14 Nisan 2023

Freud: Veba getiriyorum

29 Ağustos 1909 yılında Sigmund Freud, Carl Junk ve Sandor Ferenczi ile gemi yolculuğuyla New York limanına varır. Freud şöyle söyler: “They don’t realize we are bringing then the plaque”

Yani; “Bizim onlara veba getirdiğimizin farkında değiller.”

Amerikan toplumunun ahlaken çökmesinin ve Avrupa’ya yayılması Freud ile başlamış ve yeğeni Edvard Louis Bernays halkla ilişkiler tekniği ile, medya ve Hollywood desteği ile toplum, işin içinden çıkılmaz bir yöne sokulmuştur.

Sigara ve içki şirketlerinin fonladığı filmlerde, kadınların sigara ile poz vermeleri, ellerinde içkili halde sosyal hayata adım atmaları vb görüntüler halk üzerinde çok etkili olmuştur.

Her firma kendi müşterileri ile övünür ve onarın üzerinden kendi reklamını yapar. Ama hiçbir içki firması alkol komasına giren, kazalar yapan, alkollü iken intihar eden müşterilerini hiçbir zaman göstermez.

Sigara içen kadınlar, feminizm akımının etkisi ile, yaktıkları sigaralarla özgürlük simgesi adı altında bu salgını dünyaya yaydı.

1912 yılında Jack London Kızıl Veba yazısı ile, nüfustaki, bilim ve teknikteki, ekonomideki büyümenin büyüsü ile gözlerin kamaştığı bir çağda, medeniyetin kırılganlığını hatırlattı.

Milyonlarca insanın doldurduğu şehirlerin ve ıssızlığa teslim olan kırların oluşmasını ortaya koydu.

Sadece nüfusun değil bilginin, üretimin, dilin kayboluşunu, eski medeniyetlerin unutulmasını anlattı.

Yazdıkları bugün seyircisi değil, bizzat aktörü olduğumuz dünyayı anlatır.

Bir zamanlar veba vardı. Korkunç bir hastalıktı. Bakteriyologlar vebaya yol açan mikrobu keşfettiler. Onun hakkında her şeyi öğrendiler. Resimlerini bile çizdiler. Ben resimlerini gördüm. Fakat vebayı öldürmenin yolunu bulamadılar.

Nasıl bir veba ise dünyanın ahlaki, vicdani, dini, kültürel, dilini, moralini yok eden bir salgın…

Demek Freud, dünyaya vebayı gerçekten yaymış.

Muhalefet ABD’den gelen hakla ilişkiler, medya, reklam ve propagandaya, milletin özünü tanımayan vebalı kurumlara bel başlamışken, Allah sizlere seccadeye ayakkabı ile bastırır. Hayrihi ve şerrihi min Allahu Teala… Daha bir çok yanlışlıklar yaptırır…

Cyrano de Bergerac da hayatı boyunca savaşarak, kahramanca ölmeyi arzu etti.

Ama yolda giderken kafasına düşen kalas ile öldü.

Edvard Bernays 1929 yılında kadınların sigara içmesini yaygınlaştırmış, 1950’lerde United Fruit Company ile çalışırken Guatemala’da demokratik yollarla seçilen kişiyi, CIA ile darbe yapma işini de organize etmiştir.

Türkiye’ye gelen ve en son Paris’te görüştüğüm ekonomik haberler gazetecisi arkadaş Pierre Jovanovich diyor ki, CIA’nın organizasyonu olan darbelerin yakın zamanda Türkiye ayağında ise, JP Morgan eliyle, Erdoğan’a karşı dünyada bir ilk olarak bir Amerikan bankası bir ülkeye saldırdı. Yani JP Morgan, Erdoğan’a saldırdı.

31 Mart belediye seçimlerinden önce, seçim sonuçlarını etkilemek üzere TL’ye yapılan saldırı, bir çeşit “silah”lı saldırı idi. Merkez Bankası günde 2 - 4 miyar dolar zarara uğradı.

Goldman Sachs’dan sonra dünya çapında 2. büyük banka, CIA tarafından yönlendirilerek böyle bir saldırı gerçekleştirdi.

JP Morgan’ın şu günlerde durumunun pekiyi olmadığı haberleri geliyor.

Pierre Jovanovich “seçimlerde Türkiye’de olacağım” dedi.

Mazlumun bedduasından sakının. O dua ile Allah arasında perde yoktur.