24 Ağustos 2015

Olmadı Yarbay!

Zihni Çakır /

zihnicakir@gmail.com

@zihnicakir



Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti iktidarını hedef alan Yarbay Alkan'ın, üzerinde üniforma ile sarfettiği "...bunun katili kim? Bunun sebebi kim? Şu güne kadar 'çözüm' diyenler neden şimdi 'sonuna kadar savaş' diyor" sözleri, bir acının haykırışı olarak geçiştirilemez.

Şırnak'ta şehit olan Jandarma Yüzbaşı Ali Alkan'ın kardeşi Jandarma Yarbay Mehmet Alkan'ın, Osmaniye'de düzenlenen cenaze törenindeki sözlerinin, bir çok açıdan irdelenmesi gerekiyor.

Sosyal medyada yoğun eleştirilere maruz kalan sözlerde haklılık payı bulan tek kesim, HDPKK, PKK'ye destek veren çevreler ve "Tayyip gitsin de isterse ülkeyi PKK yönetsin" diyenlerdi.

Muhakkak etaş düştüğü yeri yakar. Ölümün getirdiği acının empatisi de olmaz elbette. Ama hepimiz biliriz ki; askeri üniformayı giymeye karar vermek, ölüme her an hazır olmaktır. Şehit abisi Yarbay Mehmet Alkan'ın, kardeşinin cenaze töreninde kullandığı ifadelerin, "acısını yaşamak" şeklinde geçiştirilmesi mümkün değil.

Hele bu ifadelerin, PKK'lıların cenazeleri sırasında sarfedilen sözlerden tek farkının, kullanılan dil olduğu ortadaysa, sorgulamak hakkımız.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti iktidarını hedef alan Yarbay Alkan'ın, üzerinde üniforma ile sarfettiği "...bunun katili kim? Bunun sebebi kim? Şu güne kadar 'çözüm' diyenler neden şimdi 'sonuna kadar savaş' diyor" sözleri, bir acının haykırışı olarak geçiştirilemez.

Siyasi iradeyi hedef alarak, "Sırça saraylarda 30 tane korumayla gezip zırhlı arabalara binip de şehit olmak istiyorum diye bir şey yok" ifadelerine sakladığı öfkeyi, nasıl "acısını yaşamak" kabul edip, yok sayalım!

Şehit eşi Sibel Kulaksız kadar olamadı!

Malazgirt'te şehit Binbaşı Arslan Kulaksız'ın eşi Sibel Kulaksız'ın, şehit eşinin cenaze törenindeki, "Hiçbir düşmanı güldürmeyeceğiz. Gülmeyecekler. Arslanlar çok gelecek" haykırışı kulaklarımızda çınlarken, Yarbay Alkan'ın devlete yönelik öfkesi bir acının feryadı değil asla.

Yarbay'ın tepkisini yaşadığı acının değil mensubiyet duyduğu bir kesimin şekillendirdiğini şu ifadeleri ele veriyor: "Ben bunların önünde bu namazı kıldırmam. Ben şehidin abisiyim. Ben cenazemi buradan götürüyorum. Ben bu çapulcuların önünde cenaze namazı kıldırmam."

Yarbay Alkan'ın bu haykırışları eşliğinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan adına gönderilen çelengin parçalanmasıysa, provokasyonu tamamlayan kareyi oluşturdu.

Kürt Şehidin Babasının ibretlik sözleri

Geçtiğimiz günlerde şehit düşen polis memuru Bünyamin Torğut'un babası Mehmet İhsan Torğut'un, kendisinin de ana dilinin Kürtçe olduğunu söyleyerek saldırganlara gösterdiği sert tepkiyi hatırlayalım. Baba Torğut'un "Bir Bünyamin gitti bin Bünyamin bu Vatana hizmet eder. Bünyamin'ler ölmez" sözleri Yarbay Alkan'ın sözlerinin yanında birşey ifade etmiyor mu?

Baba Torğut'un, "Kürt oğlu Kürt'üm ama Müslümanım ve Amerika ve İsrail yandaşı değilim. Bünyamin'ler gider Bünyamin'ler gelir vatan sağ olsun. Sakın gevşeklik gösterip bu ülkenin vatanına hizmet eden gençlerin bu duruma düşmesine müsaade etmeyiniz" sözleriyle, terörle mücadeledeki kararlılığa devam beklentisinin yanında, Yarbay'ın, yapılan operasyonlara ve yürütülen mücadeleye hem de üniforma ile tepki göstermesi nasıl sıradan bir davranış yansıması olarak kabul edilebilir?

Siz hala 7 Haziran'da, askeri lojmanlarda HDPKK'ya çıkan yüzde 60-70'lik oyu kimin verdiğini mi merak ediyorsunuz?

Kimi siyasetçilerin, embedded yazar çizerin, nişantaşındaki ensest mamülü sanatçı bozuntularının, terör örgütü bileşeni legal yapıların AK Parti ve Erdoğan nefretiyle PKK'nın Kandil haremine cariyeliği anlaşılır. Ama üzerindeki üniformaya ihanet edercesine PKK'nın algı yönetimine hizmet eden birini anlamamızı beklemesin kimse.

Bunların, "Edirne'yi Enver alacağına Bulgar alsın" diyen tayfadan ne farkı var Allah aşkına...