Roma Katolik Kilisesi nicedir yaka silkelenen Cizvit tarikatını feshettiğinde tarih 21 Temmuz 1773'tü.

Yayınlanan bildiriyle tam 239 yıl sonra, Cizvitlere tanınmış bütün hak ve ayrıcalıkların kaldırıldığı ilan edilmişti.

Aslında ne mal oldukları anlaşılan Cizvitlere karşı homurdanmalar epey zamandır vardı dünyada. Daha 1750'li yıllarda bazı ülkelerde yasaklanmaları ve mensuplarının sınır dışı edilmeleri yaşanıyordu.

Katolik Kilisesinin açıklaması işin resmiyetiydi.

İlk kurulduğu zamanlarda dikkate alınmadıkları gibi mesafeli durulan Cizvitler, Papalığın Protestan Reform Hareketi'ne karşı verdiği mücadeleyi kullanıp ilgilerini cezp etmişti.

O cezp Cizvitlere Kilisenin siyasi ve ekonomik gücüne ulaşma imkânı sağlamış, zaten o sayede stratejik ve önemli mevkileri de ele geçiren devasa bir örgüt olabilmişlerdi.

Hiç kuşkusuz Cizvitlerin hızla yayılmalarında müritlerine öğretilen ve uygulamaları istenen ‘Davranış Taktikleri'nin etkisi büyüktü.

Sade ve yalın yaşantıları; klasik cemaat ve tarikatların muhafazakârlığından uzak durmaları; dünyadan vazgeçmişlik ve adanmışlık halleri; maddi açıdan zenginlik hedeflense de tarikatın görünen kesiminin mütevazı yaşaması; daima uysal, hoşgörülü, itaatkâr ve yardım sever görünmeleri; herkesi kucaklayan alçakgönüllülükleri onların her kesimden insanla kolayca iletişim kurabilmelerini ve cehennemi tarikatlarının yayılmalarını sağladı.

Cizvitlerin başından beri en temel çalışma alanları eğitimdi.  Bu amaçla dünyanın birçok yerinde seküler insanların dahi ilgisini çekecek okullar, kolejler ve üniversiteler açtılar.

Açılan okullar siyasi, ekonomik ve stratejik güç olma planlarını eğitim ve kültür çalışması altında gizlerken, yıllarca İncili tanıtmak ve toplumları Hıristiyanlaştırmak derdine yapılan misyonerlik çalışmalarının da paravanı oldu.

18. yüzyıla gelindiğinde o kadar etkiliydiler ki Avrupa'dan, Güney Amerika'ya, oradan Uzakdoğu'nun en ücra köşelerine kadar her yerde Cizvitleri görmek mümkündü.

Okullarından mezun olan müritlerin teoloji dışında astronomi, tıp, matematik, haritacılık, fizik, kimya gibi pozitif alanlarda iyi yetişmişlikleri onları birçok teknolojik buluşun ve imalatın sahibi yapıyor ve gittikleri her yerde kabul görmelerini sağlıyordu. 17. Yüzyılda Çin'de yaptıkları harita, top ve tüfekler sayesinde Çin İmparatorunun dahi ilgisini çekmişlerdi.

Cizvitlerin dünyada etkileri hızla artarken politik açıdan Roma'da güçler dengesi kilise aleyhine çalışmaya başlamıştı. Bu durum Kilise'ye Cizvitlerin yeni bir Vatikan olabilme ihtimalini dahi düşündürüyordu. Çünkü dini, sivil ve askeri hayatta örgütlenme ve yönetimsel etkinliğini artıran Cizvitler adeta paralel bir yapı gibi davranır olmuşlardı.

Kilise, azalan etkinliğini tekrar kazanmak ve yeniden güç odağı olabilmek için Cizvitlerin bütün çalışmalarını yasaklayan 21 Temmuz 1773 tarihli bildiriyi yayınladı.

Cizvitler feshedildiklerinde üniversiteler hariç bilinen 669 kolej ve 157 pansiyona sahiptiler. Binlerce misyoner gönüllüsünün dışında açtıkları okullardan mezun olup,  ülkelerin çeşitli kademelerinde görev yapan müritleri vardı.

Tahmin edileceği gibi Papalık bildirisinden sonra bıçakla kesilir gibi bitmedi Cizvitlerin etkinliği.

1. Katerina Papalık Bildirileri'ni tanımadığı için Cizvitlerin faaliyetleri Prusya ve Rusya'da aynen devam etti. VII. Pius Fransa'daki esareti sırasında Cizvitlerin çalışmalarına şahit olduktan sonra tarikatın feshini geri aldı.

1805'te Rusya'da seçilen topluluk lideri Thaddeus Brzozowski ile birlikte Cizvitler yeniden uluslararası tanınırlık kazandı. 1814'de yeniden yapılanmalarının ardından tekrar büyüme dönemine girdiler. 19. Yüzyılda ise özellikle ABD'de etkinlikleri artmaya başladı. Birçok üniversitenin kurulmasının yanında var olan bazı üniversitelerin yönetime Cizvitler geldi.

21 Şubat 2001 tarihinde Papa II. Jean Paul, Cizvit bir rahip, yazar, akademisyen, teolojist olan Avery Dulles SJ'yi Katolik Kilisesi'ne Kardinal olarak atadı. 13 Mart 2013'te yine bir Cizvit olan Arjantinli Kardinal Jorge Mario Bergoglio, Katolik dünyasının yeni lideri, 266. Papa olarak seçildi. Papalık tarihinde ilk kez Cizvit tarikatına mensup bir kişi Papa oldu.

Sözün kısası, dünyanın görüp göreceği en etkili ve en tehlikeli örgütlenmesi olan Cizvitler, Hıristiyanlaştırma faaliyetlerini bugün dünyanın her köşesinde aynı hızla sürdürüyorlar.

Zihin kontrolü metotlarıyla köleleştirdiği müritleri aracılığıyla kuruluşları ve hükümetleri ele geçirme ve paralel yapılar oluşturma düşlerini ise ‘İlluminati' türü taşeron örgütlerine havale etmiş durumdalar.

Tabii ki bu arada etkileyici örgütlenme ve yayılma stratejilerini iyi analiz eden üst akıllara da FETÖ gibi örgütleri oluşturmada ilham kaynağı olmaya devam ediyorlar.