdıklarımızı bir daha
yazalım. Değişmez kötü huyları vardır
Chp’nin. Üstünden su aksa elli sene CHP temizlenmez. Müslüman Türk milletinin
ve kadınının şahsına yapılan hakaret dolu bu şenî gösteriyle verilen mesaj
şudur: Kemalist, yâni Atatürkçü Cumhuriyetin kıyafet devrimi ihlâl ediliyor.
Örümcekli kafaya sahip tesettürlü mürteci kitle Türkiye’ye hâkim
olmaktadır. Kemalist, çağdaş ve laik Türkiye yeniden Ortaçağ karanlığına
götürülüyor…
Bu iğrenç hâdiseden dolayı daha önce söylediklerimizi bir daha
söyleyelim. CHP’nin Cemaziyelevveli karanlık. Altıokçuluk ve Atatürkçülük
idrakimize vurulan bir zincirdir. Lâdinî ve pozitivist bir mağaradır. Millet ve
devlet kimliğimizi bu mağaranın kavramlarıyla anlamaya çalışanlar Atatürkçülük
ve CHP zinciriyle zincirlenmiş ideolojik kölelerdir.
BEYİNLERİNDEN
KEMALİZM’E ZİNCİRLENMİŞ GÜRUH
Beyinlerinden Kemalizm’e zincirlenmiş bu güruha göre CHP Çağdaş ve
muasır Türkiye Cumhuriyetinin temelidir. Millet karşıtı bu partiye göre “Devlet idaresi câhil ve gerici halkın
tercihlerine bırakılamayacak kadar ciddi bir iştir.” Oysa CHP demek, kıtlık, karne, yokluk, baskı,
zulüm, îmamsızlık, ezansızlık demektir. Cebren ve hile ile iktidar olduğu yıllarda
ezan, hac ve Kur’ân eğitimi yasaklanmış, câmilerin bir kısmı yıktırılıp,
bazıları kiraya verilmiş ve CHP binası olarak kullanılmış.
‘CHP AHLÂKLA MÜCADELE PARTİSİDİR’
Gazetelere “Dinden bahsetmeyin?”
şeklinde tâlimat gönderen CHP’nin 1934 yılında mekteplerde okuttuğu “Tarih II” adlı ders kitabında “Muhammed'in
düşüncelerinin toplu olduğu kitaba Kur’ân denir?” tarzında dîni inkâr fikrini
aşılamaya çalıştığını en az iki kuşak biliyor. Necip Fâzıl’a
göre “CHP âdeta ahlâk ile mücadele partisidir. CHP bir parti değil, Türk’e
dinini, dilini ve özünü kaybettirmeye memur, bir katliam partisidir” (Rapor-10,
s. 47) “C.H.P. bir parti değildir; Haçlı
dünyasıyla anlaşmış olarak Türkün ruh kökünü kurutmaya memur bir ocaktır.” (Çerçeve
4)
CHP: ‘DİNÎ HAYATTA ARTMA VAR, TEDBİR ALINMASI
GEREK’
1930’lı yıllarda CHP’nin iki
numaralı zorbası Recep Peker bir tamim çıkararak Müslümanların dinî hayatında
artma olduğunu, bu faaliyetlere karşı tedbir alınması gerektiğini belirtir:
“Geçen Ramazan ve bayramda Arapça ezan okumak, sâlâ vermek, tekbir almak… gibi
geri hareketlerin geçen senelere nispetle daha çok olduğu… anlaşılmıştır. 6
Haziran 935 tarihli ve 510 numaralı genelge ile de bildirdiğim gibi yurtta
inkılâbı ve ileri gidişi koruma ve yayma ödevini üstüne alan, bu gibi devrim ve
durumu müteessir edecek geri hareketlere karşı çok yakından ilgili ve duygulu
olması icap eden partimizin bu hareketlere karşı duygulu bulunarak, hükümetle
el ve işbirliği yapmalarını, alacakları haberleri vakit geçmeden hükümete
bildirmelerini bu vesile ile bir kere daha tekrarlamayı değerli bulurum” (Cemil
Koçak, Tek Parti Döneminde Muhalif Sesler).
Recep Peker ki, “Gerçek kutsalın
din değil Cumhuriyet inkilâbı olduğunu, laiklik politikasının temelinin dinden
bahsetmemenin oluşturduğunu, Atatürk’ün Büyük Nutuk’unun Türk’ün yeni mukaddes
kitabı, Halkevleri’nin de bu inancın mabedleri olduğunu” söyleyen pozitivist
bir zorbadır.
‘İSLÂMİYET DENİNCE AKLIMA ÇORAP KOKUSU GELİR’
“İslâmiyet denince aklıma çorap
kokusu gelir.” Bir Hıristiyan’ın dahi kolayca söyleyemeyeceği bu alçakça sözün
sahibi, M. Kemal’in yakın arkadaşlarından ve uzun müddet milletvekilliği
yaptığı Chp`nin ideologlarından Falih Rıfkı Atay’dır.
CHP’Lİ SEVÜK: ‘BEŞ VAKİT NAMAZ YOKTUR’
Zulüm yılları olan Tek Parti
Dönemi’nde hem Chp milletvekilliği, hem Atatürkçü rejimin gazetesi
Cumhuriyet`te yazarlık yapan İsmail Habib Sevük’e ait şu cümleler pozitivist
Chp’nin zihniyet genini gösteriyor: “Namaz Mekke devrinde yoktur. Mekke
âyetlerinde ibadetten müphem bahsedilirdi, bu da sırf Muhammed’e tevcih
edilmişti. Müminlere değil. Namaz müminlere Medine`de teşmil edildi. O da üç
vakitte; fecirde, grupta, geceleyin. Beş vakit namaz Muhammed İslâmlığında
katiyen yoktur.”
CHP’YE GÖRE ‘İSLÂM ONDÖRT ASIRLIK SAKAT İNANÇTIR’
“Devlet idaresindeki kaba
sofuların elindeki dine kutsallık tanımak, bana göre Afrika zencilerinin çömlek
ve taş parçalarına tapmalarından fazla bir anlam ifade etmez. Birinci olayla
ikinci olay arasındaki fark, ilki kuruntuya dayanan bir inanç, ikincisi de bir
toprak parçasına güvenmekten ibarettir. Türk medenî Kanunu yürürlüğe girdiği
gün, milletimiz on dört asırdır kendini çeviren sakat ve karışık inançlardan
kurtulmuş olacaktır” sözlerini Kemalist Cumhuriyet’in vesayetindeki sözde
Millet Meclisi’nin kürsüsünden defalarca dillendiren meşhur(!) zorbalardan
Chp`li Adalet Bakanı Mahmut Esat Bozkurt’tur.
Ladinî anayasanın tepeden inme
yapıldığı 1930’lı yıllarda, “Teşkilât-ı Esâsiyemizde din apaçık yazılmalıdır”
diyen Bozkurt, Chp’li Tevfik Rüştü Aras’ın, “Hangi kanaati haykıracak, hangi
dini yazdıracaksın? Hıristiyanlığı mı?” sorusuna “Evet Hıristiyanlığı… Çünkü
İslâmlık terakkiye mânidir. Bu dinle yürünmez, mahvoluruz ve bize de kimse
ehemmiyet vermez” diyor.
‘ARTIK ÂYET VE HADİS SAYMAKTA MÂNA YOK’
Devrin CHP milletvekillerinden
Mehmet Şeref, Chp’nin vesayetine alınan Meclis kürsüsünde “Laik Medenî Kanun”
başlığında İslâm’ı kötülüyor, “İslâm`ın çöktüğünü” anlatıyordu: “Yıkılan ve
ebediyen çöken Arap-Acem dinî ve tasavvufî tahakkümdür. Giden, kaynağı dinî ve
ilâhî olan hukuktur. Artık, karşısındakini ilzam için ‘âyet ve hadis’ saymakta
mânâ yok...”
CHP’Lİ CELAL NURİ İLERİ: ‘İSLÂM’LA
MAHVOLURUZ…’
“İnsan hayvandan ayrılınca bir
nevi maymun ailesiydi. İlk atalarımız şüphesiz ormanların içinde sürü hâlinde
serseriyâne dolaşıyorlardı. (…) İslâm’la mahvoluruz” diyen, Yunan medeniyetine
geçilmesini savunan ve Chp’den beş dönem milletvekili olan müfrit Kemalist
Batıcı Celal Nuri İleri’nin adı geçen partideki tesirlerinin bugün devam
etmediğini söyleyebilir miyiz?
CHP’Lİ İLAHİYATÇI GÜNALTAY: ‘ÂYETLER BİZİ
ALÂKADAR ETMEZ’
“Bu milletin kafasından din
fikrini sökmek için bize daha otuz sene lâzım. Komünizm ve din zehirlerinin
tesirine karşı demokrasiye aykırı sayılabilecek kanunlar var. Ancak bunların
zarurî bir tedbir olarak yaşaması lâzım. Şeriat kaidelerinin mahiyeti o zamanki
mahallî şartların icabının yerine getirilmesinden ibarettir. Bu kaideler bin küsur
yıl sonra başka muhit şartları içinde yaşayan milletlerin hayatına esas olamaz.
Peygamberin Medine’de koyduğu âyetler devletçiliğe aittir, bizi alâkadar etmez”
sözleri kime ait olabilir?
Pozitivizm kokan bu ifadeler, Tek
Parti Dönemi Chp devletinin İstanbul İl Başkanlığını, milletvekilliğini ve
Başbakanlığını yapan sözde Dinler Tarihi ve İslâm Felsefesi okutan
Şemsettin Günaltay’ındır.
CHP’ Lİ KILIÇZÂDE HAKKI: ‘ALLAH, GERÇEKTE YOK’
Azılı materyalist ve Chp’li Celal
Nuri İleri’nin İleri gazetesinde yazı yazan, Chp’den milletvekili olan
Kılıçzâde Hakkı’nın, Hz. Peygamberimiz (s.a.v.)’e ettiği alçakça hakaretleri
milletimiz kıyamete kadar unutmayacaktır:
“Onun Allah’ı sadece zor zamanların kurtarıcısıydı, üstelik ‘sanı’ydı
da. Allah’ın varlığına iman etmek, o gerçekte var olduğu için değil, bizim
sıkıntı içinde olduğumuz zamanlarda moralimiz yükseltmek için gereklidir.”
AZILI CHP’Lİ VEDAT NEDİM TÖR: ‘DİNÎ NEŞRİYATA
TARAFTAR DEĞİLİZ’
CHP’nin ideologlarından ve devrin
Matbuat Umum Müdürü Vedat Nedim Tör, Yakup Kadri Karaosmanoğlu ve Şevket
Süreyya Aydemir`le birlikte partisine uygun tamimler çıkaran lâ-İslâmî bir
aşırı solcudur. Onun tamimlerinden birkaç satır, Chp’nin nasıl bir zihniyet
genine sahip olduğunu göstermeye yeter: “Biz her ne şekil ve sûrette olursa
olsun memleket dâhilinde dinî neşriyat yapılarak dinî bir atmosfer
yaratılmasına ve gençlik için dinî bir zihniyet fideliği vücuda getirilmesine
taraftar değiliz.”
PEYGAMBERİMİZE ‘MEKKELİ YOBAZ’ DİYEN CHP’Lİ
Altı dönem Chp’den
milletvekilliği yapan ve Türkiye’ye hıristiyan Avrupa’dan damızlık erkek
getirilmesini teklif eden azılı dinsiz Abdullah Cevdet ‘in İslâm’a yüzlerce
hakaretlerinden biri olan, Hz. Peygamberimiz (s.av.)’e “Mekkeli Yobaz” dediğini
unutmamalı bu millet.
CHP’Lİ
BAŞKAN: ‘ATATÜRK VARKEN PEYGAMBERE NE GEREK VAR’
Chp Denizli İl Başkanı’nın
“Atatürk gibi bir lider varken peygamber gibi lider bekliyorlar, Atatürk varken
peygambere ne gerek var” sözü Altı Ok Cumhuriyet genlerinin sürdüğünün açık
işâretidir. (1 Mayıs 2008 gazeteleri)
CHP’li Ali Topuz’un: “İslâm
kültürü asla bizim öz kültürümüz değildir. Türkiye Cumhuriyetinin kültürel
değerleri Türklük temellerine kuruludur. Bu da Anadolu kültürüdür…” düşüncesi Chp’de elan devam ediyor.” (24.12.2003
gazeteleri)
‘BAŞÖRTÜSÜNÜ SÜMERLERDE FAHİŞELER TAKARDI’
“Başörtüsünü Sümerlerde fahişeler
takardı. Örtünmek kadını aşağılayan, eşitsizleştiren bir olgudur. Başörtülü
kadınlar atın örtülerinizi özgürleşin?” diyen Chp mebusu Canan Arıtman’ın
şenaat kokan sözleri Müslüman Türkiye’ye yapılmış en ağır hakaretlerden sadece
biridir (19 Ocak 2008 gazeteleri).
‘MUHAMMED İSMİNDEN HOŞLANMADIĞINI’ SÖYLEYEN
CHP’Lİ
“Muhammed isminden ve Kur’an’ın
kurallarından hoşlanmadığını” söyleyen Kemalist Chp yandaşı “Çağdaş Yaşamcı”
Saylan’ın, “Çocuklarımızın sıra üstünde namaz kılmasını değil, bale yapmasını
istiyoruz ve türbanlı öğrenci üniversitede okuyamaz” sözlerini bu ülkede
hâlâ dillendiren Chp’nin zararlı genleri devam ediyor.
‘BAŞÖRTÜLÜLERİN YANIMIZDAN GEÇİŞLERİNİ
HAZMEDEMİYORUM’
Chp yanlısı Kemalist Üniversiteli
Kadınlar Derneği'nin düzenlediği “Önder Kadınlarımız” toplantısındaki
konuşmalar Chp geninin değişmediğini gösteriyor: “Ezan!.. Hadi, ezan.. Ama, bir
de 11 civarında Kur’an okumaya başlıyorlar... Ve her gün... Türban için
başa bağlanan... O, Kur’an’da adı geçmeyen baş sargısı için beyaz çarşaf
giyiyor ve ortaya çıkıyorlar. Bu ne utanmazlıktır arkadaşlar, çok üzüldüm... O,
kafalarına pırıl pırıl saten başörtülerini takınıp, başlarını dik bir şekilde
yanımızdan geçişlerini hazmedemiyorum” (19 Nisan 2008 gazeteleri).
90 YILDIR MÜSLÜMANLARA SATAŞAN CHP İFLAH OLUR
MU?
Chp’li mebusların, kamu
görevlilerine başörtüsü serbestliği sağlayan kanunun iptal edilmesi için
Danıştay’a başvurması, Chp’li atalarından sürüp gelen genlerini muhafaza
ettiklerini gösteriyor ve İslâmî değerlere düşmanlıkları ideolojik ırsîyet
olarak devam ediyor. Sizce doksan yıldır işi gücü Müslümanlara sataşmak olan
Chp iflah olur mu?
(ilbeyali@hotmail.com)