VF kat sol
VF kat sağ

06 Eylül 2018

Çocuklarda okul kaygısı ve birkaç öneri

Mevsimlerden sonbahar ve yine güzel bir Eylül ayındayız. Şairler hüzün ayı deseler de Eylül, aynı zamanda yeni başlangıçların ve büyük mutlulukların da zamanı. Benim, sizin ve onların okula başladığında, yine bir Eylül ayından gün sayıyordu takvimler.

 

Milyonlarca çocuğu ve anne babalarını okul telaşı sarmış durumda. Çarşıda, pazarda, alışveriş merkezlerinde bu tatlı telaş şimdiden yaşanmaya başladı bile. Anne babalar için, çocuklarının okula başlaması elbette çok güzel. Fakat bu süreçte bazı zorluklarda yaşanmıyor değil.

 

Okul kaygısı, özellikle anaokulu veya anasınıfına gidecek ve birinci sınıfa başlayacak olan çocuklarda daha fazla görülebilir. Bu duruma çocukların nazarından bakabilirsek aslında haksız da sayılmazlar.

 

Anne babasından, evinden, oyuncaklarından, alışkanlıklarından uzaklaşmak, çocuklar için kolay olmasa gerek.

 

Anne babaların tavırları ve küçük bazı dokunuşları bu zorlu süreci her iki taraf için de daha kolay ve çekilir hale getirebilir. Peki okul kaygısını azaltmak için anne babalar neler yapabilirler?

 

Okul kaygısını azaltma da ilk yapmamız gereken çocuklarımızı anlamaya çalışmak olmalı.

 

Anne babalar olarak iyi birer dinleyici olmak zorundayız. Çocuğumuzun okula ve öğretmene dair sorularına mantıklı ve gerçekçi cevaplar vermemiz gerekir. Lütfen çocuğa vereceğiniz cevaplar, onları geçiştirmek için verilen sahte cevaplar olmasın!

 

Çocuklarla, mantıklı bir şekilde konuşmak ve bunun doğal bir süreç olduğunu, herkesin günü geldiğinde okullu olduğunu çocuğa anlatmak gerekir. Hatta elinizde kendi öğrencilik yıllarınızdan kalma fotoğraflarınız varsa bunları çocuklarınıza gösterebilirsiniz.

 

Bu süreçte anne babalar ortak ve olumlu bir dil kullanmalı, birbiriyle tutarlı, kararlı ve sabırlı olmalıdır.

 

Okulun güvenli bir yer olduğu, okulda yeni arkadaşlarının ve öğretmenlerinin olacağı günün tamamında değil az bir diliminde okulda kalacağı sonrasında yine evinde, odasında ve anne babasının yanında olacağı çocuğa anlatılmalı.

 

Çocuğun eğitim alacağı okul aile üyeleriyle birlikte ziyaret edilerek, çocuğun okulunu ve öğretmenini tanıması sağlanabilir. Böylelikle kafasındaki çok sayıda sorunun cevabını da vermiş olursunuz.

 

Okul alışverişi çocukla birlikte yapılarak, çocuğun okula karşı olumlu bir motivasyona sahip olması sağlanabilir. Tabi ki bu alışveriş sırasında çocuğun seçimlerine ve isteklerine de önem vermek gerekir. Her şeyin iyisini biz büyükler bilmeyelim artık, bırakalım ayakkabısını, çantasını, boya setini çocuklar seçsin.

 

Okulun ilk günü yine aile üyeleriyle birlikte okula gidilebilir fakat çocuğu sınıfına yerleştirdikten sonra sınıftan ayrılmak gerekir.

 

Sonuç olarak okul kaygısı çocuklar için olağan bir durum. Bazı çocuklarda kaygı düzeyi biraz daha yüksek olacak. Daha önce okul öncesi eğitim almış olan çocuklar bu kaygıyı çok az belki de hiç yaşamayacaklar. Çünkü okul öncesi eğitimin en büyük faydalarından biri de çocuğu temel eğitime hazırlamasıdır. Anne babalar olarak bu süreci gözümüzde büyütmeden, sabırlı ve hoşgörülü davranarak, çocuklarımızı incitmeden atlatmaya özen göstermemiz gerekir. Yaşasın okulumuz…

 

Levent Yazıcı İstanbul'un Yeni Milli Eğitim Müdürü Oldu

 

Tokat Milli Eğitim Müdürü Sayın Levent Yazıcı, İstanbul Milli Eğitim Müdürü olarak atandı. Bende kendisiyle daha önce çalışma ayrıcalığına sahip oldum.

 

Levent Bey, eğitimin hem teftiş hem akademi hem de uygulama kısmını çok iyi bilen bir isim. Görev yaptığı süre boyunca hayata geçirmiş olduğu “Okullu Okulsuz Okuyoruz”, “Özgün Öğretim Materyalleri”, “Makale Paylaşım Günleri” gibi çok sayıda proje ile Tokat Milli Eğitim Müdürlüğüne ulusal düzeyde başarılar kazandırdı. Personeline, velilere ve öğrencilere karşı olumlu, alçakgönüllü ve samimi bir tavır içerisinde oldu.

 

Türkiye Maarifinin en zorlu görevlerinden birine atanmış olan Levent Bey'e yeni görevinde başarılar dileriz. Güzel çalışmalarını ve projelerini bekliyor olacağız…

 

Vesselam…