Filistin direnişi, İsrail'in işgaline karşı verdiği mücadelede önemli bir aşamaya geldi. Direniş, son saldırılarda İsrail'in hava savunma sistemlerini etkisiz hale getirmeyi başardı. Ayrıca, İsrail'in önemli hedeflerine önemli zararlar verdi. Bu gelişmeler, İsrail'in yenilmezlik illüzyonu bu saldırılar ile tamamen bitirdi. Gazze’ye yapılan saldırıların şiddeti İsrail’in düştüğü durumun acziyetininde derecesi aynı zamanda.

Direnişin İsrail'i Etkisiz Hale Getirmesi

Koca illüzyonun bitmesi İsrail'in işgalinin sona ermek üzere olduğunu gösteriyor. İsrail, direnişi durdurmak için her türlü çabayı gösteriyor ancak, direnişin kararlılığı, İsrail'in tüm çabalarını boşa çıkarıyor.

Havaalanları İsrail’den kaçanlarla dolu. On binlerce İsrailli işgal ettikleri topraklardan kaçıyor. İtalya'nın İsrail'deki vatandaşlarını tahliye etmesi, İsrail'deki durumun ciddiyetini yansıtmaktadır. İsrailliler ülkelerini terk ederken, Filistinlilerin vatanlarına sahip çıkmaya devam ettiği görülmekte. İsrail'in işgal ettiği topraklarda artık işleri yok ve bu gerçek, dünyanın gözünden kaçmıyor.

İsrail'in Kaybettiği İllüzyon ve İşgalin Sonu

Gazze'den gelen görüntülerde, şehir caddelerinin yıkıldığını gördük, ancak insanların bu bombalara doğru koştuğunu gördük. Gazze'den gelen görüntülerde hiç bombalardan kaçan insan görmedik, çünkü orası onların vatanı. İsrail'den gelen görüntüler ise sirenlerin çaldığı an sokaklarda saklanma telaşı içinde olan bir halkı gösteriyor. İsrail, işgal ettiği topraklarda rahat olamayacak, özellikle Hamas'ın son operasyonu sonrasında İsrailliler artık rahat uyuyamayacak. İsrail’in işgal ettiği en ücra köşede dahi “acaba gelirler mi bu gece?” endişesi olacak.

İsrail bombardımanından yıkılan bir evin enkazından çocuk çıkarıldığında, söylenen söz "vallahi mağlup olmadık" oldu. İsrail, bu inanç ve direnci yenemez. Filistinliler, 100 yıldır süren bir mücadelede öldürülmelerine rağmen hala ayakta duruyorlar. Yahudilerin yenilmez efsanesi artık tarihe karışıyor, çünkü bedel ödenmeden, acı yaşanmadan zafer elde edilemez.

İsrail’in Medya Manipülasyonu ve İsraillilerin Ülkemizdeki Temsilcileri

Ancak bu çatışma sırasında gözlerimize çarpan bir başka gerçek de dünya genelinde ve hele de ülkemizdeki İsrail temsilcilerinin ve hatta İsrail ile işbirliği yapan bazı İsrail sevicilerinin, İsrail'den daha çok korktukları ve İsrail'i savunma konusunda daha fazla çaba gösterdikleri oldu. İsrail'in medya manipülasyonu, ülkemizde de etkili bir şekilde uygulanmaktadır. Bu durum, birilerinin gerçeklerle yüzleşmek yerine manipülasyon ve propagandalarını sürdürmeyi tercih etmelerinin bir sonucudur. Fatih'in İstanbul'u aldığı dönemde bu kadar manipülasyon yoktu. Olsaydı eğer o dönemde de "İstanbul içine atılan top mermilerinin vurduğu sivil halk" üzerinden cihadın yıpratılmasına şahit olurduk elbet.

Filistinli direnişçilerin operasyonları sırasında, Batı ve Siyonist manipülasyonların hedefinde "çıplak kadın" veya "Alman müzisyen" olarak tasvir edilen kadının ölmediği ve Gazze'de tedavi edildiği, hala hayatta olduğu ve annesiyle konuştuğu ortaya çıktı. Bu gerçekler, İsrail'in propagandalarının ne kadar yanıltıcı olduğunu bir kez daha gösterdi.

Gazze'de insanlar evlerinden çıkarılırken "İşgal bitsin de bin canım olsa veririm" diyenlerin memleketi, bu gerçeklerin ışığında daha da anlam kazanmaktadır. İsrail'in işgal politikalarının eleştirilmesi ve barışın sağlanması için çaba harcamak, İsraillilerin ve İsrail sevicilerin, medya manipülasyonu yerine gerçeklerle yüzleşmelerini sağlayabilir. 

Sonuç olarak, Gazze ve İsrail arasındaki çatışma, her iki tarafın da gerçeklerini ortaya koymaktadır. 

Filistinlilerin haklılığı ve İsrail'in işgalci durumu, dünya tarafından daha net bir şekilde anlaşılmalıdır. 

İsrail illüzyonu bu savaş ile yerle bir oldu, İsrail ile örtünen herkes çıplak kalacak.