07 Temmuz 2015

Hükümet Senaristleri

Türkiye seçimlerinin üzerinden bir ay geçti. Koca bi ay. Seçim sonrası gelinen durumun ne olduğunu bilmeyen jenerasyon için ne oluyor kabilinden geçen koca bir ay. Bu  zor bir coğrafyada heba edilen koca bir ay.

Siyasetçileri anlamıyorum. Seçim döneminde oluşturdukları şiddet dilinin tonunu neden düşürmüyorlar ki. Birilerinin çıkıp sert bir şekilde SEÇİM BİTTİ demesi lazım galiba.

Seçim bitti, zira senaryolar bitmek bilmiyor. Hükümet kurulana dek senaryo yazarları devam edecekler. Özellikle basın üzerinden ülkeyi dizayn etme hevesindeki guruplar hiç durmayacaklar. Onlara göre bu ülkenin her karışı kendi emirlerine göre dizayn edilmelidir. Emir onlardan uygulama siyaset kurumundan...

Ak Parti iktidarı 13 yıl boyunca Türkiye'ye çok şey kattı. İktidar yorgunluğundaki parti son seçimde halkın yanına bir süreliğine bir yol arkadaşı  alman gerekiyor ikazıyla şimdi hükümet kurmaya çalışıyor. Başbakan Davutoğlu'nun iyi bir koalisyonla en az iki yıl Türkiye'yi yönetme arzusu var. CHP ve MHP'nin de iktidardan uzun yıllar uzak kalmaları nedeniyle bu işe gönülleri var, ama istemem yan cebime koy havasındalar. Ak Parti seçmeni taban yakınlığı nedeniyle MHP ile koalisyon düşlerken realist davranan kesim CHP ile bir koalisyon istiyor. Zaten üçüncü bir seçenek yok gibi, tabi hayalperest gurubu yani hadi seçim olsun diyenleri saymazsanız...

Dedim ya senaristler yazmaya devam ediyorlar. En ilginç senaryolar Ak Parti üzerine yazılanlar. Ak Parti seçim öncesinde il kongrelerini bitirmiş Eylül veya Ekim gibi genel kongre toplamayı düşünüyordu. Seçim sonuçları bu kongrenin erkene çekilme sinyalini verdi, tahminin her halukârda Ak Parti kongresi Ağustosta yapılır gibi. peki burada önemli olan ne? Ak Parti kongresi neden bu kadar önemli?

Ak Parti'ye yeni bir tuzak kurmaya çalışıyorlar yeni senaryoya göre. Senaryo şu: Zaten hükümet kurulamayacak, zorunlu olarak seçime gidilecek. Davotoğlu'nun parti iç dizaynıyla ilgili ciddi bir çalışma yapması lazım, o nedenle geçici hükümette görev almayacak Cumhurbaşkanı onun yerine Ak Parti içinden başka birini  görevlendirecek. Davutoğlu da parti içi çalışmaları rahat rahat yürütecek.

Ak Parti'nin son dönemlerde akıl hocaları kim bilmiyorum,Lakin böylesi bir operasyonun Başbakan yetersiz kalıyordan başka bir tercümesi var mı? Böylesi bir teklifi getiren kafanın iddia edilen vasat siyasi kafanın Ak Parti ve ülkeyi getirmeye çalıştığı yerin iyi okunması lazım. Bu durum bir dönem Ecevit'e rapor verilmesinden daha ağır bir durum değil de nedir?

Eğer bu senaryolar doğruysa ve bölge böylesine kaynıyorken Ak parti kurmayları içinden birileri bunu dillendiriyorsa, ki zaten dillendirilmezse basında birileri bunu bu kadar açık ve net yazamaz, ağacın kurdu kendinden olur misali birileri içten Ak Partiyi  ve misyonunu bitirmeye çalışıyor, demektir.

Herkes uyansın, seçim bitti. Uyuyan teşkilatlar,kavga eden siyasetçiler, çözüm üretmeyen veya üretme beceri olmayan danışman orduları, bile bile işe taş koyan atanmışlar, seçilenler, seçilemeyenler uyanın artık... oyun büyük zira siz uyuyorsunuz. Çözüm elinizde, dilinizde, iradenizde... Birilerinin size biçtiği kefeni yırtma, oyunu bozma iradesi elinizde, ya bunu yapar, ya da başınıza gelene razı olursunuz. Seçim sizin.

MHP ve ya CHP ve hatta HDP kiminle kurulacaksa bir an önce hükümet kurulmalı, kısa vadede belirsizlik oy oranını arttırsa da uzun vadede işler tersine dönebilir. Yeni bir seçim yeni bir sarmal getirebilir, zira bu ülkede senarist sayısı gereğinden fazla.

Başbakanın eşiğini biraz temizlemesi gerekiyor, zira bu eşikten beşik sallayacak cevherler çıkmadı pek. Onlara yeni bir Davutoğlu bulma şansımız da yok maalesef. Öyleyse bir yenilenmeyle bu işin üstesinden gelinmeli. Bu günden tezi yok, yarın çok geç olabilir. Ülkenin kaybedecek vakti de yok. Kaybettiren kaybeder, adı ne olursa olursa olsun. Sanı ne olursa olsun.

Haydi işe vira Bismillah...

Selam ile efendim.

Twitter: @evsenomer

Not : Babam geçirdiği bir rahatsızlık nedeniyle yoğun bakımda yazılarımı okuyan dostlardan dua beklerim.