22 Ekim 2018

Sultana layık ne güzel bir doğum günü hediyesi

Dokuzuncu Osmanlı Padişahı ve Osmanlı'nın ilk, Halifesi, Hâdim'ul-Harameyn'uş-Şerifeyn (Mekke ve Medine'nin Hizmetkârı) Osmanlı Cihan Devleti'nin hudutlarını iki kattan fazla genişleten ve Mısır seferiyle Hilafetin merkezini İstanbul'a taşıyan II. Bayezid oğlu Yavuz Sultan Selim Hanın doğumunun 548. Yılı anlamlı bir resim sergisi ile kutlandı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş'nin katkılarıyla Yavuz Sultan Selim Camisi avlusunda, fotoğraf sanatçısı Cemil Şahin'in 99 kareden oluşan fotoğraf sergisi açıldı.

Yavuz Sultan Selim Han'ın 548. doğum yılı vesilesiyle açılan sergiyi oluşturmak için uzun zamandır çalışmalarını devam ettirdiğini söyleyen Cemil Şahin, bu esnada kendisine yardımcı olan Fatih Belediyesi'ne, Kültür A.Ş'ye, Fatih İlçe Müftülüğüne, Yavuz Sultan Selim Camisi İmamı Kemal Kızgın ve Abdullah Kılıç'a, teşekkürlerini ileterek, ekip olarak güzel bir işe imza attıklarını belirtti.

Şahin, Yavuz Sultan Selim'in 9. Osmanlı padişahı, Hilafetin merkezini İstanbul'a getiren ve Osmanlı Cihan Devleti'nde ilk, İslam tarihi boyunca da 74. halife olduğunu hatırlatarak, “İlk cuma hutbesinde hocaefendi, Sultan Selim Han'ı, ‘Hakim-ül Haremeyn' olarak takdim ediyor ve Yavuz Sultan Selim kızarak yerinden kalkıp, ‘Ben Hakim-ül Haremeyn değil, ancak Hadim-ül Haremeyn'im' diyor. Yani şimdi biz, ‘Mekke ve Medine'nin hizmetkarıyım' diyen bir padişahın huzurunda, mührünün içinde ve İstanbul'un en önemli cephesinde bulunuyoruz.” dedi.

Ecdadın bütün camilere Kur'an-ı Kerim'den ayetler nakşettiğini ifade eden Cemil Şahin, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Ecdadımız ayet-i kerimeleri, kubbelere, taş kapıların üstüne, mihrap ve minberlerin sağ ve soluna işlemişler ve her zaman sayı tekniğini kullanmışlardır. Ben de bu minvalde, 99 adet olan Allah'ın güzel isimleri dediğimiz Esma'ül Hüsna'dan ve ecdadıma duyduğum saygı nedeniyle, sergimizi 99 kareden oluşturdum. Ayrıca camilerimiz sadece cami değildir, burada gördüğünüz bütün fotoğrafların her birinde ecdadın yaptığı, ortaya koyduğu bir sanat eseri var. Bu sanatı insanların görmediği gözden aktarabilmişsek, ne mutlu bize.”

Cami ve Yavuz Sultan Selim Türbesi'nde gerçekleştirdiği çekimler esnasında çok farklı bir manevi tat aldığını vurgulayan Şahin, “10 seneyi aşkın bir süredir devam ettiğim bu tür çalışmalarım kapsamında fark ettim ki ben, dışarıda başka bir Cemil Şahin'im ama caminin içine girdiğim, kubbeye çıktığım zaman bambaşkayım. O anda yaşadığım manevi duygularımı size anlatmam mümkün değil. Bütün bu kareler, o his ve duygularla çekildi.” diye konuştu.

Gezip görmek için sergi 30 Ekim'e kadar açık kalacak.

'İstanbul, tıpkı Frankfurt gibi yayıncılığın merkezi haline gelebilir'

Türk yayıncılar, Frankfurt'ta düzenlenen ve dünyanın önemli kitap fuarlarından ilki olarak kabul edilen "Frankfurt Kitap Fuarına Türk yayınevleri yoğun bir katılım gerçekleştirerek adeta damga vurdular.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi 1. Başkan Vekili Ahmet Selamet, Almanya'da yaptığı açıklamada, İBB'nin İstanbul odaklı kültür hizmetlerinde bulunduğunu belirterek, "Benim gördüğüm şu, burası gerçekten çok önemli bir kültür organizasyonu. Dünyanın belki en önemli, en büyük fuarlarından birisi ve burada hem Türk kültürünün hem de Türk matbuatının tanıtılması anlamında çok önemli bir fonksiyon icra ettiğimizi düşünüyorum." dedi.

Fuarın parasal organizasyon ya da ticari bir merkez olarak görülmemesi gerektiğini dile getiren Selamet, "Burayı, ülkelerin, ülke insanlarının ve kitapseverlerin bir araya geldiği, birbirleriyle iletişim halinde oldukları bir mekan olarak görmek lazım. Türkiye için de çok önemli. İlerideki yıllarda da Türkiye'de buna benzer organizasyonların yapılmasının hayalini kuruyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Selamet, Frankfurt'taki fuarın 70 yıllık geçmişiyle kültürel bir organizasyon merkezi haline geldiğinin altını çizerek, İstanbul'da gerçekleştirilecek benzer organizasyonların da turizm, kültür ve ülke ekonomisi açısından önemli olduğunu söyledi.

Türkiye'nin coğrafi anlamda da önemli bir yerde olduğunu vurgulayan Ahmet Selamet, şunları kaydetti:

"Batı'dan ve Doğu'dan gelenlerin orta noktasında bulunuyoruz. Bu avantajı kullanmak, hem Orta Asya'ya hem Afrika'ya hem de Avrupa'ya yakın olmak adına herkesin civardan gelip toplanabileceği bir merkez olmanın avantajını İstanbul'da kullanabiliriz diye düşünüyorum. Elbette ekonomi her şey değil. Kültürsüz ekonominin bir anlam ifade etmediğini de dünyaya haykırmamız gerekiyor."

"Önümüzdeki yıllarda daha güçlü katılımlar için hazırlık yapacağız"

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş Genel Müdürü Kemal Kaptaner de fuara 100'den fazla ülkenin katıldığını aktararak, "Dolayısıyla biz de Türkiye ekibiyle birlikte, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni temsilen

katılmak istedik. Bunun iki önemli sebebi var. Hem tüm dünyadan yayıncılarla, hem de kitapseverlerle buluşmak için. Almanya'da 4 milyona yakın Türk yaşıyor. Onlara birtakım yeni yayınlarımızı tanıtmak ve ulaştırmak için fuara katıldık. Dolayısıyla hem dünyaya hem de Almanya'daki Türklere ulaşmak için Frankfurt çok önemli." diye konuştu.

Fuarın çok sayıda yayıncıyla tanışmalarına vesile olduğuna da dikkati çeken Kaptaner, baskı teknikleri, tasarım ve grafik gibi alanlardaki gelişmelerin ufuk açıcı olduğunu ve Türkiye'deki yayın sektörünün gelişmesine vesile olduğunu kaydetti.

Eyüpsultan Belediyesi Kültür Sanat Sezonunu Açtı

Eyüpsultan Belediyesi 2018-2019 Kültür Sanat Sezonunu açtı. Açılıştan sonra camianın seçkin isimlerinin katılımıyla 'Kültür Sanat Çalıştayı' gerçekleştirildi. Eyüpsultan'da yapılabilecek ulusal, uluslararası düzeyde, yerli ve milli kültür sanat çalışmalarına odaklanılan çalıştayda, pek çok fikir de uzman isimler tarafından tartışılarak, çözüm arandı. Kültür ve mekan ilişkisinden gelenekli sanatlara, tiyatrodan sinemaya, dil ve edebiyattan görsel sanatlara, şehir kimliğinden kamu yayımcılığına kadar oluşturulan komisyonlarda Eyüpsultan'ın kültür sanat hayatına farklı perspektifler sunuldu. Çalıştay sonunda ise ortaya çıkan görüşler, “Komisyon Başkanlarının Sonuç Raporlarını Sunumu” panelinde dinleyicilerle paylaşıldı.

Başkan Remzi Aydın:“Çalıştayı raporlarını tek tek okuyacağım”

Caferpaşa Medresesi Kültür Sanat Merkezi'nde gerçekleşen 2018-2019 Kültür Sanat Çalıştayı ve Sezon Açılışı programında, konuşan Eyüpsultan Belediye Başkanı Remzi Aydın, kültür sanat etkinliklerini önemsediklerini vurgulayarak, şunları söyledi:

“Eyüpsultan Belediyesi olarak bugüne kadar birçok etkinlik gerçekleştirdik ve yapmaya devam edeceğiz. Bugün bu çalıştaya katılan, gün boyu burada olan kıymetli kültür sanat insanlarımıza çok teşekkür ediyorum. Onların komisyonlarda kültür sanatın her alanını kapsayan konuşmaları, tartışmaları bizim için çok değerli. Komisyonlardan çıkan raporları tek tek okuyacağım ve eksiklerimiz varsa onları tamamlayacağız, yerli ve milli kültür sanat üretimine odaklanacak, yeni fikirleri hayata geçirmek için çabalayacağız.”

Davut Akgül:“Kültür Sanat ve Eyüpsultan dostlarını buluşturduk”

Eyüpsultan Belediyesi Kültür İşleri Müdürü Davut Akgül ise, sezona çalıştay ile başlamanın kendileri için ufuk açıcı olduğunu belirterek, “Bu çalıştay ile birlikte hem kültür sanat dostlarını, hem de Eyüpsultan dostlarını bir araya getirmiş olduk. Hep birlikte bir fikir birlikteliği ve beyin fırtınası yaptık. Komisyonlardan çıkan raporlar bizim için çok değerli, gün boyu bizimle olan bütün kültür sanat dostlarına teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

Mesut Uçakan: “Çalıştay, kültür sanat çalışmalarına değer verildiğini gösteriyor”

Çalıştaya ziyaretçi olarak katılan yönetmen Mesut Uçakan ise, “Eyüpsultan Belediyesini tebrik ediyorum. Değerli çalışmalar yapıyorlar ve bugün bu çalıştayda kültür sanat dünyasından isimlerin görüşlerine başvurmaları yaptıkları çalışmalara, kültür sanata gerçekten değer verdiklerini gösteriyor. Tebrik ediyorum.” dedi.

Mehmet Narlı: “Bir yerel yönetimin çalıştayla sezona başladığını ilk kez görüyoruz”

Çalıştay sonuç panelinde konuşan Balıkesir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı, edebiyatçı yazar Prof. Dr. Mehmet Narlı ise, Eyüpsultan Belediyesi'nin sezona bir kültür sanat çalıştayı ile başlamasının önemini vurgulayarak, “Bir yerel yönetimin kültür sanat dünyasından birçok ismi bir araya toplayıp fikir danıştığına ilk kez şahit oluyoruz ve bu bize kültür sanat çalışmaları için umut veriyor.” şeklinde konuştu.

8 Ayrı Komisyon Oluşturuldu

Çalıştay kapsamında oluşturulan 8 ayrı komisyonda hattat Savaş Çevik, küratör Mehmet Lütfi Şen, Star Gazetesi Kültür Sanat Editörü Bedir Acar, Anadolu Ajansı Kültür Sanat Editörü Bünyamin Yılmaz, oyuncu Yasin Çetin, Milliyet Gazetesi Sanat Yazarı Samed Karagöz, sanatçı Ubeydullah Sezikli, Prof. Dr. Mehmet Narlı, Aynur Can, sinema yazarı İhsan Kabil, yönetmen Faysal Soysal, şair Selim Sina Berk, Murat Özer, Muhammed Nur Anbarlı, Süleyman Faruk Göncüoğlu, Abdurrahman Demirel, Celalettin Çelik, Alim Arlı gibi kültür sanat alanında uzman isimler yer aldı.

Çalıştay ve sezon açılışı programına kültür sanat dünyasından oyuncu Paşhan Yılmazel, Doç. Dr. Mehmet Yalçın Yılmaz, Doç. Dr. Kaya Üçer, şair Zafer Acar, oyuncu Kerem Yılmaz, yazar İrfan Gürkan Çelebi, sanatçı Suat Veral gibi birçok isim de ziyaretçi olarak katıldı ve görüşlerini sundu.

Etkinlik, Aziz Şenol Filiz ve Birol Yayla'nın sahne aldığı Yansımalar Grubu müzik dinletisi ile sona erdi.

Malatya'da Turna Kuşu Festival için havalandı

Malatya Büyükşehir Belediyesi'nin ev sahipliğinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü ve Malatya Valiliği'nin katkılarıyla 9-15 Kasım 2018 tarihinde düzenlenecek 8. Malatya Uluslararası Film Festivali bu yıl adından sıkça bahsettirecek.

Festivale rekor düzeyde başvuru gerçekleşti. Finalde yarışacak tüm eserler de bir birbirinden iddialı yapımlar. Juri başkanları ise usta isimlerden oluşuyor.

Festival Onur Ödülleri

8. Malatya Uluslararası Film Festivali'nin “Onur Ödülleri” bu yıl usta oyuncular Şener Şen ve Perran Kutman ile usta yönetmen Osman Sınav'a verilirken, “Sinema Emek Ödülü” makyaj sanatçısı Derya Ergün'e, Türk Sinemasına Katkı Ödülleri ise Malatya Yeşil Sinemaları sahibi Hüseyin Yeşil ile Fono Film Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Okan'a verilecek.

 Neden Turna Kuşu

 Festivalin afişinde bu yıl turna kuşu var. Bunun sebebini Festival Koordinatörü Suat Köçer şu şekilde açıklıyor: “Sinema sınırları, imkânsızlıkları, farklılıkları aşıp, halkları buluşturan bir sanattır.Bu anlayışla Anadolu halk kültürünün çok önemli figürlerinden olan ve duyguların ulağı olarak sembolize edilen turnayı festival afişinde kullandık.”

Masallardan destanlara, türkülerden şiirlere kadar halk edebiyatında geniş yer bulan ve sevgisi nesilden nesile aktarılan turnanın tasavvuf ve Anadolu'daki farklı inanış ve disiplinlerde de ayrı bir önemi bulunduğunu hatırlatan Köçer, aynı zamanda göçmen bir kuş olan turnayı, dünyanın dört bir yanında insanları benzer duygular etrafında buluşturan sinemanın birleştirici gücüne vurgu yapan bir sembol olarak tanımlamaya çalıştıklarını söyledi.

Köçer, işi bilen uzman bir ekiple hazırlandıklarını da ifade ederken sinema severlerin festivali takip etmelerinin kendileri açısından büyük kazanç olacağının altını çizdi.