Nakba ve Naksa - Geçmişin İzleri, Bugünün Direnişi
"Nakba, sadece toprak kaybı değil, aynı zamanda kültürel bir soykırımdır. Filistinlilerin kimliği Nakba ile birlikte koparılmış ve sürekli bir direnişin kaynağı olmuştur."
Edward Said
"Naksa, Filistinli direnişin
doğduğu bir dönemdir. Toprak kaybı Filistinlilere işgalin acı gerçeğini
göstermiş ve özgürlük mücadelesinin fitilini ateşlemiştir."
Abdulaziz el-Rantisi
"Nakba, Filistin halkının
kolektif bir hafızasıdır. Ancak unutmamalıyız ki Nakba sadece geçmiş bir acı
değildir, aynı zamanda geleceğe dair bir umuttur."
Yaser Arafat
"Naksa, bize işgalin ve
zulmün ne kadar acı verici olabileceğini öğretti. Ancak aynı zamanda direnişin
ve özgürlüğe duyulan açlıkla nasıl yüzleşileceğini de gösterdi."
Leyla Halid
"Nakba, sadece
topraklarımızı kaybetmek değil, aynı zamanda kültürümüzü ve tarihimize ait
birçok unsuru kaybetmek anlamına geliyordu. Ancak unutmamalıyız ki direniş, bu
kayıplara karşı bir cevaptır ve umutlarımızı diri tutar."
Mahmud Derviş
"Naksa, bize direnişin
gücünü gösterdi. Topraklarımızı kaybettik ama umudu kaybetmedik. İşgal altında
bile direniş yaşamımıza anlam kattı."
Yahya Hammuda
NAKBA
"Nakba," Arapça kökenli
bir kelime olup, "büyük felaket" veya "büyük felaket günü"
anlamına gelir. Bu terim 15 Mayıs 1948 tarihini ifade etmek için kullanılır. Bu
tarih İsrail devletinin kurulduğu ve bağımsızlık ilan ettiği günü temsil eder.
Filistinliler için Nakba, kendi topraklarından ayrılma, mülteci durumuna düşme,
evlerini terk etme ve yaşamlarının kökten değişmesi gibi travmatik olayları
ifade eder.
Filistinliler için Nakba,
İsrail'in kurulmasının ardından yaşanan toprak kayıpları, yerinden edilmeler ve
sürgünleri kapsayan bir tarihî olaylar dizisini simgeler. Nakba, Filistinliler
arasında hâlâ derin bir duygu ve sembolizme sahiptir ve her yıl 15 Mayıs'ta
anma etkinlikleri düzenlenir. Bu tarih, Filistin topluluğu için bir trajedi ve
anavatanlarının kaybı olarak anılmaktadır.
NAKSA
"Naksa” da Arapça kökenli
bir kelime olup, "felaket" veya "darbe" anlamına gelir.
Naksa, 1967 Altı Gün Savaşı'nın sona erdiği 10-11 Haziran 1967 tarihini ifade
eder. Altı Gün Savaşı, İsrail, Mısır, Suriye ve Ürdün arasında gerçekleşen kısa
süreli bir çatışma idi.
Altı Gün Savaşı sonucunda İsrail,
Batı Şeria, Doğu Kudüs, Gazze Şeridi, Golan Tepeleri ve Sina Yarımadası'nın
kontrolünü ele geçirdi. Bu olay, Filistinliler için bir başka büyük felaket
olarak algılandı ve "Naksa" terimi, 1967'deki toprak kayıplarını ve
Filistinlilerin yaşadığı yeni felaketi ifade etmek için kullanılır.
Naksa, Filistin meselesi
bağlamında, Filistinlilerin toprak kayıpları, sürgünler ve işgal sürecini
temsil eder. Naksa'nın ardından, İsrail'in elde ettiği topraklar ve devam eden
sorunlar, Orta Doğu'da barış ve güvenlikle ilgili bir dizi sorunu da
beraberinde getirmiştir.
DERİN TRAVMA
Arap dünyasında Nakba,
Filistinlilerin tarihî trajedisi olarak kabul edilir. Bu terim, Arap
coğrafyasında Filistin meselesine duyulan derin bağlılığı ve dayanışmayı
yansıtır. Naksa ise, Arap dünyasında İsrail'e karşı yenilgi olarak algılanır.
Bu kelime bölgedeki politik ve toplumsal çalkantıları simgeler. Nakba,
Filistinliler arasında derin bir travmaya neden olmaya devam ediyor. Bugün
İsrail’in Gazze’de yapmak istediği yine bu. Toprak kayıpları, sürgün ve
ailelerin parçalanması Filistin halkı üzerinde uzun süreli psikolojik etkiler
bırakmış ve bu tarihî felaketin unutulmaz bir sembolü haline gelmiştir. Aynı
zamanda, Filistinlilerin İsrail ile ilişkilerinde temel bir sorun kaynağı
olarak varlığını devam ettiriyor. Naksa
ise 1967'deki toprak kayıpları ve İsrail'in genişlemesi Filistinlilerin direniş
ve ulusal kimlik arayışlarını etkilemiştir. Bu dönem, Filistin hareketinin
hedeflerini ve stratejilerini şekillendiren kritik bir dönem olmuştur. Naksa,
Filistinliler arasında bir direniş ve özgürlük sembolü olarak varlığını
sürdürmektedir.
BÖLGEDEN KISA NOTLAR
·
Almanya İsrail'e 10.000 tank mermisi tedarik
edecek.
·
Ulusal Birlik Partisi Bakanı Gideon Sa'ar İsrail
Ordu Radyosuna yaptığı açıklamada 'Hamas yenilgiye uğramaktan çok uzak ve Gazze
Şeridi'nde Hamas'ın yönetimine bir alternatif olacağını düşünen varsa, bu
kesinlikle gerçekleşmeyecek' ifadelerine yer verdi.
·
İsrail Genelkurmay Başkanı Moriah Asraf,
"Savaşta şu ana kadar elde ettiğimiz başarıların erozyona uğramasıyla
karşı karşıyayız çünkü ertesi gün için herhangi bir strateji oluşturulmadı.
Geri dönüp çatışmayı bitirdiğimiz bölgelerde operasyon yapmak zorunda
kalabiliriz” dedi.
·
İsrail ordusunun zırhlı birliklerinin bir kısmı
Gazze'den ayrıldı.
·
Yahudi Halk Politikası Enstitüsü'nde kıdemli
araştırma görevlisi olan Dr. Dov Maimon; "Almanya, Fransa ve Britanya'daki
Yahudilerin bana sürekli şunu söylediğini duyuyorum: Hiç şansımız yok.
Bitti" dedi.
·
Savaşın başlangıcından bu yana Gazze'de İsrail
tarafından 118 gazeteci şehit edildi.
·
Umman Sultanı: "İsrail’e giden bazı ticari
gemilerin vurulması batılı ülkelerin silahlarını ve uçaklarını harekete
geçirirken, İsrail'in 20 binden fazla Gazzeli’yi yok etmesi kimseyi harekete
geçirmedi.”
·
İşgalci İsrail'in Gazze'ye yönelik devam eden
saldırılarında Gazze'nin kuzeyindeki tüm camiler tamamen yıkıldı.
·
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze
savaşının kendisi açısından "çok ağır bir bedel" getirdiğini söyledi.