08 Haziran 2024

​Hacım neredesin biliyor musun?

Nerede olduğunun ve olması gerektiğinin farkında olmak, insan için çok kıymetli bir değerdir. Olduğu ve olması gerektiği yerin bilgi ve anlamından gafil ve cahil olan insanın bir yerde olmasıyla olmaması arasında herhangi bir fark yoktur.

Farkındalığa dönüşmüş bir mekân bilgisi insana 

çok farklı ufuklar açacaktır.

Olmamız gerekirken olmadığımız, olmamamız gerekirken de olduğumuz yerlerden hesaba çekilecek olmamız meselenin ehemmiyetini anlatmaya yeterde artar bile.

‘’Ben kimim, neredeyim, nerede olmam gerekiyor ve niçin olmam gerekiyor?’’ sualleri hayatımızın tamamını kuşatan esaslı suallerdir.

Cevap verebildiği ölçüde insanın anlam arayışını anlam ile buluşmasına dönüştürecek olan bu sualleri hacdan hayata tevcih etmenin vaktidir. Haccın ibadet niyetiyle mukaddes mekânları ziyaret oluşu hakikati her hacıya yazının başlığındaki suali tevcih etmeyi mucip kılmaktadır. Mademki hacılara hizmet kadim bir gelenektir öyleyse yukarıda sorduğumuz suale aşağıda verdiğimiz cevaplarla hâsıl olacak farkındalık da bizim hizmetimiz olsun. 

Hacım neredesin biliyor musun?

İnsanı insan ve Müslüman kılan bütün değerlerin ana vatanındasın.

Şehirlerin anasında, manaların manasında, iklimlerin en hasında, sonsuz kerem sahibinin sofrasında, ilahi vahyin coğrafyasındasın.

Hakkın Kâbe’sinde, kalplerin kıblesinde, Kur’an ve Sünnetin rahlesinde, esenlikler ülkesinde hilalin gölgesindesin.

Dîn-i Mübîn-i İslam’ın doğduğu yükseldiği ve yüceldiği mübarek mekânlardasın.

 Şehirlerin sultanı Mekke’de, ayların sultanı Ramazanda, gecelerin sultanı kadir gecesinde, meleklerin sultanı Cebrail (as)’in, kitapların sultanı Kur’an-ı Kerimi, varlıkların sultanı insana okuyarak tebliğ yaşayarak temsil etmek üzere Peygamberlerin sultanı Hz. Muhammed (sav)’e getirmesiyle sultanlar buluşmasının gerçekleştiği mukaddes diyardasın.

Kalbin aşkında yani aşkın kalbindesin.

Mukaddes mekânlara davet edilen bahtiyar kullardan birisin.

Rahmanın rahmet sofrasının sende bir misafirisin.

Yedi iklim dört bucaktan gelen Müslümanların bir araya toplandığı, bir amelin yüz bin ile çarpıldığı, dünya Müslümanlarının bütün sevinç ve acılarının paylaşılarak bölündüğü, ne kadar haram, günah ve kötülük varsa cümlesinin mağfiret ile hayattan çıkarıldığı yerdesin.

Yıldızların gökyüzünde değil yeryüzünde parladığı o kutsal iklimdesin.

Rahmetin kaynağında, mağfiretin membaında, marifetin dağında, muhabbetin bağında, saadetin çağında, Haremeyn’in kucağında, hikmetin ocağında, günahkârların sığınağında, gariplerin korunağında, Hakkın yüce dergâhındasın.

‘’U’’ dönüşünün değil ‘’Hu’’dönüşünün yapılacağı yerdesin.

Harman yerindesin, derman yerindesin, ferman yerindesin, devran yerindesin, seyran yerindesin, bayram yerindesin.

Gönlünün güllendiği, dualarının dillendiği ve ruhunun dinlendiği yerdesin.

Varılacak en mübarek yerdesin, görülecek en mukaddes yerdesin, girilecek en muazzez yerdesin, durulacak en muhterem yerdesin.

Allah’ın beytinde, peygamberlerinin semtinde, hakikatlerin keşfinde, aslında, özünde ve kendindesin.

Davanın davete, davetin hidayete, düşüncenin niyete, hicretin devlete, zahmetin rahmete, duanın icabete, seyahatin ibadete inkılap ettiği yerdesin.

İslam’ın insanı yol kesicilik derekesinden kurtarıp, yol göstericilik mertebesine yükselttiği, Kur’an ve Sünnet mektebindesin.

Vardığı, gördüğü ve erdiği mübarek yerlerin kadrini bilenlerin izzet, fazilet ve kıymet buldukları yerdesin.

Tüm Müslümanların tek vücut, tek yürek ve tek bilek olmasının gerektiği yerdesin.

Muhammedü'l-Emîn’in (s.a.v) Rahmeten lil-âlemin

kılındığı o kutlu iklimdesin.

Rahmet elçisinin bütün tefrika duvarlarını yıkarak, sünnetiyle ümmeti arasında inşa edip yükselttiği kardeşlik köprüsünün kurulduğu münevver şehirdesin.

Yorulmanın, yoğurulmanın, doğrulmanın, dirilmenin ve durulmanın başkentindesin.

Putların devrildiği, kalplerin inkârdan imana evirildiği, şirkin ve zulmün yere serildiği, İslam’ın yayılıp yaşandığı her yerin birer gül bahçesine çevrildiği gülistandasın.

Hacım hâsılı kelam hacdasın, deyim yerindeyse nefis ve şeytan ile maçtasın.

Unutma onlarla cihattasın, savaştasın yediden yetmiş yediye evelallah sen bu harbi kazanacak yaştasın.

Gazan mübarek haccın mebrur olsun!