09 Şubat 2016

Dinler ve diller kentinde Görmez Hoca'nın mesajları

Cuma günüden itibaren üç gün dinler ve diller kenti Mardin'deydik. Cuma günü Başbakan Davutoğlu'nun Mardin'de yeni süreçte oluşan durumla ilgili olarak hazırlanan eylem planın dinledik. Ulu camide Diyanet işleri Başkanı Mehmet Görmez hocanın hutbesi vardı. Hoca o naif üslubuyla hutbeyi irad etti. Diyanetin ‘Şimdi yaralarımızı sarma zamanı' adlı kampanya ile bölgedeki yarayı sarmak üzere başlattığı girişimi anlattı. Ürdün Evkaf Bakanının ve Bosna Hersek Müftüsünün telefonlarını anlattı.

Esas program ise Cumartesi günüydü. Diyanet çukur kazılan- barikat kurulan, bomba döşenip hayatı zehir edilen ilçelerden 600 din gönüllüsüyle buluştu. Surdan, Cizre'den, Silopi'den, İdil'den gelen din görevlilerinin dertlerini dinledi tek tek. Onların dertleriyle hem hal oldu. Yaraların sarılacağını ifade etti.

Görmez Hoca, İslam âleminin son dönemde yetiştirdiği önemli düşünürlerden biri. Onu dinlemek insanın ruhuna dinginlik verirken, duygu dünyasında fırtınalar estiriyor. Pazar günü bu defa davetliler Hocayı dinledi, dinlerken not alarak konuyu kaçırmak istemiyor insan. Her verdiği örnek biraz daha etkiliyor sizleri. Salondaki 600 kişiden en az yarısı gözlerinden dökülen yaşları gizlemeye çalışıyor.

Hoca, doğuda medrese hayatını anlatırken birçok kimse kendi medrese yıllarını hatırlayarak hocaya katılıyordu. Herkese kendini hocanın anlattıklarında buluyordu. Hoca İslam âleminin dört önemli kırılma noktasından geçtiğini anlattı. Bugün İslam dünyasında yaşananların bu kırılmalardan en önemlisinin eşiğinde olduğunu ifade ederken, herkes son kale Türkiye'nin içinden geçtiği durumu ve İslam âleminin parçalanmışlığını Şii ve Sünni çatışmasının eşiğine gelinmiş olmasının felaket kapısı olduğunu düşünürken, Hocanın Tahran ve Riyad konuşmalarının önemini bir kere daha kavramış olduk.

 Hoca, İslam âleminin parlak dönemlerinin bitişini anlatırken, sonu hiç gelmeyecek denenlerin nasıl yok edildiklerin anlatıyordu. Endülüs'te İbn Rüşd, İbn-i Cübeyr, İbn-i Tufeyl gibi İnsanlık tarihine damgasını vurmuşların kurdukları müthiş bir medeniyetin nasıl çökertildiğini, insanların Endülüs'ten kaçarken günümüzde Akdeniz de boğulan Suriyeli kardeşlerimiz gibi Endülüslü Müslümanların kurtuluş için Amerika kıtasına yelken açarken yüz binlercesinin nasıl boğulduğunu anlattı. Maveraünnehir de yine İslam âlemini bugünkü seviyesine getiren medeniyetin meşhum bir ideolojiyle bir Fatiha okuyamayacak seviyeye getirilmesini öylesine anlattı ki o salonda oluşan duygu selini görmek gerekiyordu. İnşallah Diyanet Tv bu konuşmayı yayınlayıp ümmetin istifadesine sunar diye düşünüyorum.

Hoca misafirlerini tek tek yolculadı. Salondan geriye bu müthiş buluşmanın tadı kaldı. Allah Görmez Hoca gibi âlimlerin sayısını arttırsın, belki böylece feraset hepimizi sarar. Tabi mihmandarımız Diyanet-Sen Mardin Şube Başkanı Abdülkadir Kurtuluş beyi de unutmamak lazım.

 Dinlerin ve dillerin kentinde olmak ve o atmosferi paylaşmak olağanüstüydü. Hayra vesile olsun inşallah…