14 Ağustos 2019

KESARİ: SEFİL BİR FİLM

1-2 gün önce gözüm bir film afişine takıldı. Sakallı bir adam. İlgimi çekti. Hint filmi imiş. Film seyretmem. Fragmanını ve konusunu inceledim. 1897 yılında İngilizlere karşı isyan eden Pakistanlı 10000 Müslüman kardeşimize karşı, bir İngiliz karakolunu savunan, 21 Hintli sömürge askerinin “cesur” savunmasını anlatıyor. Cesur kelimesini tırnak içine aldım, çünkü İngiltere gibi Hint halkına her türlü sömürüyü ve eziyeti reva gören bir zalim devletin saflarında şuursuzca savaşmak mı cesaret; yoksa o zalim devlete onuruyla isyan eden Müslüman peştun kardeşlerimizin çetin mücadelesi mi gerçek cesaret?

Maalesef filme yapılan yorumları da okuyunca -çok azı hariç- izleyicilerin bu soruları hiç sormadan, Müslümanları cahil ve barbar; sömürge askeri olan birkaç Hintliyi nazik ve cesur kahramanlar olarak gösteren bu ırkçı filmin etkisinde kalarak, “harika film” gibi şuursuz cümleler kurduklarını gördüm.

İstiklal şairimizin dediği gibi, “Kimi Hindu, kimi yamyam, kimi bilmem ne bela...”

Çanakkale'de İngilizlerin kıyılarımıza yığdığı on binler Hintli askerin düşmanlığını, Balkan Harbinde, Osmanlı-Yunan Savaşında, Milli Mücadele yıllarında, Kıbrıs Harekâtında, kısacası ne zaman başımız sıkışsa; sadece gönülden değil, maddi olanaklarını da seferber ederek her zaman yardımımıza koşan Pakistan halkının dostluklarını nasıl olurda sadece bir film seyrederek unuturuz? Anlayamıyorum!

Hele ki Hindistan'ın on binlerce askeri Keşmir'e sevk ettiği, bölgedeki kardeşlerimizin yardım ve dua beklediği bu zor günlerinde, bu filmin gösterime sokulmasını manidar buluyorum.

Öyle anlaşılıyor ki, Hint milliyetçiliğini kaşıyan zamanımızın Firavun ve Nemrutları, bölgede yenemedikleri onurlu Müslümanlara karşı tarihte defalarca olduğu gibi, yine Hint milletinin evlatlarını maşa olarak kullanmaya karar vermişler.

Ben insanımızdan bu sefil filmi seyretmeye tahammül edememelerini, en azından o kadar vakit geçirdikleri sosyal medyadan protesto dalgaları başlatmalarını beklerdim. Yazık!