28 Eylül 2018

Patrona Halil İsyanı’nın Başlaması

28 Eylül 1730: Patrona Halil İsyanı'nın  Başlaması

 

XVI. yüzyıl başlarından itibaren gerçekleşen yoğun nüfus artışı, enflasyonu, sosyal ve iktisadi problemleri beraberinde getirmişti. Coğrafi keşifler de ipek yolunu ve iktisadi hayatı olumsuz etkilemişti. Moral değerler yozlaşmış, devrin ahlak ve erdem anlayışı ciddi bir sorgulanmaya, tenkite başlanmıştı.

 

III. Murat ve onu takip eden devrede, III. Ahmet'e kadar içte ve dışta değişen sosyo-ekonomik şartlar Osmanlı Devleti'nin aleyhine tecelli etmişti.

 

“Tarihi kaynaklar ve bu devirlere ait yapılan araştırmalar, genellikle içte bütün müesseselerin bozuluşundan ve bir medeniyet tükenişinden bahsederler.” (Şen, 1995:2)

 

İşte bu devirde Sadrazamlığa getirilen  Nevşehirli Damat İbrahim Paşa, 1730'daki Patrona Halil isyanıyla devrilip öldürülmeden önce yeni ve reformist uygulamaları sahneye koyarak, dizleri üzerine çökmüş devleti yeniden ayağa kaldırmaya çalışmıştır.‘Lale Devri' diye adlandırılan bu dönemde “Osmanlı Devlet  Yönetimi, Avrupa Medeniyetinin kendisi için lüzumlu gördüğü taraflarını almaya çalışmıştır” (Şen, 1995:4)

 

“Bundan sonraki safha imparatorluğun Batı ile ilgilenmeye başlaması biçiminde ortaya çıkmıştır. Özellikle Lâle Devri süresince Batı kültür ve müesseselerine yoğun bir ilgi vardır.”(Hanioğlu,1992:149)

 

İlim ve sanat erbabının himaye  edildiği, batılı eserlerin tercümesi için bir tercüme bürosunun kurulduğu, tıp ilminin uygulanmasında bazı esasların ortaya konulduğu, müsbet ilimlere ağırlık verildiği, mimaride kayda değer eserlere imza atıldığı, çinicilik sanatının önünün açıldığı bu dönem, kimi yazarlar tarafından bir sefahat dönemi olarak nitelense de Osmanlı Devleti için bir reform döneminin miladı sayılabilir.

 

İşte bu önemli kalkınma dönemi bir isyanla soan ermiştir. Patrona Halil idaresinde, bu ayaklanma 28 Eylül 1730'da başlayıp günlerce sürmüştür. Sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa idam edilmiş; Padişah III. Ahmet tahttan indirilmiş ve yerine yeğeni I. Mahmut tahta geçirilmiş ve sonradan Lale Devri adı verilecek devir sona erdirilmiştir.