Yakma ya Rabbi!
Kurban bayramı ve sıla-i rahim özel gündemi ile memleketim
Mersin’de, Mersin’in şirin ilçesi Aydıncık’tayım.
Bölge insanı, bölgenin iklimi gereği yanmaya hayli alışık. Hatta
özellikle yaz aylarında bölgeye gelenler şiddetli sıcaklarda yaptıkları seyahat
ve ziyaretle bir noktada “yanmaya, yanmaya, yanmaya geldik’’ demiş oluyorlar. Akdeniz
insanı kızgın güneşin, kavurucu sıcakları karşısında sabırlı, temkinli, tecrübeli.
Akdeniz’in o masmavi görüntüsü kızgın güneşin saçtığı
alevleri bir anda unutturuveriyor. Hakikat kainatta hükmünü icra etmeye devam
ediyor. İyiliğin kötülüğü yok ettiği gibi, hakkın batılı ortadan kaldırdığı
gibi mavi kızılı boğuyor. Deniz güneşe galip geliyor, su ateşi söndürüyor. Kainatın
saat gibi işleyişi böyle, fakat insan adeta kainatın ayarı ile oynuyor. İnsanın
bozduğu bu ayarlar kendisine afet, felaket ve musibet olarak geri dönüyor.
Bugünlerde bu ayarsızlıktan ateşte nasibini alıyor.
Göğe yükselen alevlerden geriye yanıp kül olan evler, bahçeler,
tarlalar, ormanlar kalıyor.
Evet, bugünlerde etrafımızı saran kızıl alevlerden nefesimizi
kesen kara dumanlardan Akdeniz’in o masmavi sularını göremiyoruz, giremiyoruz.
Maalesef, maazallah bu defa gerçekten memleket yanıyor. Her
tarafı kaplayan o kapkara duman yüreklerimize adeta paslı bir hançer saplıyor. Ateşle
oynama sözü haklılığını bir kere daha haykırıyor. Rüzgarın harlandırdığı ateş
topu insanı darlandırdıkça darlandırıyor. Ateş, dünyanın akciğerini, insanında yüreğini
yakıyor.
İnsanlar endişeli, tedirgin, huzursuz.
Orman köylüleri dokunsan
ağlayacak haldeler, yöresel tabirle İnsanların üf diyecek dudakları kalmamış. Aydıncık’ta,
Manavgat’ta, Kozan’da, Osmaniye’de, Akseki’de ve daha evvel Gülnar’da meydana gelen yangınlar
Akdeniz’de yaşanan kara günler olarak tarih sayfalarındaki yerini almaya
hazırlanıyor.
Ateş, insanı hem yakıyor hem de derin derin düşündürüyor. Düşünen insan sual sormaktan kendini alamıyor.
Dünya’daki bu ateş bile insanın içini bu kadar yakıyorsa cehennem ateşi acaba
nasıl yakıyor? Günahta , haramda, isyanda, nisyanda sınır tanımayı kırmızı
çizgi görerek hayatı bir günah galerisine dönüştürenler insana şu hakikati bir
kere daha hatırlatıyor.
“Herkes ateşini dünyadan götürür’’
Küfür, ateştir
Haram, ateştir
Günah, ateştir
İsyan, ateştir
Nisyan, ateştir
Kibir, ateştir
Dışımızdaki ateşi su, içimizdeki ateşi gözyaşı, işimizdeki
ateşi ise alın teri söndürür.
Mü’minin hayatı kabul edilmiş ve edilecek dualardan
mürekkeptir. Her nimet ve musibet insanı dua tepesinde bir makama çıkarır. Şimdi
yanık gönüllerle, yaşlı gözlerle yanışını yanarak izlediğimiz memleketimize
bakarak ebedi yangından kurtulmak için dua etme vaktidir. Bunun için ne yapacağız? Ellerimizi
açacağız, başımızı eğeceğiz, gönlümüzden dilimize dökülen kelimelerle merhum Hacı Hasan Efendi’nin sesine ses vererek ‘’Yakma
Ya Rabbi!’’ diyeceğiz.
Yakma Ya Rabbi!
Biz yanmayı hak etsek bile sen biz yakma ya rabbi!
Yakma ya Rabbi!
Bize rahmet eyle, merhamet eyle, mağfiret eyle, yakma ya Rabbi!
Yakma Ya rabbi!
Her şeyin halık’ı, malik’i sahibi sensin yakma ya rabbi!
Yakma Ya rabbi!
Sevdiklerin, sevdirdiklerin ve sevindirdiklerinin hürmetine
yakma ya rabbi!
Yakma Ya rabbi!
Açan çiçeğin, doğan bebeğin, şu karıncanın, kelebeğin
hürmetine yakma ya rabbi!
Yakma Ya rabbi!
Azabından affına gazabından rızana senden yine sana
sığınırız ,yakma ya Rabbi!
Yakma Ya Rabbi!
Ne olur günahlarımıza bakma ya Rabbi, bizi o narına atma ya
rabbi, helak olanlara katma ya rabbi, acı bize ne olur yakma ya Rabbi!
Yakma Ya rabbi!
Koru bizi afetlerden. Uzak eyle tüm dertlerden, muhafaza
eyle musibetlerden yakma ya rabbi!
Yakma Ya rabbi!
Biz ki senin kullarınız, sana malum hallerimiz, boş çevrime
ellerimiz yakma ya Rabbi!
Akdeniz Bölgesi’ndeki yangın, Karadeniz Bölgesi’ndeki sel
felaketi münasebetiyle aziz milletimize büyük geçmiş olsun diyorum. Bu afetler
münasebetiyle hayatını kaybeden kardeşlerimize Rabbimden nihayetsiz rahmet diliyorum.
Yaralı olan kardeşlerimize acil şifalar niyaz ediyorum. İnsanların canlarını
kurtarmak için elinden geleni ardına koymayan bütün kardeşlerimize teşekkür
ediyor, sağlık ve afiyetler diliyorum.
Rabbim bizi her türlü afetten, felaketten ve musibetten
muhafaza eylesin.