Selamün aleyküm dostlar: Allah yeniden başlayanların yardımcısıdır düsturu ile Milat gazetemizde sürdürmeye çalıştığım köşe yazarlığı serüvenimi bundan böyle Yenisöz gazetesinde devam ettireceğim inşallah.

İnandıklarımı, feryatlarımızı, heyecanlarımızı, umutlarımızı, umutsuzluklarımızı paylaşacağım.

Önyargılar, hepimiz için kelepçe mahiyetindedir. Önyargılar, özgür düşüncenin, şahsiyetlerimizin düşmanıdır.

Adaletsizliği doğurur önyargılar, peşin hükümler.

Onun içindir ki, Türkiye’ye, dünyaya bakarken, iman, akıl, vicdan zaviyesinden bakacağız. Hele, insana dokunurken… İnsan ki, eşrefi mahlûkat.

Yaratılmışın en şereflisi! İnsan olduğu için değer vererek bakacağız.

Evet, yeniden sizinle hasbihal edeceğimiz için, sevinçli olduğumu belirtmek isterim.

Milat Gazetemiz vasıtası ile bendenizi tanıyanlarınız mutlaka vardır. Bu fakir Engelsiz Dünya Platformu tarafından dünyanın ilk görme engelli polisiye romanı yazarı olarak ödüllendirildikten sonra, Karmaşa kitabımın yayımlanması ile birlikte yazarlık hayatıma başlamış bulundum. Sonrasında ulusal ve yerel basında birçok yazım yayımlandı. Şu anda ise Yeni Söz gazetesinde yazmaya devam edeceğim.

 Dostlar: Ailemizde, ilçemizde, ilimizde, ülkemizde; birçok sorun ve güzellik var.

Burada hepsini konuşacağız inşallah…

Yazımı gazeteye göndermek üzere iken yüreğimi titreten bir haber düştü ekranıma.

Uzatma benim Dünya sürgünümü diyen, Şiir Semti’nin en değerli sakinlerinden, diriliş neslinin öncüsü, Mona Roza’yı yetim bırakan adam Kıymetli Sezai Karakoç üstadın vefat haberi idi bu canına yandığımın haberi. Ey sevgili, en sevgili dizeleri ile gönüllerimizi coşturan şair yoktu artık.

En sevgilisine kavuşma vakti gelmişti demek ki.

Mümin ve muvahhit, dert sahibi, yüce gönüllü bir gönül adamı olduğuna hem bu dünyada hem de Ahirette ben şehadet ederim. Şahit ol Ya Rap!

Ruhuna Fatiha çiçekleri gönderelim inşallah…

Dostlarım: Cenabı hak bizlere hayrı yazmayı, sizlere de hayrı okumayı nasip etsin.

Heybemi umut doldurup, gönlümde olup biteni sizlere yazacağım.

Okuyan, yazandan arif gerektir düsturu ile yazması bu fakirden, okuması siz kıymetli okurlardan olsun.

Allah’ın adaleti, yeryüzünde kaim oluncaya dek, çabalamak bizden, takdir ve sonuç Allah’tandır.

Hak batıl mücadelesinde hakkı üstün tuta bilirsek bizden alası yok öyle değil mi?

Öyleyse sözün başı Bismillah.

Dostlarım: Konuşmaktan korktuğumuz, kendimizi hep işin dışında tuttuğumuz hastalıklarımız var bizim. Bu kardeşiniz sizlere bazen bunları hatırlatacak, bazen dünyadan dem vurup memleket, millet meselelerini ele alacak, bazen de gönlüne düşen mevzular hakkında birkaç kelam edecek.

Rabbül alemin her şeye bir çare mutlaka yaratmış, her derdin bir dermanı mutlaka bir yerlere saklanmıştır. Mühim olan arayıp bulmak değil mi?

Hep arayanlar bulmamış mıdır?

Bulanlar arayanlar olmamış mıdır?

Öyleyse bizde arayacağız dostlar. İyi olanı kötü olandan ayırmak için, yanlışla doğruyu bir birine katıp karıştırmamak için, güzel olanı bulmak için arayacağız…

Bulduğumuz şeyin  şükrünü aramanın kıymetinde, aramanın kıymetinin niyetimizde saklı olduğunu bileceğiz.

Peygamberimizin açlıktan karnına taş bağladığını anlatırken para  kazanan hocalardan, Hazreti Ömer’in adaletini konuşma metinlerini süslerken kullanan siyasetçiden.

Makam arabası, sekreteri olmadan yaşayamayan bürokrattan da dem vuracağız.

Hiç kimse kusura bakmasın! Bu gidişatımız gidişat değil. Bu dünya sevgisi, bu madde bağımlılığı, bu vehn krizleri hepimizi mahvetti.

Efendimizin (s.a.s.), “Sizden öncekileri mal sevgisi helak etti. Bu sevgi onlara akrabalarıyla ve dostlarıyla ilişkiyi kesmeyi emretti. Kestiler. Cimriliği emretti. Cimrileştiler. Günahı emretti. Girdiler. Zulmü emretti. Yaptılar. En sonunda da helak oldular” (Camiu’s-sağir) uyarısına muhatap olmadan derlenip toparlanalım.

Yoksa çok geç kalacağız.

Varımızı, yoğumuzu, bizden öncekiler gençliklerini feda ettiler.  elde edilen kazandığımız   güzellikleri kaybetme tehdidi ile karşı, karşıyayız.

Hiç kızmayın , inkar etmeye kalkmayın Allah biliyor, bir çok gönül daşımız söyleyemese de bu tehlikelerin farkında…

Rabbül alemin söylediğim şeylerden önce kendisi ibret alıp, ders çıkartanlardan eylesin.

Sizlere kabaca yazacağım hatları anlatmaya çalıştığım bu yazımda merhaba demiş olayım.

Allaha emanet olun.