Etiyopya'ya Karşı Osmanlı-Adal İttifakı: 16. Yüzyıl Afrika'sında Dini ve Siyasi bir Çatışma
Etiyopya, stratejik konumuyla şekillenen uzun ve karmaşık bir siyasi ve askeri çatışma geçmişine sahiptir. Günümüzde de hala etkileri devam eden en önemli çatışma ise 16. yüzyılda, iki güçlü İslam imparatorluğu olan Osmanlı İmparatorluğu ve Adal Sultanlığı ile bir Hıristiyan krallığı olan Etiyopya İmparatorluğu arasında meydana geldi.
Arka plan
Adal Sultanlığı, 13. yüzyılda Afrika Boynuzunda ortaya çıkan
Müslüman bir devletti. Merkezi, günümüz Etiyopya'sında bulunan Harar şehrinde
bulunuyordu. Sultanlık, güçlü bir orduya ve ticaret ve kültürel alışveriş
konusunda üne sahip büyük bir bölgesel güçtü. Etiyopya İmparatorluğu ise MS 1.
yüzyıldan beri var olan bir Hıristiyan krallığıydı. Süleyman hanedanı olarak
bilinen ve soylarının Kral Süleyman ve Saba Kraliçesi'ne kadar uzandığını iddia
eden bir dizi hükümdar tarafından yönetiliyordu.
Anlaşmazlık
Osmanlı Devleti ile Adal Sultanlığı arasındaki ilişki, 16.
yüzyılda bölgedeki nüfuzunu genişletmek isteyen Osmanlı İmparatorluğu'nun
Etiyopya'ya karşı savaşında Adal Sultanlığını desteklemek için Kızıldeniz'e bir
donanma göndermesiyle başladı. Osmanlı-Adal ittifakı, Etiyopya'nın başkenti
Gondar'ı ele geçirmek amacıyla Etiyopya'ya bir dizi saldırı başlattı. Ancak
İmparator Galawdewos komutasındaki Etiyopya ordusu, Shimbra Kure Muharebesi de
dahil olmak üzere Osmanlı-Adal kuvvetlerini püskürtmeyi başardı. Çatışma birkaç
yıl sürdü ve her iki taraf da ağır kayıplar verdi. 1543'te İmparator Galawdewos
savaşta Osmanlı askerleri tarafından öldürüldü ve Etiyopya İmparatorluğu bir
siyasi istikrarsızlık dönemine girdi.
Ancak sonraki imparator Sarsa Dengel komutasındaki Etiyopya
ordusu yeniden toparlanıp Osmanlı-Adal kuvvetlerine karşı taarruz başlatmayı
başardı. 1559'da Etiyopya ordusu Portekizli paralı askerlerin yardımıyla Wofla Savaşı'nda
Osmanlı-Adal kuvvetlerini yendi.
Çatışmanın tarafları
Ahmed Gurey bu çatışmalar sırasında Adal Sultanlığı'nın
lideriydi. Yetenekli bir askeri komutandı ve 1543'teki ölümünden önce Etiyopya
İmparatorluğu'na karşı birkaç başarılı sefer düzenledi. İmparator Galawdewos, Osmanlı-Adal
kuvvetlerine karşı savaşan ve yenilerek savaş meydanında hayatını kaybeden
Etiyopya imparatoruydu. Bugün ulusal bir kahraman ve Etiyopya'nın egemenliğinin
savunucusu olarak hatırlanıyor. İmparator Sarsa Dengel ise Galawdewos'un yerine
imparator oldu ve Osmanlı-Adal kuvvetlerine karşı Portekiz’in büyük desteği ile
savaştı. Wofla Muharebesi'nde Osmanlı-Adal kuvvetlerini yendi. Bugün Etiyopya'nın
en büyük yöneticilerinden biri olarak kabul edilir. Cristóvão da Gama, Etiyopya
tarafında savaşan, çatışma sırasında Etiyopya ordusuna askeri ve deniz desteği
sağlayan Portekizli bir komutandı. Etiyopya'nın Wofla Savaşı'ndaki zaferinde
önemli bir rol oynadı.
Savaş sonrası
Osmanlı İmparatorluğu ile Adal Sultanlığı arasındaki çatışma,
Etiyopya'nın siyasi ve kültürel manzarası üzerinde bugün dahi önemli bir etkiye
sahiptir. Etiyopya'nın sonraki tarihinde önemli bir rol oynayan Oromo ve Amhara
gibi güçlü bölgesel liderlerin yükselişine yol açtı. Çatışma, Hristiyan
Etiyopya ve Müslüman Adal'ın güç ve nüfuz için yarıştığı Afrika Boynuzu'ndaki
karmaşık din ve siyaset dinamiklerini de büyük ölçüde etkiledi.
Osmanlı askerleri
Etiyopya'nın Osmanlı-Adal işgali sırasında Osmanlı askerleri,
Etiyopya İmparatorluğu'na karşı Adal güçlerinin yanında savaştı. Çatışmada yer
alan Osmanlı askerlerinin kesin sayısı net olmamakla birlikte, Adal lideri İmam
Ahmed’in 1543'te ölümünden sonra, Osmanlı askerleri Etiyopya güçlerinin
saldırılarına karşı tek kaldılar. 1542'deki Wofla Muharebesi'nde, İmparator
Sarsa Dengel liderliğindeki ve Portekizli komutan Cristóvão da Gama'nın yardım
ettiği Etiyopya kuvvetleri, Osmanlı-Adal kuvvetlerini yenip çok sayıda Osmanlı
askerini şehit ettiler.
Günümüze etkileri
Bugün, bağımsız bir siyasi varlık olarak Adal Sultanlığının
kalıntıları yoktur, ancak saltanatın mirası, bölgedeki Somalili ve Etiyopyalı
toplulukların kültürel ve dini uygulamalarında hala görülebilir. Harar
Sultanlığı ise, 10. yüzyıldan 19. yüzyılın sonlarına kadar şimdiki Etiyopya'da
var olan Müslüman bir devletti. Saltanat, eşsiz mimarisi ve kültürel mirasıyla
biliniyordu ve Afrika Boynuzunun İslami entelektüel ve kültürel tarihinde
önemli bir rol oynadı. Bununla birlikte, 19. yüzyılın sonlarında Etiyopya
İmparatorluğu, Harar Sultanlığını işgal etti ve Etiyopya devletine dahil etti.
Bugün Etiyopya'nın doğusundaki Harar şehri, UNESCO Dünya Mirası listesindedir
ve tarihi önemi ve kültürel zenginliği ile tanınmaktadır. Adal Sultanlığı ve
Harar Sultanlığı artık bağımsız siyasi varlıklar olarak var olmasa da onların
mirası Afrika Boynuzu halklarının kültür, tarih ve geleneklerinde yaşıyor.
Son olarak
Etiyopya'da Osmanlı ve Adal güçleri ile mücadele, ülke
tarihinin önemli olaylarından biriydi. Bölgedeki Hıristiyan ve Müslüman güçler
arasındaki tarihsel gerilimi ifade etmektedir. Osmanlı-Adal ittifakı sonuçta
Etiyopya'yı fethetmeyi başaramazken, çatışma ülke ve daha geniş bölge üzerinde
kalıcı bir etki bıraktı. Bugün Osmanlı-Adel ve Etiyopya mücadelesi karmaşık ve
iç içe geçmiş tarihleri, kültürleri ve bölgede süregelen güç ve nüfuz
mücadelesini hatırlatıyor.