Yine savaş yine çimenler yine aynı zihniyet
Savaş; kavram olarak insanlığın var oluşu kadar eski, Habil-Kabil den beri insanoğlunun varoluşu ile özdeşleşmiş, sonuçları kan, gözyaşı, acı, yokluk ve sürgün ile yaşamı doğal olanın dışına çıkaran bir eylem.
''Burası dünya/ ne çok kıymetlendirdik/ oysa bir tarla idi/
ekip biçip gidecektik'' demişti ya şair.
Bırakın Kıymetlendirmeyi kan ve gözyaşı bataklığına çevirdik.
Nerden başlasak bilemiyorum. Dil
anlatmaktan, akıl düşünmekten bitap.
Sadece yürekler haykırıyor şimdi,
sessiz çığlık mı diyelim, mazlumun Asuman’da yankılanan feryadımı diyelim siz
karar verin.
Zihniyetiniz batsın sizin.
Biliyoruz hesaplarınız çok derindir.
Algı ve bilgi deformasyonuyla dünyayı nasıl tek merkezden yönettiğinizi
Ortadoğu’dan Irak tan biliyoruz. Hani halen bulunamayan ve hiçbir zamanda
olmayan, işgal ve Katliamlarınıza sebep
kimyasal madde fabrikaları buhar olup uçmuştu ya, sözde masum ve barışçıl
yalanlarınızla Tüm dünyanın gözünün içine bakarak milyonlarca Iraklıyı yok
etmiş, bir kez daha insanlık suçu işlemiştiniz.
Sahneye koyduğunuz yeni oyun,
Ukrayna'da yıllar önce silah ve savaş baronlarınızın seçimlerde bir komedyeni
başa getirmek için çırpınışlarından bu günlerin geleceğini tahmin etmediğimizi
mi sanıyorsunuz. Ortadoğu'da kan ve gözyaşının misak-ı dolunca kendinize yeni
bataklık olarak Ukrayna ve Asya'yı seçtiniz onu da biliyoruz.
Bu gün gelinen nokta sadece
Rusya-Ukrayna arasında bir çatışma değildir.
Zihniyetiniz batsın sizin.
ABD ve Avrupa olarak Ukrayna'yı göz
göre göre kendinizden aşağı kalmayan iki tarafı da kirli değneğin diğer
ucundaki küresel canavarın önüne yem olarak attınız.
Ukrayna da bulunan Nükleer Reaktörler
ve silahlar, Enerji hatları ve jeopolitik olarak Ukrayna’nın konumu hem Batı
hem de Rusya açısından Kurulacak yenidünya düzeninde Orta doğudan sonra en
ciddi bedellerin ödeneceği yer olarak tarihe geçeceğini sizde çok iyi
biliyorsunuz.
İki küresel güç veya blok, Savaş ve
Kana doymayan aynı zihniyete sahip kardeş sistemlersiniz.
Döktüğünüz kanlarla kirlenen tarih
sayfaları halen ıslak.
Hangisini anlatsak ki?
Zihniyetiniz batsın sizin.
Hani Afrika ya medeniyet
götürecektiniz ya, 300 yıl süren medeniyet yolculuğunuzun kölelik, kan ve
gözyaşı ile insanlığın düşebileceği hangi seviyelerde bittiğini biliyoruz.
Senegal'de, Cezayir'de, Güney
Afrika'da, Ruanda'da, bütün Afrika ülkelerinde Avrupalı sömürgecilik tarihinin
yeniden yazılıp okunması gerektiğini artık çok iyi biliyorsunuz.
Coğrafi Keşifler yalanının, aslında
kanlı bir sömürgecilik tarihi olduğunun yüzünüze çarpılmasının zamanı gelmiştir
artık.
Zihniyetiniz batsın sizin.
Kiev'deki sığınaklarda bebek ve
çocukların mağduriyetini gösteriyorsunuz, doğru; savaşın gerçek yüzüdür acı ve
mağduriyetler. Tüm bunlara sebep siz ve ayaklarınızın değdiği ülkelerden çaldığınız
zenginliğiniz ve emperyalist düzenleriniz olduğunu da biliyoruz.
Yıllardır Ortadoğu'yu kan gölüne
dönüştürürken orada ölen bebek ve çocukların çığlıklarını medeni ve
demokrasinin beşiği olarak neden görmüyordunuz, daha doğru söylemek gerekirse o
çığlıkların duyulmasına neden engel oluyordunuz.
Ortadoğu'da ölen çocuklar plastikten
oyuncak mıydı?
Zihniyetiniz batsın sizin.
Yıllarca Afganistan'ı Tar-u mar
ettiniz, biriniz yorulunca diğeri başladı, taş taş üstünde kalmayınca,
İnsanların silaha verecek para ve kaynakları tükenince çıkıyoruz dediniz, tüm
bu katliamları ve suçları utanmadan ve yüzünüz kızarmadan sadece kendinize var
olan demokrasi adına yaptığınızı söyleyerek. Afganistan'ı beraberce
getirdiğiniz noktayı yine elinizdeki iletişim ve enformasyon kanalları ile
farklı gösterdiniz. Afgan halkının açlıktan ölmemek için çocuklarını üç yüz beş
yüz dolara sattığı bir ülke haline getirdiğinizi saklamaya çalışsanız da.
Zihniyetiniz batsın sizin.
Ukrayna'da Küresel hesaplarınız için
seçtirdiğiniz komedyenle beraber bir ülkeyi ve insanlığı düşürdüğünüz durumu
nede güzel adım adım işliyorsunuz. Kiev meydanında ülkelerini savunmak için kum
torbası dolduran ve her gün bilmem kaç bin Rus askeri öldürdük diyenler
kahraman oluyor da, Filistin'de tüm dünyanın gözü önünde evleri yıkılan, tüm
kutsalları çiğnenen insanlar sadece yerden aldıkları taşı atınca terörist mi
oluyorlar.
Zihniyetiniz batsın sizin.
Biliyoruz siz denemekten
yorulmazsınız, sizde bahane ve proje çok. Nasıl olsa demokrasiyi getiriyorsunuz
değil mi, nasıl olsa insan hakları sizin için önemli, aynen gezi parkında
birkaç ağacın kesilmesi bir ülkede insanların ölmesinden veya bir ülkenin
yıkılmasından daha önemli olduğu gibi.
Şundan eminiz ki, Ukrayna'da ne ölen
çocuklar nede ağlayan anne ve babalar sizin için önemli değildir. Yine şundan
eminiz ki masanızda yeni dünya dizaynı ile ilgili haritalar ve biyolojik
soykırımlarla yarıda bıraktığınız projeleri savaşlarla sonucu daha da
yakınlaştırmak istiyorsunuz.
Zira sizin için düşlediğiniz hedeflere
ulaşmak demokrasiden de insan haklarından da ve tüm kutsallardan daha
önemlidir.
Zihniyetiniz batsın sizin.