31 Aralık 2023

Düşmana aşkın bedeli ağır olur!

Toplumda ahlaki gidişatın kötü olduğunu hepimiz biliyoruz.

Bazılarına göre bunun bütün suçlusu: 

Futbolcuları bile milyon dolarlık kazıklayan bankacılar falan değil;

Defalarca düşük faizli konut kredisi imkânı yakalamasına rağmen, “Ben Müslümanım arkadaş; faizle işim olmaz!” diyerek ev almamış / alamamış, boyunu aşan ev kiralarıyla boğuşarak helalinden geçim mücadelesi veren Derviş Ahmet Amca…

Ayrıca yaşlı, emekli demeden, zihin yakan fikirlerle can yakan, hayatları söndüren telefon dolandırıcıları da değil;

Yetimler için, öldürülen çocuklar için, el emeklerini satarak, kermesler düzenleyip koşturan, kendi ev halkını da bir kese çorbayla birlikte güler yüzüyle doyuran Fatma analar, Hafız Ayşe bacılar…

Kahraman polisimizin başarılı operasyonları ile çökertilen onlarca uyuşturucu çetesi, on binlerce mafya mensubu, onların öfkelenmesi için bir sebep oluşturmuyor.

Suçlu belli canım... Vatanına, milli değerlerine sahip çıkacak öğrencilere destek olan vakıflar, siyer dersi yapan cemaatler, “Allah” diye zikreden dervişler,  işte onlar her türlü kötülüğün kaynağı(!)

Onlara göre, gencecik evlatları bataklığa sürükleyerek hayatlarını söndüren fuhuş baronları değil, evladını yaşanan günah fırtınalarından koruyabilmek için Kuran kurslarına gönderen anne-babalar düşman bu millete.

Akran zorbalığıyla, seyretmeye doyamadıkları korku filmi senaryolarına taş çıkaran psikopatlaşmış gençler değil, okul mescidinde cemaatle namaz kılan öğrenciler büyük tehlike…

Sahte içki üretip can alanları değil, su kuyuları açarak gariplerin canına can katmaya çalışanları hain görüyorlar…

Neden mi?

Çünkü diziler her şeyi bilir, 

Televizyon ne derse doğrudur,

Bilgi batıdan geldiyse sorgulanmaz, 

Yazar, modernist aydınsa hayran kalınır(!) 

Evet, toplum uçuruma giderken, ahlaki bir felaket yaşanırken, bizdeki cemaat ve tarikatlar asrısaadet atmosferinde yaşamıyorlar elbet. Osmanlıda ki ilmiyle amel eden zühd sahibi âlimleri, gönlü yanık has dervişleri bulmak çok kolay değil artık. Hatta hepimiz önce iğneyi kendimize batıralım. İhlasımız çok eksik, tebliğ vazifesini yapamıyoruz, hakikat bu!

Ancak elinden geleni yapan, gücü tamamına yetmese de bir tarafından tutan, çare olamasa da pansuman yapan, sade ve samimi Müslümanların kalbini incitmeyin. 

Yeter artık! Kurtulun şu lanet hipnozdan…

Düşmanımızı görelim. 

Düşman, bizi birbirimize düşman etmeye çalışanlardır. 

Özellikle Filistinli kardeşlerimiz gösterdikleri sabır, metanet ve cesaret ile tüm dünyada milyonlarca insanın gözünü açtı. Birçoğunun söylediği can alıcı söz “medya ve öfke kusan politikacılar yıllarca bizi kandırdı. Ama artık uyandım.” mesajıdır.

Vakit azalıyor. Uyanmaya mecburuz. Yoksa zorlu bir imtihan bizi bekliyor. 

*** 

 Kurdun derdi kuzuyu mideye indirmek, kuzu ise kurda âşık. Kurdun kuzuyu yemeye niyetlenmesinde zerre miktarı şaşılacak bir şey yok. Esas sorun kuzunun kurda âşık olmasında.

“Hz.Mevlana”