Tarihimizde uçmayı deneyen 4 Türk
İsmail Cevheri
İnsanoğlunun tarih boyunca uçma denemeleri
yaptığı malumdur. Bugünkü yazıda tarihimizde uçmaya teşebbüs eden 4 Türk’ten bahsedeceğim.
Tarih 1000’li yılların başıdır. Gazneliler döneminde Farab şehrinde dünyaya
gelen Türk bilgini İsmail Cevheri birkaç eser yazdı. İsmail Cevheri bir gün
Nişabur’da bulunan bir caminin damına çıktı. O sırada orada toplanan halka
yazdığı sözlükten bahsetti ve ‘’Bu
dünyada benden başka kimsenin yapmadığı
şey yaptım. Ahiret için de kimsenin yapmadığı bir iş yapacağım’’ diyerek
uçmaya çalıştı. İmam Cevheri kendini boşluğa bıraktı ve yere çakılarak vefat etti. Türk tarihinde uçmayı deneyen Türk olarak
tarihe geçti.
Hezarfen Ahmet
Çelebi
Hezarfen bin
fenli manasına gelir. Ahmet Çelebi
birçok fen ve ilimden anladığı için ona bu isim takılmış. Evliya Çelebi’nin
Seyahatname adlı eserinde bahsedildiğine
göre Hezarfen uçma deneylerini
Okmeydanı’nda gerçekleştirdi. Denemelerini rüzgar şiddetli olduğu
zamanlarda kartal kanatları ile yaptı.
Böylece rüzgarın kaldırma kuvvetini denedi. Denemelerinin neticesinde
rüzgarın uçuş için kaldırma kuvveti
olarak yeteceği kanaatine vardı. Bundan sonra havanın rüzgarlı olduğu bir gün
Galata Kulesi’nin tepesine çıktı lodosu da arkasına alan Hezarfen Kartal
Kanatları ile uçarak boğazı geçmeyi başardı ve Üsküdar Doğancılar meydanına
indi. Bu olayı Osmanlı Sultanı IV. Murad
Topkapı Sarayında bulunan Sinan Paşa köşkünden izledi. Hezarfen Ahmet Çelebi
uçarak gittiği boğazın karşı kıyısından kayıkla geri döndü. Padişah Hezarfen
Ahmet Çelebi’ye 1 kese altın verdi ve dedi ki
‘’ Bu insan korkulacak bir adamdır. Her ne isterse elinden gelir
böyle kimselerin bulunması caiz değil diyerek onu Cezayir’e sürgün etti. Hezarfen’den daha
sonra hiçbir haber alınamadı ve sürgün edildiği Cezayir’de vefat etti.
Lagari Hasan
Çelebi
Lagari Hasan Paşa
hakkındaki bilgilere de Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinden ulaşılıyor. Evliya
Çelebiye’ye göre 1633 yılında IV.
Murat’ın kızı Kaya Sultan dünyaya gelmiş. Kaya sultanın doğumu münasebetiyle
bir şenlik düzenlenmiş. Bu sırada yedi kollu bir fişek icat etmiş. Bu fişek 50
okka barut macunundan yapıldı. Lagari Hasan Çelebi Padişahın huzurunda bu
fişeğe bindi ve yardımcıları fişeği ateşledi. Fişeğin ateşlenmesiyle
Lagari fişekle 200 metre kadar yükseğe çıktı. Lagari Hasan, İstanbul halkının
şaşkın bakışlarıyla havada 25-30 saniye kadar kaldı. Barutun bitmesiyle aşağı
düşerken önceden hazırladığı ellerinde bulunan kartal kanatlarını açtı ve
Topkapı Sarayında bulunan Sinan Paşa köşkü önünden denize süzülerek indi.
Yüzerek kıyıya çıkan Lagari Padişahın huzuruna gitti ve ‘’ Padişahım, İsa
nebi size selam etti ‘’ diyerek latife etti. Bu olaydan sonra Padişah
Lagari Hasan Paşa’ya 1 kese altın vermiş
ve onu maaşlı sipahi yazdırmış. Evliya
Çelebinin ifade ettiğine göre de Padişah onu Kırım Hanı Selamet Giray’ın yanına
göndermiş ve Lagari orada vefat etmiştir.
Bebekli Atıf
Bey
Tarihimizde uçma
girişiminde bulunanlardan biri de Bebekli Atıf’tır. Atıf Bey Bebek semtinde
dünyaya geldi. Sultan Abdülaziz Han’ın tahta çıktığı günün ertesi günü uçma
denemesinde bulundu. Teknik araçlara meraklı idi. Gürgen ağacı ve sactan bir
basit bir uçak yaptı. Bebekli ahaliye de uçacağını iddia etti. 26 Haziran
1861’de Protestan kilisesinin bahçesinin setine çıktı. Atıf Bey yaptığı bu
basit hava aracını kolları ve ayaklarıyla hareket ettirerek pervaneleri
çevirmeye başladı ve kendisini boşluğa bıraktı. Atıf Bey Bebekli’lerin şaşkın
bakışları arasında 10 metre kadar süzüldükten sonra yere çakıldı. Kollarından
bacaklarından birçok yerinden yaralandı. Atıf’ın yardımına ilk koşanlar Protestan okulu
öğretmenleriydi. Atıf tedavi edildi. Ahali bu kazadan dolayı Bebekli Atıf’tan
yüz çevirdiler ve onunla ilgilenmediler.
Bebekli Atıf’ın bu uçma denemesi de tarihimize uçuş denemelerinden biri olarak
geçti.