Hacım neredesin biliyor musun?
Nerede
olduğunun ve olması gerektiğinin farkında olmak, insan için çok kıymetli bir değerdir.
Olduğu ve olması gerektiği yerin bilgi ve anlamından gafil ve cahil olan
insanın bir yerde olmasıyla olmaması arasında herhangi bir fark yoktur.
Farkındalığa
dönüşmüş bir mekân bilgisi insana
çok
farklı ufuklar açacaktır.
Olmamız
gerekirken olmadığımız, olmamamız gerekirken de olduğumuz yerlerden hesaba
çekilecek olmamız meselenin ehemmiyetini anlatmaya yeterde artar bile.
‘’Ben
kimim, neredeyim, nerede olmam gerekiyor ve niçin olmam gerekiyor?’’ sualleri
hayatımızın tamamını kuşatan esaslı suallerdir.
Cevap
verebildiği ölçüde insanın anlam arayışını anlam ile buluşmasına dönüştürecek
olan bu sualleri hacdan hayata tevcih etmenin vaktidir. Haccın ibadet niyetiyle
mukaddes mekânları ziyaret oluşu hakikati her hacıya yazının başlığındaki suali
tevcih etmeyi mucip kılmaktadır. Mademki hacılara hizmet kadim bir gelenektir
öyleyse yukarıda sorduğumuz suale aşağıda verdiğimiz cevaplarla hâsıl olacak
farkındalık da bizim hizmetimiz olsun.
Hacım
neredesin biliyor musun?
İnsanı
insan ve Müslüman kılan bütün değerlerin ana vatanındasın.
Şehirlerin
anasında, manaların manasında, iklimlerin en hasında, sonsuz kerem sahibinin
sofrasında, ilahi vahyin coğrafyasındasın.
Hakkın
Kâbe’sinde, kalplerin kıblesinde, Kur’an ve Sünnetin rahlesinde, esenlikler
ülkesinde hilalin gölgesindesin.
Dîn-i
Mübîn-i İslam’ın doğduğu yükseldiği ve yüceldiği mübarek mekânlardasın.
Şehirlerin sultanı Mekke’de, ayların sultanı
Ramazanda, gecelerin sultanı kadir gecesinde, meleklerin sultanı Cebrail
(as)’in, kitapların sultanı Kur’an-ı Kerimi, varlıkların sultanı insana
okuyarak tebliğ yaşayarak temsil etmek üzere Peygamberlerin sultanı Hz.
Muhammed (sav)’e getirmesiyle sultanlar buluşmasının gerçekleştiği mukaddes
diyardasın.
Kalbin
aşkında yani aşkın kalbindesin.
Mukaddes
mekânlara davet edilen bahtiyar kullardan birisin.
Rahmanın
rahmet sofrasının sende bir misafirisin.
Yedi
iklim dört bucaktan gelen Müslümanların bir araya toplandığı, bir amelin yüz
bin ile çarpıldığı, dünya Müslümanlarının bütün sevinç ve acılarının
paylaşılarak bölündüğü, ne kadar haram, günah ve kötülük varsa cümlesinin
mağfiret ile hayattan çıkarıldığı yerdesin.
Yıldızların
gökyüzünde değil yeryüzünde parladığı o kutsal iklimdesin.
Rahmetin
kaynağında, mağfiretin membaında, marifetin dağında, muhabbetin bağında,
saadetin çağında, Haremeyn’in kucağında, hikmetin ocağında, günahkârların
sığınağında, gariplerin korunağında, Hakkın yüce dergâhındasın.
‘’U’’
dönüşünün değil ‘’Hu’’dönüşünün yapılacağı yerdesin.
Harman
yerindesin, derman yerindesin, ferman yerindesin, devran yerindesin, seyran
yerindesin, bayram yerindesin.
Gönlünün
güllendiği, dualarının dillendiği ve ruhunun dinlendiği yerdesin.
Varılacak
en mübarek yerdesin, görülecek en mukaddes yerdesin, girilecek en muazzez
yerdesin, durulacak en muhterem yerdesin.
Allah’ın
beytinde, peygamberlerinin semtinde, hakikatlerin keşfinde, aslında, özünde ve
kendindesin.
Davanın
davete, davetin hidayete, düşüncenin niyete, hicretin devlete, zahmetin
rahmete, duanın icabete, seyahatin ibadete inkılap ettiği yerdesin.
İslam’ın
insanı yol kesicilik derekesinden kurtarıp, yol göstericilik mertebesine
yükselttiği, Kur’an ve Sünnet mektebindesin.
Vardığı,
gördüğü ve erdiği mübarek yerlerin kadrini bilenlerin izzet, fazilet ve kıymet
buldukları yerdesin.
Tüm
Müslümanların tek vücut, tek yürek ve tek bilek olmasının gerektiği yerdesin.
Muhammedü'l-Emîn’in
(s.a.v) Rahmeten lil-âlemin
kılındığı
o kutlu iklimdesin.
Rahmet
elçisinin bütün tefrika duvarlarını yıkarak, sünnetiyle ümmeti arasında inşa
edip yükselttiği kardeşlik köprüsünün kurulduğu münevver şehirdesin.
Yorulmanın,
yoğurulmanın, doğrulmanın, dirilmenin ve durulmanın başkentindesin.
Putların
devrildiği, kalplerin inkârdan imana evirildiği, şirkin ve zulmün yere
serildiği, İslam’ın yayılıp yaşandığı her yerin birer gül bahçesine çevrildiği
gülistandasın.
Hacım
hâsılı kelam hacdasın, deyim yerindeyse nefis ve şeytan ile maçtasın.
Unutma
onlarla cihattasın, savaştasın yediden yetmiş yediye evelallah sen bu harbi
kazanacak yaştasın.
Gazan
mübarek haccın mebrur olsun!