28 Temmuz 2017

Koç’un ‘eskici’ müzesi ve Sakal-ı Şerif

Koç grubu, CHP Genel Müdürü'nün dalalet yürüyüşünde kullandığı ayakkabılardan birini ‘Rahmi M. Koç Müzesi'ne istemiş, CHP de aynı gün göndermişti.

Biz de Koç'un derdinin ne olduğunu sormuş ve aşağıdaki sualleri yönetmiştik:

Bir: Bu ayakkabıları niye istediğinizi biliyoruz ama bir de sizden dinleyelim!

İki: Bu icraatınızla Türkiye ve bağlı bulunduğunuz başşehirlerdeki baronlara hangi mesajı verdiniz?

Üç: 15 Temmuz 2016 sizin için ne anlama gelir?

Dört: 15 Temmuz şehitlerinin eşyalarından da meyhaneli müzenize bir eşya koydunuz mu?

Beş: Desteklediğiniz Gezi isyan ve iç savaşına ait çöpleri de müzenizde sergiliyor musunuz?

Altı: Sizin için Türk milleti ve kadim tevhid inancı ne ifade eder?

Yedi: Mustafa Koç'un ölümü konusunda neden hâlâ sessizsiniz?

Sekiz: Ali Koç kazasını nasıl okumalıyız?

Dokuz: Bugünden bakınca Vehbi Koç'un milleti kısırlaştırma mücadelesini doğru buluyor musunuz?

On: ‘Yeni Türkiye' sizi huzursuz ediyor mu?

On bir: Bilderberg sizin için ne ifade eder?

On iki: Latif Erdoğan'ın iddiaları hakkında ne diyorsunuz?

On üç: …

On dört: Gülen nasıl biridir? Kendisi ile temasınız oldu mu ve devam ediyor mu?

KOÇ'TAN KISIK MI KISIK SES

Koç grubu, ‘Rahmi M. Koç Müzesi' başlıklı kâğıdı ile bir cevap gönderdi.

Ama metinde hiçbir sualimizin cevabı yok.

Koç diyor ki: “Müzemiz, ülkemizin sanayi, iletişim ve ulaşım tarihindeki gelişmeleri yansıtan ilk ve tek sanayi müzesi olup, müzemizde 14 binin üzerinde obje var.

Koleksiyon, aynı zamanda Türk siyasetinde yer alan bazı kişilerin simge olmuş objelerini de kapsamakta.

Kemal Paşa'ya ait üniforma, sivil giysiler ve bazı şahsi eşyaları ile annesi Zübeyde Hanım'a ait Kur'an-ı Kerim ve başörtüsü,

Demirel'in şapkası,

Ecevit'in kasketi ve daktilosu,

İnönü'nün kasketi de Rahmi M. Koç Müzesi'nde sergilenmektedir.

Aynı şekilde Kılıçdaroğlu'nun ‘Adalet Yürüyüşü'nde kullandığı ayakkabılar da bu kapsamda önümüzdeki günlerde müzemiz koleksiyonuna katılacaktır.”

Sorumluluk ve suçluluk hissetmek yerine Mustafa Kemal'e sığındıkları için Koç'u ‘tebrik' ediyorum(!)

Ayrıca cevap dediğiniz böyle olmalı!

Zülfi yâre dokunan suallerin cevapları vermemeli!

Can alıcı konuları okumamış, duymamış gibi yapıp, görmezlikten gelmeli!

Koç'un tarafıma gönderdiği metni okuyunca Menderes, Özal, Erbakan, Türkeş gibi rahmetli siyasetçilerin eşyalarının bu müzede olmamasına çok sevindim.

Ama Zübeyde Hanım'a atfedilen Mushaf-ı Şerif'in (Kur'an-ı Kerim'in), Demirel'in şapkası, İnönü ve Ecevit'in kasketleri ile Kılıçdaroğlu'nun ayakkabıları ile aynı mekânda olması içimi acıttı, yüreğimi yaktı.

O Kur'an-ı Kerim'in siyasi bir maksatla oraya konulduğundan şüphe duymamak saflık olur. Ayrıca yaşadığı çağda insanlar basılı bir Kur'an-ı Kerim nüshası bulmakta zorlanırken, Zübeyde Hanım'ın ne çok Mushaf'ı varmış?

Hadi başörtüsünü anladık da, ne çok seccadesi varmış?

Ayrıca niye başka şeyler değil de bu üçü?

Gözlerimle gördüm aynısı Selanik'teki evde var. Paşa adına açılan pek çok müzede var. Aynıları bir de Koç da varmış...

Koç'a tavsiyemiz buna hiç gerek yok, lütfen onu oradan kaldırın. Siz o eşyaları oraya koysanız da koymasanız da, zihniyetinizi herkes biliyor. Bu kadarına hiç gerek yok…

Ayrıca sizden hâlâ yukarıdaki suallerin cevabını bekliyoruz. Sözünüz varsa, bizim de yayınlayacak yerimiz var.

Siz ve biz sağ olduğumuz müddetçe bu sualler geçerli olacak. Bilesiniz!

SAKAL-I ŞERİF VE LA HİYATÇILAR

Şu Modernist ilahiyatçılar var ya…

Hani şu Sakal-ı Şerif başta olmak üzere, Hz Muhammed Mustafa'nın (s.a.v.) diğer Peygamberler ve Sahabi efendilerimizin kullandığı eşyaların muhafaza edilmesine itiraz edenler…

Osmanlı'nın Mukaddes Emanetler'e gösterdiği ihtimamla alay edenler…

Hz Muhammed'in bunca ‘sakal'ını nereden buldular, hatta bir terbiyesizlik daha yaparak kendileri gibi ‘kıl' diye küçümseyen talihsiz, nasipsiz, bahtsızlar var ya…

Onlara diyorum ki; bakın Koç: CHP Genel Müdür'ünün, İslam'la savaşan İnönü'nün, ‘Bu hanıma haddinin bildirin' diyen Ecevit'in, ‘Başörtüsü ile okumak isteyenler Arabistan'a gitsin' ve ‘bu asırda Kur'an'la hükmedilmez' diyen Demirel'in eskilerini toplamış, ‘eser' diye sergiliyor.

Ya sevabına Koç'a karşı da aynı itirazlarınızı herkesin duyacağı yüksek sesle iletin, ya da Hz. Peygamber'in (s.a.v.) aziz hatırasına karşı yaptığınız saygısızlığa son verin.

Oryantalistlerin ve ‘Yeşil Kuşak' yetiştirmelerinin, Müslüman gözüken müfsidlerin ve bazı istismarcılardan hareketle Müslümanların değerlerine saldırmayın!