VF kat sol
VF kat sağ

23 Kasım 2022

İnsanlığın kurtuluşu için çile çekenler 3

Bazen, sen insanları doğru yola, Allah’ın istediği yola çağıracaksın, dokuz yüz elli sene uğraşacaksın fakat sana çok az kişi ancak inanacak ve sen artık; “Ya Rabb’im, ben yenildim!” diyerek Allah’tan yardım isteyeceksin! Bunun üzerine Allah’ın rahmeti sana yetişecek; dalgalar yerden göğe kadar yükselecek; “Ustası Allah olan gemi!” seni kurtaracak; ancak sana inanmayanlar boğulacak; sana inanmadığı için senin öz oğlun bile inanmayanlarla beraber suda boğulacak; böylece sana inananlar şuna da inanacak: ”İnananlar için her çağda bir Nuh’un gemisi vardır!” (Sezai Karakoç)” Sen de insanlığın ikinci babası ve kurtarıcısı olacaksın!

Bazen, sen daha bir günlük bebekken timsahların, yırtıcıların, yılan ve akreplerin cirit attığı Nil sularının üzerinde tahtadan beşiğinle yolculuk yapacaksın ve sen Allah’ın rahmeti sayesinde yine de bu korkunç gece yolculuğuna dayanacak, kasaplar tarafından boğazlanmaktan kurtulacak; düşmanının sarayında el bebek, gül bebek büyüyeceksin! Sonra önüne bir “diken” çıkması üzerine ayağının kanamaması için kaçacak, kaçacak ve ıssız, kimsesiz çöllerden geçip Allah’ın rahmeti sayesinde bir kuyunun başındaki zorba kalabalığa rağmen; güçsüzlerin koyunlarını sulayacak ve bir ağacın altında kimsesizliğine, garipliğine yanacak ve oturup derdini, sonsuz Rahmet Sahibi’ne arz edip yardım isteyeceksin ve yıldırım hızıyla sana Allah’ın rahmeti yetişecek, ummadığın güzelliklerle yaşamını sürdürecek; çoluk çocuğa karışacak, Allah sana görev verecek; sonra, kardeşinle beraber güçlü ve korkmadan gidip düşmanınla mücadele edecek ve onu Allah’ın rahmeti sayesinde yenecek ve ondan sonraki bütün büyüklenenlere bir ders olması biçiminde azgın ve zorba olan çocuk katili; sahibi olduğunu iddia ettiği sularda boğulup gidecektir! 

Bazen, en yakınların tarafından ölmen için kuyuya atılacaksın ve çaresiz, kimsesiz, kuyunun dibinde ölüm kalım uğraşı verirken; susamış kıymet bilmez adamların su kovasına yapışıp çıkacak ve pazarlarda köle olarak satılacaksın! Daha sonra Allah’ın rahmeti sayesinde insanlara güzel örnek olacak; zindanda bile insanlara yol gösterecek ve iftira lekesini üzerinden atıp onur ve haysiyetini korumuş olduğunu kanıtlayarak köle olarak satıldığın Mısır’a yönetici olacaksın!

Bazen de en azılı çıkarcı çapulcular izini sürecek, sen de izini kaybettirmek için  mağaraya sığınacak ve azılıların ayak seslerini bile duyacak; Allah’ın rahmeti sayesinde bu beyinsizler eğilip bakmayı düşünemeyecekler ve sana bir zarar gelir diye endişelenen arkadaşını: “............Nitekim inkârcılar onu, iki kişiden biri olarak yurdundan çıkardıklarında Allah ona yardım etmişti: Hani onlar mağaradaydılar; arkadaşına “Tasalanma! Allah bizimle beraberdir” diyordu. Derken Allah ona kendi katından bir güven duygusu indirdi, sizin göremediğiniz askerlerle onu destekledi ve inkârcıların sözünü değersiz hale getirdi. Allah’ın sözü ise en yücedir. Çünkü Allah mutlak galiptir, hikmet sahibidir.” (Tevbe:40, DİB, Kur’an-ı kerim) buyurarak sakinleştirip güven verecek ve kurtulup Yesrip bahçelerinde ay gibi doğacak; Süreyya Yıldızı’nın parlak ışıkları gibi etrafına ışık saçacak; uzun süre karanlıkta kalmış olan dünyayı aydınlatacağın için zılgıtlarla, deflerle karşılanacaksın!” İşte bütün bunlar yaratıcısının insanoğluna armağanı olan “rahmet kıvılcımları”dır. Bu insanoğlu işte öyle bir bilinmezliktir ki kimse çözemiyor!

 

“Bu bilinmezliği ne bilsin,

Toplansa yüz dahi ve bilgin!”

                      Molla Ahmet Cıziri          

“Çözemez asla sade aklıyla yaratılan,

Ancak vahiyle içinden çıkabilir insan!

                                    Haristani

Ancak Allah’ın rahmeti başka... O isterse akan sular durur!