Ahali

-Ruzname; Kelime Günlüğü'nden-

İnsan insana ayna olma vasfını her geçen gün yitiriyor olmalı ki zamanımızın en büyük illetlerinden biri etrafındaki dağınıklığı toplamaya yeltenenlerin birçoğunun kendi dağınıklıklarına duyarsız oluşu, hatta bunun farkına varmaması. Devamlı kapınızın önünü süpürmenizi -profesyonel seminerler ya da terapiler aracılığıyla- telkin eden birinin, kendi kapı önü kirliliği konusunda hiçbir çabası olmadığını, hatta bir gün bile eline süpürgeyi almamış olduğunu görmeye şaşırmayı bırakın, alıştık sanırım. Evliliğini yürütemeyen aile terapistleri, kişisel meraklarına gem vuramamış psikologlar, çocuğuna ulaşamayan pedagoglar, cahil eğitimciler, eli kalem tutan okumazlar, depresyondan kurtulamayan yaşam koçları gibi...

Aslında her şey komşudan habersiz olmakla ilgili değil, ama komşusundan habersiz şehir insanının, hengâme içinde iyilikleri kadar kusurları da görünmez olabiliyor. Çünkü kişi, bir başkasına ayna olma vasfını yitiriyor, yaradılışından gelen meziyetleri köreliyor.

Kusurlu davranışları ve kusurlu iletişimi sıradanlaştırmaya elverişli dünya ahvalini de bozuluşa yormaya alıştık. Sokakla kesiştiğiniz anlarda, görmezden gelmenin suçluluğu ile bozuluşla kavgayı göze almak arasında bir tercih yapma ya da bu gelgitlerle aidiyetleri sorgulama meselesi epey yorucu. İnsan, o kertede yaradılışı itibariyle kendine yakıştırılan bir şeylere kaçmak istiyor. Bu kaçma arzusu da merkezden fazla uzaklaşmayanlar için yine yaradılışı gereği…

“Ortam” diye nitelendirdiğimiz buluşma noktalarımız var. İnsanlar ortamlarda iyileşme gayreti içinde. Geniş ya da dar çeperli alanlar bunlar. Buluşanların şahsi niteliklerinin kesişmelerde açığa çıkan ortak hareketi, kitlenin de görünümünü ve niteliklerini belirliyor. Her biri apayrı yaşam şekillerine sahip olup farklı düşünen insanlar olsalar da ortak bir görünümle anılıyorlar, bir kaderi paylaşıyorlar. Bu da onları ahali yapıyor.

Ahali, kalıcı bir aradalıktan doğan bir kitle de olabilir, geçici bir aradalıkla da anılabilir. Bir yerde buluşmuş olmak, aynı atmosferde bulunmak, aynı karayı, aynı denizi, aynı havayı paylaşmak gibi ortaklıkları olan, mikrodan makroya makrodan mikroya büyüklüğü ve içeriği değişkenlik gösteren kalabalıklar…

Dünyanın tamamında yaşayan insanlar da, bir evde yaşayan çekirdek aile de ahalidir.

Söylenişi güzel. Ahvale dair bir çağrışımı var. Ahvali anlamak için bazen ahaliye bakmak yeter. Bazen de tek bir insan, hem ahaliye, hem de ahvale dair fikir verebilir. İçinde bulunduğunuz bir kalabalıktan “ahali” diye söz ediliyorsa, aidiyete dair bir ışık yanar.

Ahali, aidiyetleri ve benzerlikleri en zayıf ya da en güçlü insan topluluğuna da denebilir. Ancak, görünmez düzeyde bile olsa bir ortaklıktan söz ediliyordur, bu insanı -en azından- yalnız olma fikrinden uzaklaştırır.

Biz kalabalıklarla haşır neşir olacak fıtratta yaratıldık. Ahali içinde kendinden beklenen tekâmülün peşine düşen insan, zorlu ancak ideal bir yolculuğa talip. Ahali nasıl olursa olsun, içindeki rolünüz, kendinizi ifade biçiminiz ve hayat yorumunuz ahalinin gelişen/gelişmeyen biçimlenmesine olumlu ya da olumsuz katkı sunuyor. Bir bütünün parçası olduğunuzu bilmek ve o bütüne etkileriniz üzerinden kendinize yeniden bakma imkânınız var.

Ahali, kendinize bakabileceğiniz en büyük ve en pürüzsüz ayna.

***

Künye: Ahali, Arapça kökenli bir kelime olup, aralarında aynı yerde bulunmaktan başka hiçbir ortak özellik bulunmayan kişilerden oluşan topluluk, halk ve bir yerde toplanan kalabalık anlamlarına geliyor. (TDK Türkçe Sözlük)