VF kat sol
VF kat sağ

22 May 2015

Diyanet ve Kürtçe Meali


Diyanet İşleri Başkanlığı, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en köklü kuruluşudur. Aynı zamanda Diyanet, dinin güzel yüzünü temsil eden, dinin ülkemize doğru bir şekilde ulaşmasına çabalayan bir kurumdur.

Diyanet, seçim sathı mahalline girildikten sonra ciddi saldırılara maruz kalmış, gereksiz ithamlarla karşılaşmıştır. Makam arabası polemiği üzerinden ciddi şekilde hırpalanmaya çalışılmış, hatta bu operasyon uluslar arası bir boyuta çekilmiş, araba polemiği Suudi Arabistan, Bosna, Irak ve Makedonya gibi etkinliğimizin arttığı ülkelerde manşetlere çekilerek Diyanet üzerinden Türkiye yıpratılmaya çalışılmıştır.

Uluslararası arenada Türkiye'yi, Türkiye'de dini ve dindarlığı hedef alan "araba" polemiğine Diyanet'in başındaki, hem Türkler, hem Kürtler tarafından çok sevilen, gittiği her yerde ayrı bir ilgi gören Mehmet Görmez bey, arabayı iade ederiz diyerek son noktayı koymuştur.

Araba konusu tam kapandı derken, Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın bir müjde olmak üzere Mardin'de Diyanet'in Kürtçe Kur'anı Kerim Meali bastırdığını ifade etmesi üzerine, elindeki meali göstermesiyle, herkese cevap yetiştirme ve bunu da siyasete alet etme hevesinde olan bir güruh bunun alelacele hazırlandığına, seçime yönelik olduğuna dair, bir sürü yorum yaptılar. Siyaset ne yazık ki iyi işleri de perdelemeye çalışıyor dedirten bu yorumlar birçok insanı incitme noktasına geldi.

Hiç şüphesiz ki çeşitli dönemlerde birleri dini kendi emelleri uğruna kullanmışlardır, bu işler bugünde olabilir yarın da olacaktır, ama yapılan her iyiliği de buna yormak en basit ifade ile konuya bilgisizlik olabilir.

"O'nun varlığının ve kudretinin delillerinden biri de: Gökleri ve yeri yaratması, dillerinizin ve renklerinizin farklı olmasıdır. Elbette bunda bilen ve anlayan kimseler için ibretler vardır." (Rum, 30/22)  Ayeti bize olması gerekeni bir ışık kaynağı gibi göstermektedir. 80 yıl süren bir yasakçı zihniyetin Ak Parti iktidarı ile beraber yıkılmış olması,  gerekenlerin yavaş yavaş ta olsa güzel bir sürecin başlangıcı olarak ortadadır. Üç yıl önce vaaz ve hutbenin gerekli yerlerde gerekli dillerle okunabilmesi ki kastımız sadece Kürtçe değil, Zazaca, Arapça, Lazca gerekirse İngilizce ve diğer bilinen tüm dillerde, olabileceğine dair bir tutumla gerçekleşmişti. Sıra meallerle ilgili bu tabuyu yıkmaya gelmeliydi. Diyanet bu tabuyu yıkmak üzere 4 yıldır bir mücadele sergiliyordu, onlarca meal incelendi, tashihler yapıldı, son okumalar gerçekleşti ve elimize şu an baskısı geçen meal ortaya çıkmış oldu. Hatta Kürtçe mealle yetinilmedi hemen peşinden Ermenice bir meal çalışması olduğu ifade edildi ki ben bunu daha önemli görüyorum. Her ne kadar Diyanet açılım sürecine katkı sunuyorsa da Ermenice meal her şeyden daha öte bir güzellik muhteva ediyor. Bu Diyanette bir zihniyet devrimini açıkça ifade ettiği için son derece önemli bir adım olarak tarihe geçmeyi çoktan hak ediyor.

Birileri Diyaneti yıpratma hevesiyle saldırırken, yaptığı bu değerli hizmet için teşekkür etmesi gerekenlerin, meydanlarda benden başkası bu davanın sahibi olamaz edasıyla saldırması acziyetlerini ifade etmiyor mu?

Diyanet iyi yolda, ama bu yolun başında, Kürtçeden sonra Lazca da, Arnavutça da, Çince de, hatta ve hatta bu dünya üstündeki tüm dillerde mealler, tefsirler, ilmihaller bekliyoruz. 29 Mayıs üniversitesinde dünyanın din adamları yetiştirmesini, geleceğe gerçek dinin ışığını yansıtmasını bekliyoruz. Bu size verilmiş bir görev, bu görevi yerine getirmezseniz mesulsünüz diye sizi uyarıyoruz, hatta...

 Teberrük niyetine bastığınız Kur'anı Kerim Meali için tekrar teşekkür ediyoruz. Başta Diyanet işleri Başkanı Sayın Mehmet Görmez'e, ekibine ve hasetsen bu mealin hazırlanmasında emeği geçen tüm güzel insanlara selam olsun.

Durmayın, durmayın ki, aydınlık tüm dünyayı sarsın, gerçek mesaj her yüreğe ulaşsın.

Selam ile...

Twitter : @evsenomer