26 Eylül 2016

Eğitim sistemimizdeki sorunlara yönelik çözüm önerileri -2-

Eğitim sistemimizdeki sorunlara yönelik çözüm önerileri -2-

Yapılan çalışmalar incelendiğinde eğitim teftişinde birtakım problemler yaşandığı görülmektedir. Hem merkezi hem de yerel teftişler geliştirilmelidir. Sadece müfettişlerin değil müfettişlerle beraber alan uzmanlarının, öğrencilerin, zümre öğretmen olan meslektaşların, okul müdürü ve müdür yardımcılarının bir araya gelerek oluşturduğu tarafsız ve objektif bir komisyonun teftiş yapması tercih edilebilir. Sadece yılda bir kere 40 dakikalık bir dersin izlenmesi şekliyle değil de belli zaman aralıklarıyla dönemde en az 3 kere yapılacak teftişler değerlendirmelerin doğru ve adaletli olmasını da sağlayacaktır.

Erken çocukluk döneminden başlayarak çocuk yetiştirmede ortaya çıkan yetersizliklerin giderilmesine yönelik anne babaların ya da çocuğa bakan sorumlu bakıcının desteklenmesine yönelik uygulamaların olması eğitimde kaliteyi arttırır. Eğitim sistemi içinde hem öğrencilere hem anne babalara hem de öğretmenlere rehberlik servislerinin güçlendirilmesi gerekmektedir.  Rehberlik servisleri aktif çalışmalı her öğrenciye her veliye ulaşmalıdır.

Eğitim-öğretimde teori ile uygulama dengesi kurulmalıdır. İlgili derslerde sahaya inilmeli, doğa gözlemleri yapılmalı, müze gezileri düzenlenmeli, laboratuvarlarda deneyler yapılmalı, doğal parklara gidilmelidir.  Yükseköğretimde öğrenim gören lisans öğrencilerinin mezun olduklarında çalışacakları mekanları görmeleri, teneffüs etmeleri, yaşamaları sağlanmalıdır. Köyde kentte hangi şartlarda görev alacaklarsa buraları daha öğrenciyken yaşama, staj yapma imkanı bulmalıdırlar. Bu fırsatı ele geçirirlerse göreve başladıklarında herhangi bir beklenmedik durumla karşılaşmaz, sürpriz yaşamaz, hizmet edecekleri kitleye daha verimli şekilde hitap edebileceklerdir.  

Çocukların hayat tecrübelerinin zenginleşmesi bunun yanı sıra her türlü ayrımcılıktan uzak kalması için çok kültürlülük anlayışına sahip bir eğitim anlayışı ile yetiştirilmeleri gerekmektedir. Farklı dinden, dilden, milletten kısaca kültürden insanlarla hoşgörü ile bir arada yaşama eğitimi verilmelidir. Kendinden olmayanı beğenmeme, aşağılama red edilmeli, farklılığın zenginlik olduğu düşüncesi aşılanmalıdır. İnsan olduğu için karşısındakine saygı gösterme, onu olduğu gibi kabullenme gereği vurgulanmalıdır. Eğitim sürecinde sadece okul ve çocuk ilişkisi yetersiz kalacağından bu sürece ailelerin de aktif olarak katılması ve bu süreç içerisinde ailenin güçlendirilmesini sağlayacak eğitim programları gerekmektedir. Ülkemize göç eden aileleri okul aile birliği çatısı altında toplayıp onlara misafirperverliğimizi sergilemek, özel günlerini kutlamalarını sağlamak kültürlerini öğrenmek ve bizim toplumumuza uyumlarını sağlamak için fırsat oluşturacaktır.

İlkokul 1. sınıf da okul öncesi eğitim içerisine dahil edilmelidir. Okul öncesi ve sınıf öğretmeni diye iki ayrı branş yerine okul öncesi ve sınıf öğretmenliği adı altında bir öğretmenlik programı açılmalı ve okulöncesinden 3. sınıfa kadar eğitim sürdürmelidir. Toplamda 4 yıl verilecek olan bu eğitimi aynı öğretmen yapmalıdır. Okul öncesi ve birinci sınıfta bitişik eğik yazıya hazırlık çalışmaları yaptırılmalı, ikinci sınıfta okuma yazmaya geçilmelidir. 4. Sınıftan itibaren de branşlaşma başlamalı her derse kendi branşından öğretmenler girmelidir. İlkokuldan itibaren öğrencilerin kurşun kalemle değil de tükenmez kalemle yazdırılması sağlanarak daha çok özgüvenli yetişmeleri gerektiği için kurşun kalemle yazdırılma kaldırılmalıdır. Örneğin, Fransa'da ve diğer Avrupa ülkelerinde öğrenciler kurşun kalem kullanmamaktadırlar. Öğrencilerin yanlış yazma ihtimalleri de ortadan kalkar. Tükenmez kalem kullanmak daha da pratiktir.

Üniversite sınav sitemini tek sınav olmaktan çıkartılıp ders notları ve seviye sınavları ara genel sınavlar şeklinde, genel sınav yapılarak hepsinin ortalaması alınıp öylece üniversiteye alınabilir. Ayrıca öğretmenlerin verecekleri gelişim raporları da göz önüne alınmalıdır.

Eğitime ayrılan genel bütçe artırılmalıdır. Öğretmenlerin kişisel ve mesleki gelişimlerini sağlamak amacıyla akademik kitaplar edinmeleri sağlanmalıdır. Alanında ünlü yayınevlerinden çeviri ya da yerli kitap alım hakları tanınmalıdır. Sadece ders kitabı ya da yardımcı kitap değil kültür yayınlarını, gazete ve dergileri ücretsiz olarak takip etmeleri sağlanmalıdır.

Eğitim siteminde başarılı olan her öğrenci ve öğretmen ödüllendirilmelidir. Burslar verilebilir. İlkokuldan başlayarak sınıf veya okul birincisi olan, projesi kabul alan, bilimsel kongre ve sempozyumlarda bildiri sunan, kitap yazan öğrenci ve öğretmenler performanslarına bağlı olarak ödüllendirilebilir. Yaşam boyu eğitime daha fazla önem verilmelidir. Ebeveynlerin, öğretmenlerin, okul müdürlerinin, maarif müfettişlerinin yüksek lisans ve doktora programlarına dahil edilmeleri teşvik edilmelidir.