03 May 2016

Şehir ve Umran 1: Diğergam

Bir şehri var eden şey bir yönüyle, o şehrin insanlarının diğerine bakış açısındaki derinliktir. Şehrin umranı onu imar eden düşüncenin var ettiği mamurelerin düşünce verasının taşa tuğlaya bürünmüş halidir. Umranı imar eden ömür sahibi olan insandır. Kutadgu Bilig müellifi Yusuf Has Hacib, “İnsanların iyisi-kendi menfaatini bırakıp, zahmet yüklenerek, başkalarının faydasını isteyen kimsedir… İnsanların iyisi başkalarına faydalı olur; halk için lüzumlu olan bu iyi insandır… İnsan derler, insan kimdir; insan başkalarına faydalı olan onların işlerini gören kimsedir. İyi halka faydalı olan ve bundan dolayı zevk veren şeydir.” sözleriyle medeniyetimizin en değerli esaslarından olan kendisini ötekisi için kılmak, diğergamca hayat yaşamak üzerine bir yaklaşımı ifade eder. Çoktandır unuttuğumuz şeyler. Ahmet Yesevî gönül dünyamızı umran eden mana dinamiklerimizin en önde gelenlerinden. Onu yeniden düşünmek ve hayatımıza davet etmek, törensel bir takdisden kurtarıp bir tefekkür mimarı kılmak hayatidir.

Nerde görsen gönlü kırık, merhem ol

Öyle mazlum yolda kalsa, yoldaş ol

Mahşer günü dergâhına yakın ol

Ben-benlik güden kişilerden kaçtım ben işte (Ahmed Yesevî, Hikmetler, (Ed. Necdet Tosun), Ankara, 2015, s. 71.)

Kutadgu Bilig'de Yusuf Has Hacip “ben hayata kaçmış bir kaçkın idim” der. Modernitenin “ben”e gömüp ötekinin varlığı değil yokluğuna kendi varlığını bağlatan anlayışına karşı Ahmed Yesevî pirimiz asırlar öteden isyan eder. Bu aynı zamanda IŞİD gibi mezhepsel ötekileştiricilerin de karşısına dikilen bir insanlık davası mottosudur. Gönlü kırıklarla ve mazlumlarla yoldaş olmak bizim Müslümanlığımızın esas derinliklerinden biridir. Ben benlik davası ise bunun karşısındaki en büyük engeldir. Bu bakımdan kendisini ötekinin varlığında yani tefani/isar ile var eden bir şahsiyet umranımızın esas rükünlerinden olmaktadır. Kendisini ötekisi için bilmek ve faydayı esas kabul etmek Yesevî bakış açısının temellerindendir.

Yesevî ile gönül umranı kurmak, gelenekle gelecek kurmak iradesini idrak etmektir. Geleneğe yaslanmak söylemini kuvveden fiile geçirmek adına malumatfuruşluğun ötesine intikal için sözün işe dönmesi elzemdir. Gelenekçilikten geleneğe, söylemeden eyleme geçmenin yolu budur. Vesselam.