23 Ocak 2018

Coğrafyaya zeytin dalı, BOP'a cehennem ateşi

Milletlerin tarihlerinde çok önemli dönüm noktaları vardır.

Kapı açılır, tereddüt eder girmezsiniz. Kaybedebilirsiniz, kazanabilirsiniz ya da durumunuzu koruyabilirsiniz.

Kapı kapalıdır, zorlayıp girmeye çalışırsınız. Yine, kaybedebilirsiniz, kazanabilirsiniz ya da durumunuzu koruyabilirsiniz.

Ama o kapının bir de size, içeriye doğru açıldığı zamanlar vardır. O zaman yerinizde durursanız kaybedeceğiniz kesindir, çünkü açılan kapıdan içeriye girenle kendi evinizde savaşmak zorunda kalırsınız. Kazansanız bile yıkım alanı evinizin içidir.

Ve dolayısıyla kaybetmişsinizdir.

İşte başlayan Afrin harekatı Türkiye'nin içine doğru açılacak kapıdır ve Türkiye bunu doğru analiz ederek gereken tepkiyi göstermiştir. Türk ordusunun sahip olduğu savaş jetlerinin neredeyse üçte biri bir gün içinde bu kapıdan girerek Afrin'e cehennem ateşini salmıştır.

 

1_7

Böyle zamanlarda geçmişe bakmak çok yararlıdır. PKK'ya destek vermediğini söyleyen ABD'nin Türkiye ile yakın tarihimizde nasıl savaştığını hatırlayalım:

1. Körfez savaşında (1991) ABD subayları Suudi Arabistan'da ki üslerinde gazeteci Güneri Civaoğlu'na bölünmüş Türkiye haritasını gösterdi. Şöyle anlatmıştı Civaoğlu bu olayı makalesinde:

“Birinci Körfez Savaşı... Amerikan kuvvetleri karargâhı olarak kullanılan otelin bir odasında çok iyi Türkçe konuşan subayı dinliyorum. Subay duvarda asılı olan haritada avucunu gezdirerek dehşet içinde dinlediğim açıklamalar ediyor:

“Savaş bitecek. Amerikan kuvvetleri çekilecek. Bıraktığı silahlar Kuzey Irak'taki Kürtlerin eline geçecek. Kürtler Türkiye'den toprak isteyecek.Ya vermeyeceksiniz ve savaşacaksınız ya da toprak vereceksiniz.”

Ekim 1992, mesajı almayan ve Çekiç gücün bölgede faaliyetlerine yaptığı harekatlarla direnen Türk devletine gözdağı vermek için Muavenet savaş gemimiz ABD uçak gemisi Saratoga tarafından vuruldu.

2_3 

 

1993, ABD'nin coğrafyayı parçalama planına karşı plan yapan Jandarma Komutanı Eşref Bitlis'in uçağı düşürülülerek şehit edildi. Eşref Bitlis'i, Binbaşı Cem Ersever, Turgut Özal ve Adnan Kahveci suikastleri izledi.

Yine aynı yıl, 7 Ocak 1993 tarihinde yayınlanan “Mossad ve Barzani” yazısıyla Irak'ta karanlık ilişkiler ağını yazan gazeteci Uğur Mumcu suikast sonucu öldürülmüştü.

“70 'li yıllardaki bu ilişkiler bugün sürüyor mu? Kitaba göre sürüyor. "Körfez Savaşı sırasında Irak 'ın attığı Scud füzelerinin Tel-Aviv'e düşmesi üzerine bu ilişkiler yeniden başladı. (sayfa.521) Baba Molla Mustafa Barzani ile kurulan ilişkiler, simdi de oğul Mesud Barzani ile sürüyor. MOSSAD, Barzani'ye Avrupa kahvelerinde çekler vererek bu desteği sürdürüyor. Kitapta, Mesud Barzani'nin İsrail 'e gizlice giderek yardım istediği yazılıyor. Bu ilişkiler sürüyor ve anlaşılıyorki daha da sürecek...Gizli yollarla sürecek, açık yollarla sürecek... İlgi belli... Ilişki de belli... Kürtler sömürgeciliğe karşı bağımsızlık savaşı yapıyorlarsa ne işi var CIA ve MOSSAD 'ın Kürtler arasında? Yoksa CIA ve MOSSAD, antiemperyalist savaş veriyorlar da dünya bu savaşın farkında değil mi?” Uğur MUMCU ( Cumhuriyet, 7 Ocak 1993)

1997, Refah Yol hükümeti 28 Şubat ABD darbesi ile düşürüldü.

Aynı sıralarda anti Amerikancı görüşleri ile tanınan dönemin Kara Kuvvetleri komutanı Hüseyin Kıvrıkoğlu'na Genelkurmay başkanlığını engellemek için birçok kere suikast girişiminde bulunuldu.

1 Mart 2003, ABD'nin Türkiye üzerinden Irak'a saldırma ve gerçekte Türkiye'yi işgal etme tezkeresi TBMM'de reddedildi. Temmuz ayında ise Irak'ta Türk askerinin başına çuval geçirme hadisesi yaşandı.

Ve son yıllarda yaşanan, Ergenekon, Balyoz, Gezi ve 15 Temmuz darbe hadiselerini de bu kabarık suç listesine ekleyebilirsiniz.

İşte Türkiye'ye karşı bu kadar kabarık suç listesi olan Amerikan devletinin eğitip donattığı PKK'ya karşı Afrin harekatı “Zeytin dalı” ismiyle hafta sonunda resmen başladı. Harekatın ismi oldukça dikkat çekiciydi ve bu konuda çeşitli yorumlar medyaya yansıdı.

Bu isim tercihi ile FETÖ'cülerin çok sevdiği 1 ABD Doları üzerinde bulunan zeytin dalına gönderme olduğunu söyleyen de oldu, Afrin'in zeytinliklerine ya da zeytin dalının barışın simgesi olmasına atıfta bulunan da oldu.

Bu konuda biz de kendimizce bir katkı sunalım.

“Zeytin dalı” ifadesini minik bir harf oynamasıyla “Zeytin dağı” olarak okusak ne olur?

 3_4

Tevrat'ta Kıyamet Günü'nde Yahudi halkını kurtaracak olan Mesih'in Kudüs'ün doğusunda bulunan Zeytin Dağı'na inip oradan Kudüs'e geçeceği anlatılır. O yüzden zengin Yahudiler buraya gömülebilmek için büyük servetler öderler ve kıyamet günü ilk olarak burada yatanların dirileceğine inanırlar. 

Türkiye burada verdiği zeytin dalı mesajıyla Zeytin dağı'na bir gönderme yaptı mı desek?

Malumunuz, son haftalarda Kudüs konusunu BM'ye taşıyıp hem ABD hem de İsrail'e tarihi bir hezimet yaşatmıştı Türkiye. Zaten Türkiye'nin değişik zamanlarda PKK yanında Türkiye'ye karşı savaşa girişen İsrail istihbaratı MOSSAD ajanlarını da hendeklere gömdüğü artık sır olmayan bir bilgi.

Ama burada asıl dikkatinizi çekmek istediğimiz yer Afrin harekatının başladığı tarihtir.

Afrin harekatı 20 Ocak'ta resmen başlasa da ilk atışlar bir kaç gün öncesinden başladı. Yani aslında 17 Ocak'tan başladı desek yanlış olmayacaktır.

İşte size herkesin gözünden kaçan tarihi bir referans:

Irak'ın Kuveyt'i işgali ile başlayan süreçte Amerikanın başını çektiği Batılı sırtlanların İslam coğrafyasını parçalama stratejisinin ilk adımı olan Çöl Fırtınası harekatı, 17 Ocak günü (1991) Irak'a karşı giriştikleri geniş çaplı hava akınıyla başlamış, Saddam Hüseyin ise İsrail'e 8 Scud füzesi göndererek ilk karşılığını vermişti.

4  

Türkiye 27 yıl sonra Batının haçlı ordularına tarihi cevabını veriyor, işgali geri sarma çalışmasını başlatıyor.

Coğrafyamızda yapılan “Büyük Ortadoğu Projesi” haritalarına cehennem ateşiyle karşılık veriyor.

5_1

Onlar da bunun çok güzel farkındalar ve hemen bir araya geldiler. Suriye'de oluk oluk kan akarken bir araya gelmeyen beşli çete Türkiye'nin harekatının daha birinci gününde Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde acil toplantı yapma kararı aldılar. Gürültü çıkarma işini de sürünün en zayıf çakalı olan Fransa'ya devrettikleri anlaşılıyor.

6_4

Toplanacaklar ama ayağa kalkan coğrafyamızda yine de bir şey elde edemeyeceklerdir.

 “Çünkü artık vekalet savaşları bitmiştir ve er meydanı kurulmuştur”.