DİRİLİŞ ŞAİRİNE BİR ŞAHİTLİK DENEMESİ
Hani bazı insanlar vardır, sırf varlığı bile sizin için bir bahtiyarlık sebebidir. Diriliş neslinin soylu muallimi merhum üstad Sezai Karakoç’un da sadece varlığı bile başlı başına bir bahtiyarlık sebebiydi.
“Varlığın yeter” sözünün en çok yakıştığı kimselerden biriydi.
Hani bazı insanlar vardır, huzurunu meşgul etmemek için yanına pek gitmemişsinizdir, sık sık
karşılaşıp, sohbet etmemişsinizdir. Fakat o insanların varlığı bile size huzur
verir, güven verir, güç verir. İşte Diriliş neslinin amentüsünün kıymetli
müellifi merhum Sezai Karakoç üstadımızda o insanlardan biriydi.
Hani bazı insanlar vardır, halkın içinde sıradan biri gibi durur, gezer,
yaşarlar halbuki bilenlerin ve tanıyanların nezdinde onların çok özel bir yeri
vardır.
İşte Mona Roza şairi Merhum Sezai Karakoç da o değerli
şahsiyetlerden biriydi. Şöhretin zirvesinde olduğu halde sadelik ve tevazudan
zerre kadar taviz vermedi.
Hani bazı insanlar vardır, “onlardan birini verin alın şu koca
dünya sizin olsun’’ dersiniz.
Samanyolunda ziyafetin muhterem müellifi merhum Sezai Karakoç da o
mühim şahsiyetlerden biriydi.
Onun fikir ve düşünce dünyasına dünyalar feda edilse sezadır.
Hani bazı insanlar vardır, adeta tek başına bir ümmet, tek başına
bir millettirler. Memleketin huzur ve refahını
milletin değerlerinde arayan üstad Sezai Karakoç da tek başına bir ümmet,
tek başına bir millet idi.
Hani bazı insanlar vardır, hayatlarıyla bile insana ders verirler.
İşte üstad Sezai Karakoç da dermanını derdinde bilen ve bulan o bahtiyarlardan
biriydi.
Hani bazı insanlar vardır, sadece şiir yazmakla yetinmez aynı
zamanda şiir gibi de yaşarlar.
Üstad merhum Sezai Karakoç da şiarını şiire dönüştürmüş şuurlu bir
şair idi.
Hani bazı insanlar vardır, onları bilmek, tanımak, görmek, konuşmak
insanlar için büyük bir iftihar vesilesidir. İşte merhum Sezai Karakoç da
kendisini görenlerin, bilenlerin, tanıyanların kendisiyle konuşup kitaplarını
okuyanların her daim iftihar ettikleri erdemli bir mütefekkir idi.
Hani bazı insanlar vardır, gittiklerinde adeta dünyanın içi
boşalır, içimizi diriliş aşkıyla dolduran merhum üstad Sezai Karakoç hakka
yürüyünce de aynen böyle oldu. Adeta dünyamızın içi boşaldı.
Hani bazı insanlar vardır, sadece hayatlarına değil, ölümlerine
bile gıpta edilir. Kendisini bilip tanıyan herkesin hakkında çok güzel
şahitliklerde bulunduğu merhum üstad Sezai Karakoç da hem hayatına hem de
ölümüne gıpta ettirdi.
Hani bazı insanlar vardır, güzel düşünür, güzel yazar, güzel
konuşur, güzel yaşar, güzel ölür
Dünyayı bir sürgün yeri görerek, “uzatma dünya sürgünümü’’ diye
Rabbine dua eden merhum üstad Sezai Karakoç’un güzel düşünüp, konuşup, yazıp
yaşadığının şahitleri güzel bir ata binip gitmiş olmasın da duacısıyız.
Hani bazı insanlar vardır, düşmanları bile onların erdemlerini
takdir etmekten kendilerini alamazlar, ömrünü her dem erdemli olmaya adamış
merhum Sezai Karakoç da bu seçkin şahsiyetlerden biriydi.
Hani bazı insanlar vardır, kendilerini bir davaya adamışlardır. Hayatını inandığı hakikatlere adayan merhum üstad
Sezai Karakoç da bu kutlu kervanın yolcularından biridir.
Ey vardan da yoktan da öte olan varın mümin bahtiyarı, ey bu toprakların medarı iftiharı, ey
diriliş muştusu, kışımızın baharı, Rabbimden sana rahmet olsun, mekanın cennet
olsun, amel defterin yazdığın kitapların sevabıyla dolsun.