16 Kasım 2022

İnsanlığın kurtuluşu için çile çekenler 2

Duydu kadın dolaşan dedikoduları şehirde,

Ziyafete çağırıp verdi birer bıçak ellerine!

 

Çağırdı salondaki kadınların huzuruna bizi,

Kamaştı gözleri, kestiler şaşırıp ellerini!

 

“Bu insan değil, büyük bir melek olması gerektir,

“Kadın: ”İşte bu; hakkında beni kınadığınızdır!”

 

“Nefsinden yararlanmak istedim, o gösterdi iffet,

Yapmazsa isteğimi, zindanda çürüyecek elbet!”

 

Azizin karısı, Hz. Yusuf’a (A.S.) heveslenmekte haklı olduğunu ve sosyete kadınlarının onu kınamakta ona haksızlık yaptıklarını; hatta onun yerinde onlar olsaydı böyle davranacaklarını  anlatmak için bir ziyafet verdi. Ziyafette kadınların Hz. Yusuf’a (A.S.) olan hayranlığını görünce ona hak verdiklerini ve haklılığını kanıtlamış olduğuna kanaat getirdi. Bu sıcak ortamı yakalamışken fırsattan istifade çekinmeden suçunu itiraf etmekle birlikte tehdidini de sürdürmekten geri adım atmayıp isteğini yerine getirmezse onu zindanda çürüteceğini de güçlülerin psikolojisiyle çekinmeden söyledi.

 

“Ya Rabb’i çağırdıkları işten sevimlidir zindan,

Koru ya Rabb’i bizi bu kadınların tuzağından!”

 

Uzaklaştırmazsan bunların tuzağını bizden,

Tuzaklarına düşer, oluruz biz cahillerden!

 

Hz. Yusuf, (A.S.) içinde bulunduğu bu durumdan kurtulabilmek için; Allah’ın resullerinin dara düştüklerinde, güçleri tükeninceye kadar kendilerine düşeni sonuna kadar yaptıktan sonra Rabb’lerine yalvardıkları gibi Rabb’ine yalvarıp yardım istedi. Allah da ona yardım etti ve onu kadınların kötülüğünden uzaklaştırıp korudu. İlk görünüşte zindana atılmak kötülük olarak görülür. Ancak olayların sonuna göre iyi ya da kötü olduğuna karar vermek daha isabetli olur. Biz insanlar aceleciyiz ve olayın içyüzünü, sonunu beklemeden çabuk karar veriyoruz. Hz. Yusuf (A.S.) zindana atılıyor; evet, zindan; sıkıntılı bir yer, karanlık, sosyal yaşamdan uzak, yalnızlığın kol gezdiği, açlık, yokluk ve çaresizliğin olduğu bir yer. Ancak Allah’ın muradı onu oradan alıp güllük gülistanlık bir yere; saraya yönetici olarak yerleştirmekti. Onun için melikin rüyasını ünlü rüya yorumcuları yorumlayamadı, Allah, Hz. Yusuf’a (A.S.) rüya yorumlama bilgisini öğretmişti ki onu sonunda saraya yerleştirsin ve ona orada yüksek makam versin...

 

Kerim kitabımız Kur’an buna Allah’ın rahmeti diyor. Allah, dilediğine (dileyenlerden de hak edene) rahmetini yetiştiriyor ve onu isteğine kavuşturuyor. Hz. Musa, (A.S.) kimsesiz, aç, susuz ve perişan bir durumda bayanların koyunlarını suladıktan sonra ağacın altına oturup Allah’ın yardımını istedi; Allah da ona rahmetini gönderdi de çoluk çocuğa karıştı ve Allah’ın Resulü olup Allah’ın düşmanı firavuna karşı mücadelede başarılı oldu ve kavmini kurtardı. Hz. Nuh’un (A.S.) gücü tükendi ve yardım isteyince Allah, onu, ona inananlarla birlikte kendi gözetiminde yaptırdığı gemiye bindirip kurtardı.“Bazen, ateşe atılacaksın yanman için; ancak Allah’ın rahmeti sayesinde ateş serin bir vaha olacak ve seni yakmadığı gibi üzerine bir saba rüzgarı gibi esecek ve sen de güven içerisinde putları kırmaya devam edeceksin!

Bazen, bıçağın altına bir koç cesaretiyle yatacak; ancak Allah’ın rahmeti sayesinde bıçak seni kesemeyecek ve söz dinleyen uyumlu bir çocuk olarak yaşamına devam ederek Ka’be’nin yapımında işçi olarak çalışacaksın!

Bazen, azgın dalgaların delirdiği sırada kura sana çıkacak ve acımasızca köpek balıklarına yem olarak karanlık denize atılacaksın; ancak Allah’ın rahmeti sayesinde balina seni karnında taşıyıp koruyacak ve dinlenmeye, sahile atacak; sen terk ettiklerinin yanına gidecek ve karanlıkları aydınlatmaya eskisi gibi devam edeceksin!

İnşallah devam edeceğiz, kalın sağlıcakla!