Mustafa Kemâl'in havradaki resmî cenâze âyini (48)
(-Vanderbilt University Öğr. Âzâsı- Julia Phillips Cohen ve - University of California Öğr. Âzâsı- Sarah Abrevaya Stein, Sephardi Lives: A Documentary History, 1700-1950, California: Stanford University Press, ön kapak ve ss. 369-370)
Neredeyse bir asırdır
bütün dünyânın mâl̃ûmu olan bir hak̆îkat̃, asırlık uykusunda berdevâm olan
Anadolu efk̃ârıumûmiyesinden saklanabildi… Tekrâr ediyoruz: Ey Anadolu Milleti!
Ancak Bâsübâdelmevt’te mi uyanacaksın?
***
Üçüncü mêhaz: Samedi; Hebdomadaire illustré de la vie
juive
O devirde, Fransa Yahûdi Cemât̃inin onlarca
nâşiriefk̃ârından biri olan haftalık Samedi;
Hebdomadaire illustré de la vie juive’in, Mustafa Kemâl̃ için Sefarad
havrasında yapılan âyin hakkında bir hayli tafsîl̃ât verdiği görülüyor:
“Kemâl̃ Atatürk’ün Hâtırasına Cenâze Âyini
“Sefarad Cemâat̃i, 13 Ocak 1939 Cuma günü, Berit Şalom
Havrası’nda, Türkiye’nin hal̃âskar ve müceddidi Kemâl̃ Atatürk’ün hâtırasına
bir cenâze âyini icrâ etti.
“Mâbed, bu maksadla, Lévi-Rivet Ticârethânesi
tarafından dekore edilmişti. Ahd’in her iki tarafındaki duvarlara üzerleri
siyah (tülle) örtülmüş iki Türk bayrağı yerleştirilmişti. Atatürk’ün Türkiye
Başkonsolosluğu tarafından ödünc verilmiş portresi galeriyi süslemekteydi.
“Azîz Müteveffâ Kemâl̃ Atatürk için cenâze nutkunu
Hahambaşı N. J. Ovadia îrâd etti. Müteâkiben, Mü’minler, ayakta ve dînî bir
sükût içinde, ‘Hazan’ [İlâhîci] José Papo tarafından terennüm edilen
(Mezâmir’den bâzı Âyetleri muhtevî) ‘Şiviti’yi dinlediler. Peşinden, Cemâat̃in
Umûmî k̃âtibi Avukat Robert Mitrani, Müteveffânın hâtırasını tebcîl eden Türkce
bir nutuk îrâd etti. Mukaddes Ahid, bir ân için (Mösyö Emmanuel Salem
tarafından) açıldı ve hem Fransa, hem de Türkiye için duâ edildi. Koro, ‘Adonay
ma Adam’ ve ‘Teilat Adonay’ı terennüm ettikden sonra İstik̆l̃âl̃ Marşı’nı ve
Marseyyez’i de okudu ve Âyin bu sûretle nihâyete erdi.
“Âyine iştirâk̃ edenler arasında şu şahsıyetler
dikkat̃ çekiyordu: Dâhiliye Vek̃âleti Kalem-i Mahsûs Müdürü, Türkiye’nin Pâris
Büyük Elçiliği’nden iki Murahhas, Başkonsolos Dürri Bey, Sâbık Fahrî Konsolos
Ziyâ Bey, kendisine birkaç Türk talebesinin refâkat̃ ettiği Talebe Müfettişi
Mösyö Başman, İspanya Konsolos Muâvini Senor [Senyör] Gomez, Pâris
Konsistuarı’ndan [sivil ve hahamlardan müteşekkil Cemâat̃ İdâre Hey’eti’nden]
bir Murahhas Hey’eti, Emniyet Müdürlüğü’nden Mösyö Berr, Pâris Hahambaşısı
Julien Weill, Yugoslavya Hahambaşısı Dr. Alkalaï, İspanya Haham Mahkemesi Reîsi
Senor Menahem Coriat, Eski Muhâriblerden, Siyonistlerden, Mizrahistlerden,
‘Kardeşlik’den, Talmud-Tora’dan, ‘Sefarad Gencliği’nden [bunlar muhtelif
dernekler olsa gerek], Şark Muallim Mektebi’nden, Hevra-Kadişa’dan, v.s.
müteşekkil bir Murahhas Hey’eti.
“Hahambaşının ve Robert Mitrani’nin nutukları ile José
Papo’nun okuduğu ilâhîler, ertesi akşam, sâat 19.30’da, Lüksemburg Radyosu
tarafından yayınlanmıştır.”
(Samedi; Hebdomadaire illustré de la vie juive, 21.1.1939, pp. 1 et
5 –Directeur: Ephraïm Artzieli; Les
Archives Israélites, fondées en 1840 et Le
Journal juif, fondé en 1934-)
Pâris’de intişâr eden Samedi; Hebdomadaire illustré de la vie juive isimli haftalık
Yahûdi gazetesinin 21 Ocak 1939 târihli nüshasının ilk sayfası ve (5. sayfada)
Mustafa Kemâl̃’in havradaki resmî cenâze âyininin haberi…Âyin, Lüksemburg Radyosu tarafından dahi
yayınlanmış… -Anadolu Milleti hâric-
neredeyse bütün dünyânın vâkıf olduğu bir hak̆îkat̃…
***
Pâris Berit Şalom Sefarad
Havrası’ndaki cenâze âyini hakkında tafsîl̃ât
Mustafa Kemâl̃ için 800
sandalyeli Pâris Berit Şalom Sefarad Havrası’nda 13 Ocak 1939’da icrâ edilen
Sefarad cenâze âyini hakkında, yukarıda bahis mevzûu ettiğimiz kaynaklardan,
bölük pörçük mâl̃ûmât edinmiştik. Tafsîl̃âtı, tabîatiyle, Le Judaïsme Séphardi mecmûasında buluyoruz.
Cihânşümûl̃̃ Sefarad
Cemâat̃leri İttihâdı’nın bu nâşiriefk̃ârının Şubat 1939 târihli 68. sayısının
(17’yle başlayıp 32’yle sona eren) 16 sayfasından 9 sayfası bu târihî hâdiseye
tahsîs edilmiştir.
Mecmûa, Cihânşümûl̃ Sefarad
Cemâat̃leri İttihâdı Umûmî K̃âtibi ve Le
Judaïsme Séphardi mecmûasının Neşriyat Müdürü Ovadia Camhi’nin “Türkiye’ye
Tâzim (Hommage à la Turquie)”
serlevhalı başmakalesiyle başlıyor (ss. 17-18). Bunu, yapılan cenâze âyini
hakkındaki haber tâk̆îb ediyor (ss. 18-19).
Arkasından Hahambaşı Ovadia’nın ve Avukat Mitrani’nin cenâze nutuklarına
yer veriliyor (ss. 19-22).