ÜLKEMİZDEKİ BİR İŞGAL GÜCÜ OLARAK CHP (4)
(…..) Bütün ülkenin Şef’in korosu olarak kabul edildiği bu siyãsî konjonktürde basın yayın hürriyeti CHP’nin ve bürokratlarının iki dudağının ucunda varlık yokluk mücadelesi veriyordu.
CHP Devri basın
hayatı bu mânâda sayısız örneklerle doludur. Milli Şef bir gazetenin yayınını
beğenmedi mi ‘Kapatın şu gazeteyi’ diyor aynı gün gazete telefon emriyle
kapatılıyordu. Savaş yılları boyunca gazeteler Matbuat Umum Müdürlüğü’nün verdiği emir
ve direktiflerle yönetilmişti. Basın, idarenin denetimi ve güdümü altına
sokulmuştu. “Savaşın devam ettiği altı yıl boyunca verilen gazete kapatma
kararları, ülkede ilk gazete çıkışından beri verilen toplam kapatma
kararlarından daha fazlaydı” (Akandere,1998:218).
Dönemin ünlü gazetecilerinden Emin Karakuş’un
naklettiğine göre;“Savaş yıllarının atmosferi içersinde sabun fiyatlarının yüksekliğinden
bahsetmek gazetecinin Matbuat Umum Müdürü tarafından aranılıp ‘Kanatlarını
kopartırım’ ikazına uğramasına sebep olabiliyordu” (Karakuş,1977:25).
Gazete
sahiplerinin, yazar ve muhabirlerinin azarlanması, tehdit edilmesi günlük
hadiselerdi.“Bir daha böyle bir şey yazarsanız kemiklerinizi kırarım’ gibi
sözler o yıllarda gazete sahiplerinin ve gazetecilerin sıkça duydukları
sözlerdi”
(Akandere,1998:218).
Ankara
Valisi Nevzat Tandoğan o devrin önemli bürokratlarındandı. Ankara adeta onun
yönettiği bir krallıktan ibaretti. “O da beğenmediği yayınlarla ilgili
gazetecileri makamına çağırarak ikaz ediyor, çekmecedeki tabancasını göstererek bu tür haberler yazılmasının
mukadder neticesini şimdiden hatırlatıyordu” (Karakuş,1977:19).
Uygulanan
bu baskı ve devlet terörü tabiî olarak gerisinde çok sayıda mağdur bırakıyordu.
Devrin istibdat politikasından nasibini almayan basın mensubu neredeyse yok
gibiydi. “Bir çok ünlü gazeteci ve yazar hükümetçe çizilen istikamette yazı
yazmadıkları için cezalandırılmışlar ya da yazmaktan men edilmişlerdi”
(Akandere,1998:222).
Bu devrin
önemli mağdur gazetecilerinin başında Zekeriya Sertel geliyordu. “Sertel’in
arkadaşları Cami Baykurt, M. Ali Aybar, Milli Şef’e hakaretten yok yere 4 yıl
ceza almışlardı” (Uyar,1999:216).Bütün şimşekler muhalif gazetecilerin
üstündeydi.“İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de uzaktan yakından biraz dili sürçen
gazeteci kendisini cezaevinde buluyordu” (Karakuş,1977:261).
Görülen
lüzum üzerine kapatılan gazetelerin başında ise Tan ve Vatan gazeteleri
geliyordu.“Vatan ve Tan gazeteleri 10 Mart 1944’te bir ay süre ile
kapatılmaktan kendilerini kurtaramamışlardı” (Ekinci,1997:273).
Vatan
Gazetesi’nin başına gelen sansür basın tãrihine geçecek boyuttaydı. “Gazete bir
dönem tam altı ay boyunca kapatıldığından 26 Ağustos 1944 ve 23 Mart 1945
tãrihleri arasındaki nüshaları gazete koleksiyonlarında bulunamıyor, arayanları
şaşkına çeviriyordu”’(Toker,1970:33).
Sol ve
liberal basın kadar ‘Türkçü basın da bilhassa Almanya’nın yenilgilerinin başlamasından
sonra ağır müeyyidelere uğratılmıştı.Küllük Dergisi’nin kapatılma emrini
gösteren vesika ise devrin hesap defterine düşülmüş manidar bir kayıttır.
“1940’ta gerçekleşen kapatılma hãdisesinde üzerinde ne mühür, ne bir adres, ne
de bir resmî sayı bulunan bir evrakla dergi kapatılmıştı.
Evraktaki
kapatma iradesi şu kısa cümleden ibaretti: Sahibi
bulunduğunuz Küllük Mecmuası’nın Dahiliye Vekaletinin emirleriyle bugünden
itibaren kapatılmış olduğu tebliğ olunur. Emniyet Müdürü Muzaffer Akalın”
(Ağaoğlu Samet,1993:104).
4 Aralık
1945 tarihinde devrin iktidarı
tarafından Tan Gazetesi’ne karşı organize edilen linç teşebbüsü Şeflik
Devri’nin adeta yüz karasıdır. CHP Parti müfettişleri ve gençlik kolları
tarafından organize edilen, İlhan Selçuk, Ali İhsan Göğüş gibi meşhurların da
katıldığı Tan saldırısı bugün de hafızalarda tazeliğini koruyan kara bir
lekedir.Dönemin gazete baskınları sadece Tan Gazetesi ile sınırlı değildi.
İktidarın emrinde hazır kıta gibi bekleyen üniversite öğrencileri yukarıdan aldıkları
işaretle başka gazeteleri de basarak tahrip etmektedirler.“1947
yılında İstanbul’da çıkmaya başlayan Zincirli Hürriyet isimli gazetenin
yönetimi, sıkıyönetimden kurtulmak için İzmir’e taşınmıştı. Gazete İzmir’de de
rahat bırakılmamış ve bazı öğrenciler tarafından matbaası basılarak tahrip
edilmişti” (Karpat,2008:198).
CHP'nin Milli Şefi
İsmet İnönü'nün tek başına iktidar olduğu yıllarda 108 gazeteyi muhalif
yayınlar yaptığı gerekçesiyle kapattırmıştı.
Tarihçi-Yazar
Mustafa Armağan, “Tek Parti Devri” başlıklı kitabında Milli Şef Dönemi Basın
hayatının karnesini şöyle çıkartır:İnönü, sınırlı imkanlarla yayın yapan 108
gazetenin kapısına kilit vurdu. İnönü'nün ilk kapattırdığı gazetenin başında
ise bugün CHP'nin yayın organı gibi davranan Cumhuriyet gazetesi geliyordu.
Yazımıza en başta
yaptığımız tesbitle son verelim:Dikkatli bir tarih okurunun
ülkemizle ilgili şu tesbiti yapması zor
değil: Türkiye bundan yüzyıl önce
aslında işgalden kurtulmadı, işgalci değiştirdi. Fransız, İngiliz ve
Yunanlılardan sonra CHP'nin işgaline uğradı. Türkiye'yi yaklaşık 100 yıldır
gittikleri söylenen işgalcilerin kayyımı olarak CHP yönetiyor. 100 yıldır gün
be gün, an be an yaşadığımız bütün acılar bu işgalin bir tezahüründen başka bir
şey değil.
KAYNAKÇA
Ağaoğlu Samet, (1993), Siyãsî
Günlük,İstanbul:İletişim Yay
Akandere Osman, (1998),Milli Şef
Devri, İstanbul:İz Yay
Akyol Taha, (2006) Milliyet, 26.12.2006
Akyol Taha, (2010), Milliyet,
29.12.2010
Altıkulaç Tayyar,(2011) Zorlukları
Aşarken I,İstanbul:Ufuk Yayınları
Aymalı Ömer,(2012), Dünya
Bülteni,28.12.2012
Cebeci M.Cemal (2014), Doksanüç Yılın
Ardından,Hatıralarım,Ankara:Kimder Yay
Çaparoğlu Bülent,(1999),Meclis Hatıraları,İstanbul:Şule Yay
Düzdağ M.Ertuğrul,(1990),Safahat
İstanbul :İnkılap ve Aka Yayınevi
Düzdağ M.Ertuğrul,(2016),Yakın Tarihin
İçinden, İstanbul :Gonca Yayınevi
Efe Ahmet,(2013),
Bir Müftünün Hatıraları, Ankara: Boğaziçi Yayınları
Ekinci Necdet,
(1997),Çok Partili Hay. Geçişte Dış Etkenler, İstanbul:T.D. Yay.
Ergin Ali Şakir, (2016),Bir Şeyh Bir
Şehzâde, İstanbul: Seçil Ofset
Goloğlu Mahmut,
(1972), Devrimler ve Tepkileri,Ankara:Başnur Matb
Goloğlu Mahmut,
(1974), Tek Partili Cumhuriyet, Ankara:Kalite Matb.
Kabaklı
Ahmet,(1989),Temellerin Duruşması, İstanbul: Türk Edebiyat Vakfı Yay
Karaçam İsmail,
(2009),Hatıralar, İstanbul:Çamlıca Yayınevi
Karakuş Emin,
(1977), İşte Ankara,İstanbul:Hürriyet Yay
Karpat Kemal,
(2007), Osmanlıdan Günümüze Elitler ve Din, İstanbul: Timaş Yay
Karpat
Kemal, (2008),Dağı Delen Irmak,
İstanbul: İmge Kitabevi
Kırkıncı Mehmet,
(2004), Hayatım ve Hatıralarım, İstanbul: Zafer Yayınları
Kökçe
Halime,(2017), Star, 25.02.2017
Mısıroğlu
Kadir,(1995), Geçmiş Günü Elerken, İstanbul:Sebil Yay
Oğuz Orhan,
(2004), Cumhuriyete Yaşıt Bir Hayat, İstanbul: Doğan Kita
Oğur Yıldıray,(2017) karar.com,11.11.2017
Özdemir Hikmet,
(1995),Türkiye Cumhuriyeti,İstanbul: İz Yay
Serdengeçti O.
Yüksel, (2000),Mabetsiz Şehir,İstanbul:T.E.V. Yay
Toker
Metin,(1970),Tek Partiden Çok Partiye,İstanbul:Milliyet Yay.
Yeni Akit
(2012),27.4.2012
Zentürk Ardan,
(2009), Star, 8.10.2009