VF kat sol
VF kat sağ

22 Aralık 2018

Yangın, misafir dinlemez!

En büyüğünüzden en küçüğünüze,

Merhaba kıymetli okuyucular!

Bugün bir misafiriniz var. İçinde iyi niyet ve güzellikten başka şey taşımamaya gayret ederek, verebileceği en hoş hediyelerle kapınızı çalan.

Fakat misafir yangın vaktinde gelmiş.

Aileler, çocuklar, gençler, kurumlar, insanlık yanıyor!..

Misafirlik yangın vaktindeyse ne yapılır?

Teşrifat yapılamaz veya son derece hızlandırılırken hep birlikte yangını bir an önce söndürmeye koşulur.

Sonucun ne olacağı bilinemediği için de, en kıymetli mevcutları korumak ve değerleri yeniden inşa edebilmek maksadıyla, öncelikle acilen kurtarılacaklara odaklanılır.

Hızı her saniye artarak büyüyen bu yangını bir an önce durdurmak, insanlığı kurtarmak ve yeniden “insan”a yakışır daha güzel inşalar için nelere odaklanmak lâzım?

Toplumun her alanındaki bütün insanlar bir şekilde eğitimden geçer. Öyleyse çözümün anahtarı eğitimdedir ve öncelik tartışmasız olarak eğitimindir.

Önce bu en hassas tespiti yapalım. Sonra da adım adım sürece ve sonuca doğru gidelim. Tespit doğru olmazsa, çözüm doğru olamaz.

“Eğitim mi daha önemli, kültür sanat mı?” diyen kıymetli bir dostuma,

“Kesinlikle eğitim.” dedim. “Çünkü kültür sanat da eğitimin içinde.”

“Eğitim denince coşuyor, kendinden geçiyorsun.” dedi.

“Eğer bu medeniyetin ayağa kalkması için en kritik alanın başkası olduğuna inansaydım, -Allahu a'lem- beni o alanda görürdün, gücümün yettiğince.” cevabını verdim.

Peki, eğitimde en hızlı ve kalıcı çözüm nedir? Nereden başlamak lâzım?

            Dünya ne kadar bozulursa bozulsun, Allah, en kötü insanlardan bile pırıl pırıl çocuklar göndererek, onlar vasıtasıyla insanlığı kurtarma fırsatını sürekli veriyor...

Öyleyse meselenin öncelikli odak noktası; bir veya birkaç sene sonrasının gençleri olan çocukları yakalamaktır. Çünkü önceleyerek başka yaş gruplarına ayıracağınız sürede en az 10 çocuğu etkileyebilir, özgün, hızlı ve kalıcı yetiştirme sürecine girebilirsiniz. Böylece, genelde, çok yakın geleceğin gençleri olacak milyonlarca çocuğu kurtarabilirsiniz.

Bununla birlikte, gençlerde ve diğer yaş gruplarında istekli olanlara öncelik vermek gerekir.

Onlar da kirli akışı değiştirip, dünyaya “insanlığı” tekrar hatırlatırlar.

Nisbeten kolay, hızlı, kalıcı süreç ve sonuç için, esbab noktasında odaklanılması gerekenler...

Biraz daha gecikilirse, gençliğin arifesindekileri kurtarmanız da olağanüstü zorlaşır. Çünkü bütün dünyada çocuk masumiyetine de büyük saldırılar var.

Peki, nasıl bir eğitim olacak? Sıkıntılar nasıl çözülecek? Eğitimciler nasıl olacak? Bu konudaki diğer dertlerin çözümü ne?

Bu ve benzeri konulardaki çözüm teklifleri, yeri geldikçe, sonraki yazılarda.

Bugün getirebildiklerim bu kadar.

İlk günden çok ciddî konulara girdik. Ne yapalım, yangın misafirlik dinlemez...

Bir çocuk, yıkanmak için göle girer. Su derin olduğu ve yüzme de bilmediği için çırpınmaya, bağırıp imdat istemeye başlar.  

Oradan geçmekte olan biri,

“A çocuk! Madem yüzme bilmiyordun, niye böyle derin suya girdin?! Niçin kendini tehlikeye attın?!” diyerek çocuğa kızmaya başlayınca yavrucak can havliyle feryat eder:

“Önce beni kurtar! Sonra ne söyleyeceksen söyle!”

Vakit dar, ihtiyaç acil!..

Şükürler olsun Allah'a ki, çözüm var!..

Her gelişte daldan dala, dilden dile, çeşit çeşit hediye takdimleriyle huzurunuzda olacağım inşallah.

Gönülden selam, sevgi ve saygılar.